Önümüzdeki ay onun bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Minnettarlık göstergesi olarak bana bu bebeği verdi.
Translate from Turkish to English

Cathy bu gece bizim bebeği görmek için geliyor.
Translate from Turkish to English

Bu bebeği satın almak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bebeği nazikçe tut.
Translate from Turkish to English

Bebeği yatırmam lazım.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin sadece bir kız bebeği olduğunu duydu.
Translate from Turkish to English

Jim bebeği uyandırmamak için odaya sessizce girdi.
Translate from Turkish to English

Mary'nin önümüzdeki ay bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Bebeği kim yaptı?
Translate from Turkish to English

Bebeği uyutun.
Translate from Turkish to English

Onun güzel bir bebeği var.
Translate from Turkish to English

Bu bir Japon oyuncak bebeği.
Translate from Turkish to English

O kızın güzel bir bebeği var.
Translate from Turkish to English

Onların bir erkek bebeği oldu.
Translate from Turkish to English

Onun bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

O oyuncak bebeği nerede buldun?
Translate from Turkish to English

Eşimin geçen hafta bir bebeği oldu.
Translate from Turkish to English

Doktor bebeği muayene etti.
Translate from Turkish to English

O, hasta bebeği için doktor araştırmaya gitti.
Translate from Turkish to English

Bu bebeği kendin mi yaptın?
Translate from Turkish to English

Kız kardeşimin haziran ayında bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Onun temmuz ayında bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Onun bu ay bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Onun sağlıklı bir bebeği vardı.
Translate from Turkish to English

Bebeği dizimde salladım.
Translate from Turkish to English

O, bebeği yıkıyor.
Translate from Turkish to English

Gürültü bebeği rahatsız etti.
Translate from Turkish to English

Onun bebeği araba tarafından ezildi.
Translate from Turkish to English

Gürültü bebeği uyandıracak.
Translate from Turkish to English

Oyuncak bebeği yatağına yatıracak.
Translate from Turkish to English

Bebeği kucağına aldı.
Translate from Turkish to English

Bebeği uyandırmaya korkuyordu.
Translate from Turkish to English

Onların bebeği zaten yürüyebiliyor.
Translate from Turkish to English

Lütfen bebeği yatağa koyar mısın?
Translate from Turkish to English

Bebeği yalnız bırakmamalısın.
Translate from Turkish to English

Onların bebeği henüz emeklemeye başladı.
Translate from Turkish to English

Lütfen bebeği yıkar mısın?
Translate from Turkish to English

Bebeği sırtında taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Yeni bebeği görmek için acele ediyordu.
Translate from Turkish to English

Evde bebeği ile yalnızdı.
Translate from Turkish to English

Bebeği uyandırmayalım diye sessizce konuştuk.
Translate from Turkish to English

Bebeği az önce besledik.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği yerden kaldırdı ve ona gülümsedi.
Translate from Turkish to English

Bu güzel bir Kabuki bebeği!
Translate from Turkish to English

Bebeği dert etme.
Translate from Turkish to English

Tom'un karısının dün bir kız bebeği vardı.
Translate from Turkish to English

Tom nehre atlama cesaretinin olmasını ve düşen bebeği kurtarmayı istemişti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den bebeği zorla aldı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'den bebeği kaptı.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği beşiğine koydu.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği aldı ve o hemen ağlamayı kesti.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği bir battaniyenin üstüne yatırdı.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği besliyor.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği kollarında tuttu.
Translate from Turkish to English

Bebeği uyandırmaktan korktuğum için yavaşça yürüdüm.
Translate from Turkish to English

Mary'nin bebeği bir aydan daha küçük.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği beşiğe koydu.
Translate from Turkish to English

Uyuyan bebeği uyandırmamaya dikkat et.
Translate from Turkish to English

Her canavar birinin bebeği olarak başlar.
Translate from Turkish to English

Tom'un üç aylık bir bebeği var.
Translate from Turkish to English

Bebeği uyandırmamak için hareketsiz bir biçimde orada oturuyor.
Translate from Turkish to English

Bu kimin bebeği?
Translate from Turkish to English

Mary'nin bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Onların bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Sadece karımın bir bebeği oldu.
Translate from Turkish to English

Bir bebeği hiç anne sütüyle besledin mi?
Translate from Turkish to English

Mary bana bir Amerikan bebeği verdi.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği uyandırmasın diye sesini kıstı.
Translate from Turkish to English

Süt bir bebeği besler.
Translate from Turkish to English

Biz bir bebeği evlat edindik.
Translate from Turkish to English

Tom bebeği uyandırmamak için sessizce konuştu.
Translate from Turkish to English

Rosemary'nin bebeği Roman Polanski tarafından yapılmış bir film.
Translate from Turkish to English

Bebeği kontrol et.
Translate from Turkish to English

Bir bebeği yalnız bırakamazsın.
Translate from Turkish to English

Japonlara göre, tek başına uyuyan bir Amerikan bebeği yalnız görünüyor.
Translate from Turkish to English

Yaşlı bir adam, büyük oğlu, küçük kızı ve küçük bebeği ile eski kiliseye girdi.
Translate from Turkish to English

John uyuyan bebeği uyandırmamaya çalıştı.
Translate from Turkish to English

Kay oyuncak bebeği alana kadar ağlamayı kesmedi.
Translate from Turkish to English

Kız bebeği oyuncağı görmeme izin vermedi.
Translate from Turkish to English

Bebeği doğurmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Lütfen bebeği yatağa koy.
Translate from Turkish to English

Ben zaten bebeği besledim.
Translate from Turkish to English

Bebeği besleme vakti.
Translate from Turkish to English

Bebeği uyandırma korkusuyla oturmaya devam etti.
Translate from Turkish to English

Doktorlar bebeği muayene ettiler.
Translate from Turkish to English

Kadın bebeği kollarıyla sardı.
Translate from Turkish to English

Onun bir bebeği vardı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin bir kız bebeği oldu.
Translate from Turkish to English

Biz düşük sesle konuştuk bu yüzden bebeği uyandırmadık.
Translate from Turkish to English

Küçük kızın bebeği kırık.
Translate from Turkish to English

Kızın güzel bir bebeği var.
Translate from Turkish to English

Bana bir Japon oyuncak bebeği gönderiyorsun, değil mi?
Translate from Turkish to English

Sadece bebeği düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Lütfen sessiz ol, böylece bebeği uyandırma.
Translate from Turkish to English

O bir Japon bebeği.
Translate from Turkish to English

Büyük köpek bebeği korkuttu.
Translate from Turkish to English

Mary'nin bebeği üç hafta erken doğdu.
Translate from Turkish to English

O köpeğin havlaması bir bebeği bile korkutmaz.
Translate from Turkish to English

Bebeği çantaya koyma!
Translate from Turkish to English

Onun bebeği yürüyebilir.
Translate from Turkish to English