Turkish example sentences with "gündü"

Learn how to use gündü in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

O, hayatımdaki en iyi gündü.

Öylesine sıcak bir gündü ki yüzmeye gittik.

Yürümek için ideal bir gündü.

Bu sıcak bir gündü.

O korkunç bir gündü.

O çok sıcak bir gündü.

Çok güzel bir gündü.

Güzel güneşli bir gündü.

O, korkunç bir gündü.

O, gerçekten güzel bir gündü.

Plaj için mükemmel bir gündü.

Güzel bir gündü, bu yüzden yüzmeye gittik.

Sıcak bir gündü, bu yüzden yüzmeye gittik.

Güzel bir gündü bu yüzden pikniğe gittim.

İlk karşılaştığımız gün yağmurlu bir gündü.

Borsada çok sakin bir gündü.

Hatasını fark etmeden önce bir gündü.

İyi bir gündü.

Güzel bir gündü.

Güzel bir gündü ama parkta çok az kişi vardı.

Sıcak bir gündü.

Hayatımın en iyi günü Mary ile tanıştığım gündü.

Bugün güzel bir gündü.

Piknik için mükemmel bir gündü.

Yoğun bir gündü.

Hayatımın en güzel günü lisedeyken Mary'yi tanıdığım gündü.

Düğünleri onlar için çok duygu yüklü bir gündü.

Yorucu bir gündü.

Stresli bir gündü.

Sanırım iyi bir gündü.

Sadece Tom için birkaç zor gündü.

Amma da yoğun bir gündü!

Harika bir gündü.

Zor bir gündü.

Dün, güzel bir gündü.

Öyle güzel bir gündü ki çok iyi eğlendik.

Bugün zor bir gündü.

Bugün yoğun bir gündü.

Bu, Tom için tam bir gündü.

Bugün yorucu bir gündü.

Gerçekten güzel bir gündü, değil mi?

Yoğun bir iki gündü.

Nisanda aydınlık soğuk bir gündü ve saat on üçü vuruyordu.

Öylesine soğuk bir gündü ki caddede hiç kimse yoktu.

Berbat bir gündü.

Öylesine güzel bir gündü ki biz piknik yapmaya karar verdik.

Öylesine soğuk bir gündü ki dışarı çıkmamaya karar verdik.

Bugün harika bir gündü ve yarın da olacak.

O ilginç bir gündü.

Pazartesi berbat bir gündü.

Güzel bir gündü ve gökyüzünde hiç bulut yoktu.

Tom'un ne zaman aradığını bilmiyorum ama ya dündü ya da önceki gündü.

Bugün korkunç bir gündü.

Öyle güzel bir gündü ki piknik yapmaya karar verdik.

O kadar güzel bir gündü ki dağlarda doğa yürüyüşüne çıktık.

Dün ne çok sıcaktı ne de çok soğuktu. Yürüyüş yapmak için ideal bir gündü.

Yorgunum. Uzun bir gündü.

O uzun bir gündü.

O zor bir gündü.

O soğuk bir gündü.

O harika bir gündü.

Bu stresli bir gündü.

O sadece bir gündü.

Söyleyecek çok şeyimin olmadığı bir gündü.

Dün eğlenceli bir gündü.

Bu şimdiye kadar en kötü gündü!

İçeride kalamayacak kadar çok güzel bir gündü.

Plaja gitmek için güzel bir gündü.

Bugün güzel bir gündü, bu yüzden bu gece mışıl mışıl uyuyacağım.

Biz alışveriş merkezine gittiğimizde güneşli bir gündü.

Bu beyzbol için olumsuz bir gündü.

Pazartesi yoğun bir gündü.

20 Ekim yoğun bir gündü.

Bugün böyle kötü bir gündü.

Bu çok heyecan verici bir gündü!

Bir düğün için mükemmel bir gündü.

Bu iyi bir gündü, değil mi?

Fırtınalı bir gündü ve kar hızlı yağıyordu.

Güzel bir gündü, bu nedenle balık tutmaya gittik.

Bugün yorucu bir gündü, uyku gözümden akıyor.

Öylesine güzel bir gündü ki birçok çocuk parkta oynuyordu.

Öylesine güzel bir gündü ki biz yürüyüşe çıktık.

Benim için heyecan ve büyü dolu bir gündü.

Şükran Günü'nden önceki gündü.

Kurak bir gündü.

Bugün çok zor bir gündü.

Bu şimdiye kadar en iyi gündü.

Bu, inanılmaz bir gündü.

Tom için özel bir gündü.

Tom'un doğum günü önceki gündü.

Tom ve Mary için özel bir gündü.

Yağmurlu bir gündü.

Pazartesi sıcak bir gündü.

Pazartesi soğuk bir gündü.

Pazartesi yağmurlu bir gündü.

Pazartesi rüzgarlı bir gündü.

20 Ekim sıcak bir gündü.

Dün güzel bir gündü.

Dün sıcak bir gündü.

Bugün ne kadar da güzel bir gündü!

Pazartesi bizim için yoğun bir gündü.

Also check out the following words: Doktor, olacak, Yumi, öğretmen, tırtıl, harika, kelebek, kelebeğe, dönüşecek, Bugün.