Turkish example sentences with "bekliyorum"

Learn how to use bekliyorum in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Saatlerdir bekliyorum.

Yakın bir gelecekteki senin ziyaretini gerçekten dört gözle bekliyorum.

Bugün bir müşteri bekliyorum.

Annemi bekliyorum.

Neredeyse yarım saattir bekliyorum.

Onun öğle yemeğinden önce geri gelmesini bekliyorum.

Babamla birlikte ava gitmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Arkadaşımı bekliyorum.

Ben onun, başarısızlık şokunu atlatmasını bekliyorum.

Hiç dakik olamaz mısın? Bir saattir burada bekliyorum.

Ben senin yardımını bekliyorum.

Ben onu bekliyorum.

Onun gelmesini bekliyorum.

Ben ondan çok şey bekliyorum.

Otobüs bekliyorum.

Onun bana yardım etmesini bekliyorum.

Ondan çok şey bekliyorum.

Ben onu dört gözle bekliyorum.

Ben her zaman evde bekliyorum.

Dakik olmanı bekliyorum.

Daha çok çalışmanı bekliyorum.

Hâlâ siparişimi bekliyorum.

Yanlış yerde mi bekliyorum?

Sizden tatminkar bir yanıt almayı dört gözle bekliyorum.

Yaz tatilini dört gözle bekliyorum.

Ondan bir mektup bekliyorum.

Dükkânın açılmasını bekliyorum.

Ben varışını bekliyorum.

Ben seni bekliyorum.

Saat ikiden beri sizi bekliyorum.

Ben çocuk bekliyorum.

Cevabınızı sabırsızlıkla bekliyorum.

Hâlâ ne olduğunun anlatılmasını bekliyorum.

Onun her an gelmesini bekliyorum.

Sabırsızlıkla haber bekliyorum.

Onun hediyesini sabırsızlıkla bekliyorum.

Onun telefon aramasını bekliyorum.

Mektubunu sabırsızlıkla bekliyorum.

Arkadaşımın gelmesini bekliyorum.

Üç saattir seni bekliyorum.

Çok önemli bir çağrı bekliyorum.

Bütün borcunu ödemeni bekliyorum.

Baharın gelişini dört gözle bekliyorum.

İki saattir burada bekliyorum.

Yaz tatilinde Bazı arkadaşlarımla Izu Peninsula etrafında yürümeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Ondan sabırsızlıkla haber bekliyorum.

Onlardan iyi haber bekliyorum.

Sizden sabırsızlıkla haber bekliyorum.

Gelişini sabırsızlıkla bekliyorum.

Bir buçuk saattir bekliyorum.

Bir saatten fazla bir süredir seni bekliyorum.

Bir haftadan fazla bir süredir seni bekliyorum.

Yaz tatilini sabırsızlıkla bekliyorum.

Konsere gitmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Cevabını almayı dört gözle bekliyorum.

Konsere gitmeyi dört gözle bekliyorum.

Gelecek hafta seni görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Baharın gelişini sabırsızlıkla bekliyorum.

Japonya'ya gelişini dört gözle bekliyorum.

Yeni Yıl tatilini sabırsızlıkla bekliyorum.

Raporla ilgili yorumlarınızı sabırsızlıkla bekliyorum.

Çok geçmeden seni görmeyi sabırsızlıkla bekliyorum.

Sabahtan beri burada seni bekliyorum.

Bebeğimi ocak ayının ortalarında bekliyorum.

Bekliyorum.

Onu bekliyorum.

Onu dört gözle bekliyorum.

Onu sabırsızlıkla bekliyorum.

Erkek arkadaşımı bekliyorum.

Bir telefon bekliyorum.

Kız arkadaşımı bekliyorum.

Birini bekliyorum.

Onu bir saattir bekliyorum.

Bu sabahtan beri burada onu bekliyorum.

Sonraki bölümü bekliyorum.

Burada bekliyorum.

Amerika'daki kitapçılarda gezinmeyi dört gözle bekliyorum.

Yardımını bekliyorum.

Boston'u ziyaret etmeyi dört gözle bekliyorum.

Gelecek seferi dört gözle bekliyorum.

Tom'u bekliyorum.

2.30'dan beri Tom'u bekliyorum.

Doğruyu söylemenizi hâlâ bekliyorum.

Tavsiyelerinizi bekliyorum.

Hâlâ bekliyorum.

Bana gerçekleri anlatmanızı bekliyorum.

Bana her şeyi anlatmanı bekliyorum.

Seni bekliyorum.

Sizi bekliyorum.

Öğle yemeğini bekliyorum.

Öğle yemeği için bekliyorum.

Bu akşam misafir bekliyorum.

Bunun için yıllardır bekliyorum.

Burada yaklaşık üç saattir bekliyorum.

Yarım saattir bekliyorum.

Bütün sabahtır seni bekliyorum.

Aylardır bunu bekliyorum.

Onca zamandır bekliyorum.

Doğru zamanı bekliyorum.

Çok uzun zamandır bekliyorum.

Epeydir bekliyorum.

Also check out the following words: bankada, bolca, okumak, taşıyacak, ödünç, hiçbirini, buldu, Perry, değerli, öğrencinin.