Turkish example sentences with "alır"

Learn how to use alır in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Sinüs ve kosinüs fonksiyonları -1 ve 1 arasında bir değer alır (-1 ve 1 dahil).

İstasyondan eve yürüyerek gitmek sadece beş dakika alır.

Ada Japonya'nın batısında yer alır.

Birisi bana içtiğin her sigara ömründen yedi dakika alır dedi.

Ailesi için yemek pişirmekten keyif alır.

Süpermarketten ne alır?

Kır atın yanında duran ya suyundan ya huyundan alır.

Lütfen bunu alır mısınız?

Benim deneyimlerime göre, Fransızca dil bilgisini öğrenmek bir yıl alır.

O elbiseler satın alır.

O ilaç satın alır.

Korku filmlerine gitmekten zevk alır.

Beni istasyondan alır mısın?

O yüksek bir maaş alır.

Aylığını alır almaz, onun hepsini harcadı.

Haftada bir kez piyano dersleri alır.

Herkes hak ettiğini alır.

Eğer George sigara içmeyi bırakmazsa akciğer kanseri gelişme riskini göze alır.

Çalışma çok fazla enerji alır fakat bu çabaya değer.

Haftada bir kez yemek pişirme dersleri alır.

Teknolojinin hazır olması 5-10 yıl alır.

O, ormanda uzun yürüyüşlerden zevk alır.

Sabırlı olun lütfen. Bu zaman alır.

Dinlenmek zaman alır.

Tom Mary ve John'dan iş tavsiyesi alır.

Tom arabasına haftada iki kez yakıt alır.

Tom her gün bir adet vitamin ve mineral hapı alır.

Tom ne kadar sıklıkta Fransızca dersleri alır?

Tom unutmamak için her şeyi not alır.

Tom çok sık öğle yemeğinden sonra bir saat şekerleme alır.

Tom genellikle kahvaltıdan önce bir duş alır

Tom haftada üç kez piyano dersleri alır.

Tom her sabah kahvaltıdan önce duş alır.

Mary pasta hamuru yapmaz, o genellikle hazır-yapılmış alır.

Kız kardeşim her sabah duş alır.

Tom, haftada iki kez tepinme dansı dersleri alır.

Tom ağrıkesicileri sadece artık ağrıya dayanamadığı zaman alır.

Ofisime varmak yaklaşık on beş dakika alır.

O, tavsiyemi nadiren dikkate alır.

Evinden buraya trenle gelmen ne kadar zamanını alır?

O her zaman öğretmeninin söylediği her şeyi not alır.

Erken başlayan erken yol alır.

Bu fiil geniş zamanda hangi takıları alır?

İstasyona yaya olarak gitmek bir saatini alır.

Maria haftada bir kez piyano dersleri alır.

Onun yerini alır mısın, Leo?

Ne zaman uyan bir çift bulabilirse, Tom yeni ayakkabılar alır.

Tom her yıl iki veya üç kamera satın alır.

O her zaman süt alır.

O iyi bir maaş alır.

Bu oda güneş alır.

O kolayca soğuk alır.

Biraz kahve alır mısın?

O her sabah duş alır.

Ondan sık sık haber alır mısın?

Biraz daha çay alır mısın?

Biraz daha pasta alır mısın?

O, her zaman onun yanında yer alır.

O, İngilizcede iyi notlar alır.

O, deri eşyalar alır ve satar.

O, özel piyano dersleri alır.

Erken kalkan erken yol alır.

Kışın çok kar alır mısınız?

O, yüksek bir maaş alır.

Yaya olarak ne kadar zaman alır?

Buradan istasyona gitmek ne kadar alır?

İyi bir video kamera alır almaz, online koymak için videolar yapmaya başlayacağım.

Aile tartışmamız olduğunda,eşim genellikle benim değil ailesinin tarafında yer alır.

Kurabiye yapmak zaman alır.

Yemek pişirmek çok zaman alır.

Âşık olmak biraz zaman alır.

Dürüstlük uzun vadede karşılığını alır.

Bu oda bol güneş ışığı alır.

Alır almaz parayı harcarım.

Her zaman pahalı elbiseler alır.

Her gün mobilyanın tozunu alır.

Erken kalkan yol alır.

Bir dilim tart daha alır mısın?

Tom arada bir Mary'den haber alır.

Bu şişe ne kadar su alır?

Dairem bol güneş ışığı alır.

Babam akşam yemeğinden önce bir duş alır.

İşinde büyük zevk alır.

Bir fincan daha kahve alır mısınız?

Benim ülkem Kuzey Afrika'da ve Akdeniz'in güneyinde yer alır.

Akıllı insanlar hatalarından ders alır.

Tom zaman zaman Mary'den haber alır.

İş en az on gün alır.

Oraya gitmek en az bir saat alır.

Oraya otobüsle gitmek iki saat alır.

Bana konser için bir bilet alır mısın?

İstasyona yürümek on dakika alır.

Kız kardeşim haftada iki gün piyano dersleri alır.

Bir banka memuru olarak makul bir maaş alır.

Bir parça kek daha alır mısınız?

Köpekler yaklaşık olarak dakikada otuz kez nefes alır.

Yönetim önemli kararlar alır.

Yabancı bir dilde uzmanlaşmamız uzun zaman alır.

Cevap alır almaz, seni arayacağız.

İşi bitirmek onun iki saatini alır.

Beni yarın sabah yedide alır mısın?

Also check out the following words: Belçikalı, Hollandalı, meyhaneye, girer, tezgahta, otururlar, Barmen, bekleyin, şaka, Minnesota'da.