Turkish example sentences with "bahar"

Learn how to use bahar in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Bahar geldi.
Translate from Turkish to English

Önümüzdeki bahar Hawaii'ye gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Nihayet, Japonya'nın bu bölümüne bahar geldi.
Translate from Turkish to English

Bu park, bahar ayında en iyi durumundadır.
Translate from Turkish to English

O, bu bahar golf çalışmaya başladı.
Translate from Turkish to English

O, bu bahar otuz yıldır öğretmenlik yapıyor olacak.
Translate from Turkish to English

O, bu bahar liseden mezun oldu.
Translate from Turkish to English

O, bu bahar Tokyo Üniversitesine girdi.
Translate from Turkish to English

Bahar çok geçmeden burada olacak.
Translate from Turkish to English

Düğün, önümüzdeki bahar gerçekleşecek.
Translate from Turkish to English

Bu bahar izlenecek birçok yeni program var.
Translate from Turkish to English

Bahar bu yıl erken geldi.
Translate from Turkish to English

Bahar bu yıl geç geliyor.
Translate from Turkish to English

Bu dergiye göre, benim sevdiğim sanatçı gelecek bahar bir jazz müzisyeni ile evlenecek.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bu bahar evlenecekler.
Translate from Turkish to English

Geçen yılla karşılaştırıldığında, bahar bu yıl erken geldi.
Translate from Turkish to English

Geçen yılla karşılaştırıldığında bahar bu yıl geç geldi.
Translate from Turkish to English

Ben bu bahar benim evime döndüm.
Translate from Turkish to English

Taro ve Hanako önümüzdeki bahar evlenecekler.
Translate from Turkish to English

O, gelecek bahar emekli olur.
Translate from Turkish to English

Bahar yakındır.
Translate from Turkish to English

Bahar tatili boyunca çalışacağım.
Translate from Turkish to English

Çocuklarımın yakında bahar tatilleri var.
Translate from Turkish to English

Bahar geç olacak.
Translate from Turkish to English

Bahar tatilin ne kadar sürer?
Translate from Turkish to English

Gelecek bahar mezun olmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Bahar çok yakında geliyor.
Translate from Turkish to English

Gelecek bahar üniversiteden mezun olayı umuyorum.
Translate from Turkish to English

İskoçyada geç gelen bahar oldukça soğuktu.
Translate from Turkish to English

İlk bahar kışı izler.
Translate from Turkish to English

Geçen bahar Boston'a taşındım.
Translate from Turkish to English

Önümüzdeki bahar Boston'a gidiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bu bahar evlendi.
Translate from Turkish to English

Bahar için biraz fazla bunaltıcıydı.
Translate from Turkish to English

Yakında bahar olacak.
Translate from Turkish to English

Yakında bahar gelecek.
Translate from Turkish to English

Tom bu bahar Boston'a gidecek.
Translate from Turkish to English

Önümüzdeki bahar mezun olmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

İngilizcede sigara böreğine neden "bahar sarması" dendiğini biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Bahar yaklaşıyor.
Translate from Turkish to English

O, bu bahar gördüğüm ilk hamamböceği.
Translate from Turkish to English

Belki paskalyadan sonra bahar gelecek.
Translate from Turkish to English

Bahar soğuk kıştan sonra ılıman hava getirir.
Translate from Turkish to English

Bu yıl bahar geç geldi.
Translate from Turkish to English

Bahar gelince kar eridi.
Translate from Turkish to English

Bahar geçti ve yaz başlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bahar tatili için nereye gitti?
Translate from Turkish to English

Bahar temizliği yapmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bize bahar tatilini nerede geçirdiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Bahar mevsiminden beri o, ülkenin cumhurbaşkanı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary önümüzdeki bahar evlenecekler.
Translate from Turkish to English

Senede dört mevsim vardır: Bahar, yaz, güz ve kış.
Translate from Turkish to English

Önümüzdeki bahar Boston'u ziyaret etmeyi planlıyoruz.
Translate from Turkish to English

Ağrı geçen bahar geri geldi.
Translate from Turkish to English

Bahar gelince hava ısınır.
Translate from Turkish to English

Tom geçen bahar Boston'da Mary'yi ziyaret etti.
Translate from Turkish to English

Bahar resmen geldi.
Translate from Turkish to English

Bahar yorgunluğu bir hastalık değildir.
Translate from Turkish to English

Bahar geldi. Hava her gün gittikçe ısınıyor.
Translate from Turkish to English

Kış sona erdi, bahar geldi.
Translate from Turkish to English

Hava bahar çiçekleri gibi kokuyor.
Translate from Turkish to English

Senin en sevdiğin bahar çiçeği nedir?
Translate from Turkish to English

Kıştan sonra bahar gelir.
Translate from Turkish to English

Bir çiçekle bahar olmaz.
Translate from Turkish to English

Havada bahar hissediyorum.
Translate from Turkish to English

Bahar tatilinde nereye gittin?
Translate from Turkish to English

Bahar temizliğini tamamlamak senin bütün baharını ve yazın bir kısmını alıyorsa, yılın geri kalanında yanlış bir şey yaptın.
Translate from Turkish to English

Bahar tatili ne kadar sürer?
Translate from Turkish to English

Bahar tatili için nereye gittin?
Translate from Turkish to English

Köylüler bahar bayramı direğinin etrafında dans ediyorlar.
Translate from Turkish to English

Yakında oraya bahar gelecek.
Translate from Turkish to English

Bahar ağaç dikimi mevsimidir.
Translate from Turkish to English

Senin saçın bahar gibi kokuyor.
Translate from Turkish to English

Karı ve koca arasındaki kavga, bir bahar gününün yağmuru gibidir.
Translate from Turkish to English

Aşk ve çiçekler yalnızca tek bir bahar sürer.
Translate from Turkish to English

Bahar geldiğinde kar eriyip kayboldu.
Translate from Turkish to English

Bahar Festivali, Çin Yeni Yılı olarak da bilinir.
Translate from Turkish to English

Tom bu bahar, anne ve babasının evini terk etti ve o zamandan beri yalnız yaşıyor.
Translate from Turkish to English

Bahar sıcak hava ve güzel çiçekler getiriyor.
Translate from Turkish to English

Tom önümüzdeki bahar emekli olacak.
Translate from Turkish to English

Bahar için hazırım.
Translate from Turkish to English

Son bahar tatilim sırasında yurt dışındaki gezi masraflarımı ödemek için bir restoranda iş buldum.
Translate from Turkish to English

Tom beni bahar tatilinde Boston'da onun evinde kalmam için davet etti.
Translate from Turkish to English

Bu güzel bir bahar günüydü.
Translate from Turkish to English

Bugün Dünya Kadınlar Günü veya erkekler tarafından söylendiği gibi, bahar temizliği!
Translate from Turkish to English

Bu bahar aynı şeyi yaptım.
Translate from Turkish to English

Biraz bahar temizliği zamanı.
Translate from Turkish to English

İlk bahar gerçekten başladı.
Translate from Turkish to English

Bahar gerçekten başladı.
Translate from Turkish to English

Sokaklar bahar güneşinde parlıyor.
Translate from Turkish to English

Bahar geri döndü. Dünya şiirleri tanıyan bir çocuk gibidir.
Translate from Turkish to English

Bahar tatili sırasında tuhaf işler yapacağım.
Translate from Turkish to English

On gün sonra bahar!
Translate from Turkish to English

Tom geçen bahar Boston'da bizimle kaldı.
Translate from Turkish to English

Gelecek bahar mezun olacağım.
Translate from Turkish to English

Bir bahar temizliği yapmanın zamanı geldi.
Translate from Turkish to English

Bahar temizliği zamanı.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek bahar Boston'a gidebilir.
Translate from Turkish to English

Bu bahar, pazartesi günleri işten izin almaya başlamayı planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Bu bahar Boston'a gidiyorum.
Translate from Turkish to English

Bahar bayramı kutlu olsun.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: anahtar, çıkardı, Floridalı, karısı, ise, Kaliforniyalı, Fransızcayı, konuşamıyor, şişe, şarap.