Learn how to use barış in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Güvercin barış anlamına gelir.
Translate from Turkish to English
Bütün dünyada barış vardı.
Translate from Turkish to English
Dünyanın her yerinde birçok insan barış istiyor.
Translate from Turkish to English
Barış istiyorsan, savaşa hazır ol.
Translate from Turkish to English
İslam, mana itibarı ile zaten "Barış ve Huzur" demektir.
Translate from Turkish to English
Biz barış seven bir milletiz.
Translate from Turkish to English
Biz barış yararına çalışıyoruz.
Translate from Turkish to English
Güvercin bir barış sembolüdür.
Translate from Turkish to English
Güvercin ünlü bir barış sembolüdür.
Translate from Turkish to English
Nihayet, iki Kızılderili kabilenin şefleri savaş baltalarını gömmeye karar verdiler ve barış çubuğu tüttürdüler.
Translate from Turkish to English
Biz barış için can atıyoruz.
Translate from Turkish to English
Barış burnumuzda tütüyor.
Translate from Turkish to English
Biz barış için ümit ediyoruz.
Translate from Turkish to English
Iki taraf bir barış antlaşması imzaladı.
Translate from Turkish to English
Barış anlaşması görüşme girişimleri başarısız oldu.
Translate from Turkish to English
Rusya Almanya ile kendi barış antlaşması imzaladı.
Translate from Turkish to English
Bir barış anlaşması üzerinde anlaşmak için İngiltere'nin hiç acelesi yoktu.
Translate from Turkish to English
Bir sonraki adım barış anlaşmasının koşullarını görüşmekti.
Translate from Turkish to English
Aylar süren müzakerelerin ardından, barış antlaşması tamamlandı.
Translate from Turkish to English
Onlar barış yapmak için geldi.
Translate from Turkish to English
Onlar barış istemek için geldi.
Translate from Turkish to English
Herkes kalıcı barış istiyor.
Translate from Turkish to English
Biz hepimiz dünyada barış için özlem duyuyoruz.
Translate from Turkish to English
O, bu on yıl boyunca barış için çok çalıştı.
Translate from Turkish to English
Sevgi ve Barış.
Translate from Turkish to English
Kızılderililer ile barış içinde yaşamak istediler.
Translate from Turkish to English
Barış şiddetin yokluğu değildir ancak adaletin varlığıdır.
Translate from Turkish to English
İyi bir savaş, ne de kötü bir barış hiçbir zaman olmadı.
Translate from Turkish to English
Askerler eve gelmeye barış zamanı işlerini bulmaya başladılar.
Translate from Turkish to English
İnsanlar barış için istekliydiler.
Translate from Turkish to English
Onlar, her şeyden önce, barış içinde yaşamak istiyor.
Translate from Turkish to English
Onlar barış antlaşması imzaladı.
Translate from Turkish to English
Zihni barış içinde.
Translate from Turkish to English
Bütün ulus barış istiyor.
Translate from Turkish to English
Onlar barış içinde yaşadı.
Translate from Turkish to English
Hepimiz barış için umut ediyoruz.
Translate from Turkish to English
Hepimiz barış diledik.
Translate from Turkish to English
Barış seninle olsun.
Translate from Turkish to English
Ulus barış halindeydi.
Translate from Turkish to English
Onlar barış için istekliler.
Translate from Turkish to English
Barış için endişeliyiz.
Translate from Turkish to English
İşimi barış içinde yapmama izin verin.
Translate from Turkish to English
Her iki ülke şimdi barış içindeler.
Translate from Turkish to English
Barış görüşmeleri gelecek hafta başlayacak.
Translate from Turkish to English
Barış görüşmelerine acil bir ihtiyaç var.
Translate from Turkish to English
Biz barış içinde yaşarız.
Translate from Turkish to English
İki ülke barış antlaşmasını görüşüyor.
Translate from Turkish to English
Barış görüşmeleri başarısızlıkla sonuçlandı.
Translate from Turkish to English
Barış antlaşması görüşmesi yapacaklardı.
Translate from Turkish to English
Dünyadaki herkes barış ister.
Translate from Turkish to English
1979'da Rahibe Teresa Nobel Barış Ödülü'nü kazandı.
Translate from Turkish to English
Başkan barış istiyor, değil mi?
Translate from Turkish to English
İki ülke bir barış antlaşması yaptı.
Translate from Turkish to English
Tüm dünyada insanlar barış için endişeli.
Translate from Turkish to English
Onlar barış içinde yaşarlar.
Translate from Turkish to English
Daha iyi maaş ve daha iyi çalışma koşulları için temizlik emekçileri grevine barış içinde yardım etmek için oraya gitmişti.
Translate from Turkish to English
Savaş, barış getirmez. Tam tersine, o iki tarafa da acı ve keder getirir.
Translate from Turkish to English
Savaş, barış getirmez. Tam tersine, o acı ve keder getirir.
Translate from Turkish to English
Başkan barış ister.
Translate from Turkish to English
Barış içinde gelirim.
Translate from Turkish to English
Barış hakkında konuştu.
Translate from Turkish to English
Önce insan değil miydiniz de barış istiyorsunuz?
Translate from Turkish to English
Ben bir barış severim.
Translate from Turkish to English
Dünyada barış istiyoruz.
Translate from Turkish to English
Hiçbir şey barış kadar önemli değildir.
Translate from Turkish to English
O, nükleer silahların barış için bir tehdit olduğunu ileri sürdü.
Translate from Turkish to English
Biz barış içinde geliriz.
Translate from Turkish to English
Sürdürülebilir bir barış gerçekten var mı?
Translate from Turkish to English
Barış istiyorsanız savaşa hazırlıklı olun.
Translate from Turkish to English
Üç yıllık savaşın ardından barış geri döndü.
Translate from Turkish to English
Barış istiyorum.
Translate from Turkish to English
Herkes barış içinde yaşayabilir.
Translate from Turkish to English
Burada barış içinde yaşayabilecektim.
Translate from Turkish to English
İç barış tehlikeye girer mi?
Translate from Turkish to English
Bugün, Güneydoğu'da göreceli bir barış havası vardır.
Translate from Turkish to English
Yurtta barış, dünyada barış.
Translate from Turkish to English
Yurtta barış, dünyada barış.
Translate from Turkish to English
Askerler bir barış anıtı diktiler.
Translate from Turkish to English
Almanya'nın Postdam şehrindeki Sanssoucci Şatosu Parkında Barış Kilisesi olarak da bilinen Lutheryan Kilisesi bulunur.
Translate from Turkish to English
Daimi barış, illüzyondan başka bir şey değildir.
Translate from Turkish to English
Haksız bir barış, haklı bir savaştan daha iyidir.
Translate from Turkish to English
Barış istiyorsan, savaş için hazırlan.
Translate from Turkish to English
Onlar barış yanlısı mı?
Translate from Turkish to English
Sadece barış dünyayı kurtarabilir.
Translate from Turkish to English
Başarısızlık için her iki taraf diğerini suçladığı için barış görüşmeleri tekrar başarısız oldu.
Translate from Turkish to English
Barış görüşmeleri bir süreliğine askıya alındı.
Translate from Turkish to English
O, Birleşmiş Milletler altın barış madalyası aldı.
Translate from Turkish to English
Şimdi ihtiyacımız olan şey biraz barış biraz sessizlik.
Translate from Turkish to English
O bir barış yanlısı.
Translate from Turkish to English
Barış içinde çalışayım.
Translate from Turkish to English
Sadece biraz barış ve sessizlik istiyorum.
Translate from Turkish to English
Herkes sürekli barış istiyor.
Translate from Turkish to English
Sana barış amacıyla bir hediye getirdim.
Translate from Turkish to English
General emekli olduktan sonra hayatının geri kalanını barış içinde yaşadı.
Translate from Turkish to English
Her iki ülke barış görüşmelerine girdi.
Translate from Turkish to English
Burada barış içinde yaşayabiliriz.
Translate from Turkish to English
Barış antlaşması yarın imzalanacak.
Translate from Turkish to English
Japonya komşularıyla barış içindedir.
Translate from Turkish to English
O köprü barış köprüsüydü.
Translate from Turkish to English
Barış birlikleri sakinliği geri getirmek için taşındı.
Translate from Turkish to English
Kim barış ve güvenliği istemez?
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: sür, aksi, halde, başın, belaya, girecek, Alkolsüz, içecekleriniz, Çocukların, uykuya.