Turkish example sentences with "farklı"

Learn how to use farklı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Dünyada birçok farklı halk vardır.
Translate from Turkish to English

Bazen, şeyler onlara farklı açılardan bakılınca daha güzeldir.
Translate from Turkish to English

"Resim Düzeni" çerçevesi resim kutusundaki resmi göstermek için farklı seçenekler sunar. Buradan seçebileceğiniz dört düzen vardır. Ortala ile resminiz resim kutusuna ortalanacaktır. Otomatik boyutlandır ile resminiz otomatik boyutlandırılacaktır. Uzat ile, resminiz resim kutusunun boyutuna göre büyütülecektir ve Otomatik zum ile ise resminiz resim kutusuna yakınlaştırılacaktır.
Translate from Turkish to English

Papua Yeni Gine'de, Papualılar tarafından konuşulan 850 farklı dil vardır.
Translate from Turkish to English

Farklı dillerde bir sürü cümle ekleyebilirim.
Translate from Turkish to English

Senin fikirlerin benimkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Bu düşündüğümden farklı.
Translate from Turkish to English

Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar.
Translate from Turkish to English

Dünyada üç farklı tipte insan vardır: sayı sayabilenler ve sayamayanlar.
Translate from Turkish to English

Farklı bir trompetçinin ritmine göre yürür.
Translate from Turkish to English

Çeşitli farklı yollardan onun evine gidebilirsin.
Translate from Turkish to English

Öğretmenimiz ayrıca düğününün diğer insanlarınki ile aynı olmayacağını söyledi;biz nasıl farklı olacağını sorduk fakat o söylemedi.
Translate from Turkish to English

Oda farklı görünüyor, şimdi daha çok beğeniyorum.
Translate from Turkish to English

Afrika filleri savana ve orman filleri olmak üzere iki farklı türe ayrılır.
Translate from Turkish to English

Daha genç kuşak şeylere farklı şekilde bakar.
Translate from Turkish to English

Farklı aklı olanlara, aynı dünya bir cehennem ve bir cennettir.
Translate from Turkish to English

O içtiğinde farklı bir kişi oluyor, bu yüzden onunla içki içmeyi sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Her insan farklı bir yol izlesede, hedeflerimiz aynıdır.
Translate from Turkish to English

Farklı insanların farklı fikirleri vardır.
Translate from Turkish to English

Farklı insanların farklı fikirleri vardır.
Translate from Turkish to English

Tarz güzel, ama farklı bir renginiz var mı?
Translate from Turkish to English

Kanser tek değil fakat yüzlerce farklı hastalıklardan biridir.
Translate from Turkish to English

Daha deneyimli bir avukat, dava ile farklı bir şekilde ilgilenirdi.
Translate from Turkish to English

Onların hepsinin, kolları, bacakları, ve kafaları var,onlar yürürler ve konuşurlar, ama şimdi onlara farklı yapmak isteyen bir şey var.
Translate from Turkish to English

Biz zengin ya da fakir olup olmadığımıza göre, olayları farklı görürüz.
Translate from Turkish to English

Haklı olabilirsin, ama bizim çok az farklı bir görüşümüz var.
Translate from Turkish to English

Bu konuya farklı açılardan bakmalısın.
Translate from Turkish to English

Biz farklı düzlemler üzerinde tartışıyorduk.
Translate from Turkish to English

Firmamız farklı kültürel etkinlikleri destekler.
Translate from Turkish to English

Üç kişi kazayla ilgili üç farklı açıklama yaptı.
Translate from Turkish to English

Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım.
Translate from Turkish to English

İki erkek kardeş görünümde oldukça farklı.
Translate from Turkish to English

Soruna farklı bir bakış açısından bakalım.
Translate from Turkish to English

Amerika Birleşik Devletleri ve Çin gibi farklı dilleri olan iki güçlü devlet ilköğretim okullarında Esperanto deneysel öğretimi üzerinde anlaşmaya varsalardı ne olurdu?
Translate from Turkish to English

Klas ve farklı olmak için Hawaii tişörtümü ve yeşil şortumu giymeyi tercih ettim, ama çabucak beyaz gömlek ve siyah pantolona alıştım.
Translate from Turkish to English

Amerika'da, benim programım hemen hemen her gün farklı ve benzersizdir.
Translate from Turkish to English

Senin hayat felsefen benimkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Aslan ve kaplan kedinin iki farklı türüdür.
Translate from Turkish to English

Saatim sizinkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Bu yılın modası geçen yılınkinden oldukça farklı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin hayat felsefeleri farklı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary farklı hayat felsefelerine sahiptir.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary gece ve gündüz kadar farklı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary siyah ve beyaz kadar farklı.
Translate from Turkish to English

Onların farklı fikirleri vardı.
Translate from Turkish to English

Tom bunu farklı bir şekilde görür.
Translate from Turkish to English

Tom durumu daha farklı şekilde ele almalıydı.
Translate from Turkish to English

Tom işleri farklı şekilde yapmalıydı.
Translate from Turkish to English

Tom'un kesinlikle şeylere farklı bakma şekli var.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary çok farklı fikirlere sahiptir.
Translate from Turkish to English

Sizin fikriniz benimkinden oldukça farklı.
Translate from Turkish to English

Farklı ülkeler, pek çok mal ithal etmektedirler.
Translate from Turkish to English

Senin yaşam felsefen benimkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Ben bu konuya farklı bir bakış açısından bakıyorum.
Translate from Turkish to English

Bugün farklı görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

Gece, her şey farklı görünüyor.
Translate from Turkish to English

Benim fikrim seninkinden farklı.
Translate from Turkish to English

O çok farklı metotlar denedi.
Translate from Turkish to English

Onun benimkinden farklı olan bir fikri var.
Translate from Turkish to English

Ben şimdi hayata eskisinden daha farklı bakıyorum.
Translate from Turkish to English

Bana farklı bir örnek ver.
Translate from Turkish to English

Biz farklı konular hakkında konuştuk.
Translate from Turkish to English

Benim fikrim seninkinden oldukça farklı.
Translate from Turkish to English

Kaç tane farklı okula devam ettin?
Translate from Turkish to English

Zarlar farklı kültürlerde farklı şekillere sahiptir.
Translate from Turkish to English

Zarlar farklı kültürlerde farklı şekillere sahiptir.
Translate from Turkish to English

Tom farklı bir şey istiyor.
Translate from Turkish to English

Her gün farklı saatler çalışırım.
Translate from Turkish to English

Proje, üç farklı sınıftan öğrencinin ortak çalışmasıydı.
Translate from Turkish to English

Her ne kadar sıkça eş anlamlı olarak kullanılsalar da; kibir ve gurur farklı şeylerdir.
Translate from Turkish to English

Görgü kuralları her kültürde farklı şekilde gözlemlenir.
Translate from Turkish to English

Bu biraz farklı bir şeydi ve beraber takıldığım insanlar bunlardan takıyordu.
Translate from Turkish to English

Onların yaşam biçimi bizimkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Proje üç farklı sınıftan gelen öğrencilerin ortak bir çabasıydı.
Translate from Turkish to English

Benim fikirlerim seninkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Onun farklı bir İngilizce aksanı var.
Translate from Turkish to English

Her nasılsa bugün farklı görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

Onun fikri benimkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Benim düşüncem sizinkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Farklı düşünme tarzlarımız var.
Translate from Turkish to English

Şimdi farklı bir soruna dönmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Sizin yöntem benimkinden farklı.
Translate from Turkish to English

Benim zevklerim seninkilerden oldukça farklı.
Translate from Turkish to English

Bir sürü farklı diller konuştular.
Translate from Turkish to English

Onun fikri benimkinden çok farklı.
Translate from Turkish to English

Bugün canım farklı bir şey yapmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Benim görüşüm sizinkinden tamamen farklı.
Translate from Turkish to English

Benim görüşüm seninkinden tamamen farklı.
Translate from Turkish to English

Fikriniz benimkinden tamamen farklı.
Translate from Turkish to English

Senin yerinde olsam, farklı hareket ederim.
Translate from Turkish to English

Her mevsimde farklı çiçekler çiçek açar.
Translate from Turkish to English

Damak tadım sizinkinden oldukça farklı.
Translate from Turkish to English

Bu, beklediğimden farklı.
Translate from Turkish to English

İki köpek farklı olabilir fakat benzer.
Translate from Turkish to English

Görüşleri benimkinden çok farklı.
Translate from Turkish to English

O, eskisinden farklı.
Translate from Turkish to English

Onun fikirleri benimkilerden oldukça farklı.
Translate from Turkish to English

Oldukça farklı bir nedenden dolayı ona yazdım.
Translate from Turkish to English

Kanser farklı organlara yayıldı.
Translate from Turkish to English

Bu ve şu iki farklı hikayedir.
Translate from Turkish to English

Farklı bir fikrim var.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Onun, dolardan, parası, yüzücüdür, Fileyle, yakaladım, sözlüğüm, İstasyona, giderken, geçtim.