Turkish example sentences with "vaktinde"

Learn how to use vaktinde in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Yalnızca birkaç kişi vaktinde geldi.
Translate from Turkish to English

Otobüs tam vaktinde durdu.
Translate from Turkish to English

Eğer şimdi başlarsan vaktinde varman gerekir.
Translate from Turkish to English

Trene vaktinde yetişmek için erken kalktı.
Translate from Turkish to English

Tom birazcık hız limitinin üzerinde sürerse vaktinde havaalanına yetişebileceğini düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman vaktinde gelmez fakat Mary genellikle gelir.
Translate from Turkish to English

Konferans vaktinde başladı.
Translate from Turkish to English

Lütfen boş vaktinde bu evrakları incele.
Translate from Turkish to English

Bu uçak vaktinde midir?
Translate from Turkish to English

Bu sabah okula vaktinde gidemedim.
Translate from Turkish to English

Tom şafak vaktinde okula gitti.
Translate from Turkish to English

Tom'un vaktinde geleceğinden şüphem yok.
Translate from Turkish to English

23 nolu sefer vaktinde mi?
Translate from Turkish to English

Farkında mısın yoksa değil misin, bilmiyorum; ama Tom son zamanlarda işe vaktinde gelmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeği için eve tam vaktinde gelir.
Translate from Turkish to English

Tom günün bu vaktinde bankada olmazdı.
Translate from Turkish to English

Beklenildiği gibi, Tom vaktinde buraya gelmedi.
Translate from Turkish to English

Tom tam vaktinde.
Translate from Turkish to English

Okula vaktinde gitmek senin sorumluluğun.
Translate from Turkish to English

Saat 2.30'da buluşmam vardı ama trafiğe yakalandım ve oraya vaktinde varamadım.
Translate from Turkish to English

Tren gerçekten vaktinde kalkacak mı?
Translate from Turkish to English

Sonuçta istasyona koştum ve bir şekilde tam vaktinde oraya ulaştım.
Translate from Turkish to English

Oraya neredeyse vaktinde vardık.
Translate from Turkish to English

O vaktinde geldi. Ben zamanında geldim.
Translate from Turkish to English

O ve ben vaktinde geldik.
Translate from Turkish to English

Mary ev işini vaktinde yapmalı.
Translate from Turkish to English

Ne kadar hızlı sürersen sür, oraya vaktinde varamayacaksın.
Translate from Turkish to English

Mike her zamanki gibi vaktinde geldi. O çok dakik.
Translate from Turkish to English

Gerçekten Tom'un buraya vaktinde gelmesini bekliyor musun?
Translate from Turkish to English

Vaktinde toplantıda olamayacağım.
Translate from Turkish to English

Vaktinde toplantıda olamayacaksınız.
Translate from Turkish to English

Toplantıya vaktinde yetişemeyeceksiniz.
Translate from Turkish to English

Toplantıya vaktinde yetişemeyeceğim.
Translate from Turkish to English

Vaktinde toplantıda olamayacak.
Translate from Turkish to English

Toplantıya vaktinde yetişemeyecek.
Translate from Turkish to English

Vaktinde toplantıda olamayacağız.
Translate from Turkish to English

Toplantıya vaktinde yetişemeyeceğiz.
Translate from Turkish to English

Vaktinde toplantıda olamayacaklar.
Translate from Turkish to English

Toplantıya vaktinde yetişemeyecekler.
Translate from Turkish to English

Tom vaktinde toplantıda olamayacak.
Translate from Turkish to English

Tom toplantıya vaktinde yetişemeyecek.
Translate from Turkish to English

Partinin başlangıcına vaktinde yetişecek miyiz?
Translate from Turkish to English

Günün bu vaktinde genellikle burada değilim.
Translate from Turkish to English

Tom asla vaktinde geliyor gibi görünmüyor.
Translate from Turkish to English

Şafak vaktinde kalkmak için erken yattık.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den onu ilk trene yetişmesi için vaktinde uyandırmasını istedi.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeği için hepimiz vaktinde evde olacağız.
Translate from Turkish to English

Bence Tom'un buraya vaktinde gelme ihtimali hala var.
Translate from Turkish to English

Oraya vaktinde varmak için biz bir taksi tuttuk.
Translate from Turkish to English

Vaktinde geldim mi?
Translate from Turkish to English

Bizim profesör dersine her zaman vaktinde gelir.
Translate from Turkish to English

Vaktinde miyiz?
Translate from Turkish to English

Oraya vaktinde gidebiliriz.
Translate from Turkish to English

Hala oraya vaktinde varabiliriz.
Translate from Turkish to English

Tom hiçbir zaman okula vaktinde gelmeyecek.
Translate from Turkish to English

Tren her zaman vaktinde gelir.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman vaktinde.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeği vaktinde 10 saattir çalışıyor olacağım.
Translate from Turkish to English

O, işlerini hiç vaktinde tamamlamadı.
Translate from Turkish to English

Sınıfa vaktinde gelmeliydin.
Translate from Turkish to English

Sence oraya vaktinde varabilir miyiz?
Translate from Turkish to English

Acele et ki vaktinde okula varabilesin.
Translate from Turkish to English

Vaktinde yetişemeyecekler.
Translate from Turkish to English

Biz işi vaktinde yaptırdık.
Translate from Turkish to English

O her zaman randevularına vaktinde gelir.
Translate from Turkish to English

Tom'un vaktinde geleceğini biliyorum.
Translate from Turkish to English

İstasyona vaktinde varmanın yarışıydı.
Translate from Turkish to English

Tom nadiren vaktinde gelir.
Translate from Turkish to English

Tom Noel için tam vaktinde eve geri döndü.
Translate from Turkish to English

Tom'un vaktinde oraya geleceğinden emin olacağım.
Translate from Turkish to English

Sihirbazlar hapishane nüfusundan ayrıldı ve şafak vaktinde vuruldu.
Translate from Turkish to English

Tom'un günün bu vaktinde burada olması çok olağandışı.
Translate from Turkish to English

Tom tam vaktinde okula geldi.
Translate from Turkish to English

Boş vaktinde nasıl dinlenirsin?
Translate from Turkish to English

Onun vaktinde geleceğinden emin misin?
Translate from Turkish to English

Tom vaktinde burada olacağından emin.
Translate from Turkish to English

Ben her zaman vaktinde okula gidiyorum.
Translate from Turkish to English

Gerçekten Tom'un buraya vaktinde geleceğini mi düşünüyordun?
Translate from Turkish to English

Derse vaktinde gelmek zorunludur.
Translate from Turkish to English

Derse vaktinde gelmek gerekir.
Translate from Turkish to English

Derse vaktinde gelmek lazım.
Translate from Turkish to English

Derse vaktinde gelmek şartıyla.
Translate from Turkish to English

Siz Kaşgar'a tam vaktinde geldiniz, gerçekten.
Translate from Turkish to English

Ben vaktinde geldim, ya.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeği için vaktinde evde olmanı istiyorum.
Translate from Turkish to English

Toplantı için vaktinde olacağım.
Translate from Turkish to English

Ben vaktinde olmalıyım.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye vaktinde geleceğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom muhtemelen vaktinde gelmeyecek.
Translate from Turkish to English

Tom muhtemelen vaktinde olmayacak.
Translate from Turkish to English

Tom vaktinde geleceğine söz verdi.
Translate from Turkish to English

Tom nadiren buraya vaktinde gelir.
Translate from Turkish to English

Tom, vaktinde geleceğimi biliyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin vaktinde geleceğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye vaktinde orada olacağına söz verdi.
Translate from Turkish to English

Tom her zaman buraya vaktinde gelir.
Translate from Turkish to English

Günün bu vaktinde neden içiyorsun?
Translate from Turkish to English

Öğle yemeği vaktinde çok acıkmıştım.
Translate from Turkish to English

Tom işi vaktinde bitirebilmek için yardırıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un vaktinde burada olup olmayacağını merak etmekten kendimi alamıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un vaktinde geleceğini sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Koyu, kahverengi, saçları, vardı, Bu, gemi, okyanus, yolculuğu, için, uygun.