Turkish example sentences with "şansım"

Learn how to use şansım in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Paris'te onunla buluşma şansım vardı.
Translate from Turkish to English

Onunla tekrar görüşme şansım çok az.
Translate from Turkish to English

Benim orada dinlenmek için hiçbir şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Kaçmak için şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Filmi görme şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Gerçekten hiç şansım yok!
Translate from Turkish to English

Tom'un yapmamı istediğini yapmaktan başka şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Çoğunlukla yerli bir konuşucu ile Fransızca konuşma şansım yok.
Translate from Turkish to English

Şansım yok.
Translate from Turkish to English

Onu izlemek için planlanandan daha erken kalkmak zorunda kalabilirim ya da gelecek çarşambaya kadar bir şansım olmayacak.
Translate from Turkish to English

Tom'la hiç vedalaşma şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Seni tebrik etmek için bir şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Partinden ne kadar zevk aldığımı sana söyleme şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Yüzmeye gitmek için bir şansım bile olmadı.
Translate from Turkish to English

Eğer şansım olsaydı, Kanadalı olarak yeniden doğmak isterdim.
Translate from Turkish to English

Şansım varken Tom'u vurmalıydım.
Translate from Turkish to English

Vedalaşma şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Hiçbir şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Ne yazık ki kaleyi görme şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Başka şansım olmayacak.
Translate from Turkish to English

Bu fikre çok da ısınmış değilim ama başka şansım yok.
Translate from Turkish to English

Seni tekrar görme şansım olduğuna sevindim.
Translate from Turkish to English

O konuyu Tom'a soracaktım ama hiç şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Maalesef, onunla hiç tanışma şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

İşte benim şansım.
Translate from Turkish to English

Şimdi bir şansım var.
Translate from Turkish to English

Şansım olduğunu düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Onu yapmak için başka bir şansım olacağını düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom'a yardım edip etmeyeceğini sormak için asla benim bile bir şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Asla Tom'la konuşma şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Bu benim büyük şansım olabilir.
Translate from Turkish to English

Bir şansım olmadı, değil mi?
Translate from Turkish to English

Böylesine kötü bir şansım var.
Translate from Turkish to English

Sonunda şansım dönüyor.
Translate from Turkish to English

Tom'la konuşma şansım olmadı ki.
Translate from Turkish to English

Hiç şansım yok.
Translate from Turkish to English

Paris'i bir sefer görme şansım oldu.
Translate from Turkish to English

Onu almak için şansım vardı ama almamaya karar verdim.
Translate from Turkish to English

Bunu çok istiyorsam gayret göstermem lazım. Başka şansım yok.
Translate from Turkish to English

Şansım vardı.
Translate from Turkish to English

Mesajı Tom'a vermek için asla bir şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Eğer şansım olursa kesinlikle Pekin'e seyahat edeceğim.
Translate from Turkish to English

Ben asla Boston'dan ayrılmak istemedim ama hiç şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Şansım olursa kazanabilirim.
Translate from Turkish to English

O pozisyonu almak için bir şansım olduğuna inanıyor musun?
Translate from Turkish to English

Henüz bir şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Üzgünüm toplantıdan sonra sizinle konuşmak için bir şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Benim hayatta kalma şansım nedir?
Translate from Turkish to English

Benim bir şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Benim bir şansım olabilir.
Translate from Turkish to English

Zaten bir sürü şansım vardı.
Translate from Turkish to English

Kadınlarla en kötü şansım var.
Translate from Turkish to English

Kendimi ona tanıtmak için şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Sanırım bu sefer şansım yaver gitti.
Translate from Turkish to English

Keşke Fransızca öğrenme şansım olsaydı.
Translate from Turkish to English

Şimdi şansım açık.
Translate from Turkish to English

Şansım git gide daha da kötüleşiyor.
Translate from Turkish to English

İyi bir şansım olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Gerçekten bir şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Sadece bir şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

"Benim bir şansım yok." "Evet, senin var!"
Translate from Turkish to English

Onun kalbini kıracağımı biliyordum ama hiç şansım yoktu.
Translate from Turkish to English

Teklifi kabul etmeye isteksizdim ama şansım yok gibi görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Onu evde bulacak kadar iyi şansım vardı.
Translate from Turkish to English

Konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazanma şansım vardı.
Translate from Turkish to English

Çok şansım vardı.
Translate from Turkish to English

Bununla ilgili iyi şansım vardı.
Translate from Turkish to English

İyi şansım yok, bu yüzden Japon atari oyunu oynamam ya da piyango biletleri satın almam.
Translate from Turkish to English

Bu benim tek şansım.
Translate from Turkish to English

Çok kişiden yardım istedim ama şimdiye kadar hiç şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Hâlâ bir şansım var.
Translate from Turkish to English

Şansım varken ona sormam gerekirdi.
Translate from Turkish to English

Şansım varken onu öpmem gerekirdi.
Translate from Turkish to English

Şansım varken onu öpmeliydim.
Translate from Turkish to English

Şimdi benim şansım.
Translate from Turkish to English

Öğretmen, Tokyo Üniversitesi'ne girme şansım hakkında oldukça samimiydi.
Translate from Turkish to English

Hâlâ kazanma şansım var.
Translate from Turkish to English

Onu yapmak için bir şansım daha var.
Translate from Turkish to English

Bu Tom'u görmek için son şansım.
Translate from Turkish to English

Onu yapma şansım hiç olmadı.
Translate from Turkish to English

Onu yapmak için hiç şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Onu mühürleme şansım oldu.
Translate from Turkish to English

Sık sık Fransızca konuşma şansım yok.
Translate from Turkish to English

Onu sık sık yapma şansım yok.
Translate from Turkish to English

Tek başıma daha iyi bir şansım var.
Translate from Turkish to English

Sanırım şansım bitti.
Translate from Turkish to English

Onu yapmak için bir şansım oldu.
Translate from Turkish to English

Bunu yapmak için hiç şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Onu yapmak için bir şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Onu yapma şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Başka bir şansım vardı.
Translate from Turkish to English

Geçen yaz Boston'a gitmek için bir şansım vardı ama gitmedim.
Translate from Turkish to English

Umarım bir dahaki sefere Boston'da seninle görüşmek için bir şansım olur.
Translate from Turkish to English

Şansım değişti.
Translate from Turkish to English

Tom ile hiç konuşma şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Bir kazanma şansım var.
Translate from Turkish to English

Kazanmak için bir şansım var.
Translate from Turkish to English

Umarım bunu yapma şansım olur.
Translate from Turkish to English

Bunu yapma şansım olacağından şüpheliyim.
Translate from Turkish to English

Bunu yapmak üzereydim, ama bir şey ortaya çıktı ve bir şansım olmadı.
Translate from Turkish to English

Bunu yapmak için bir şansım olacak, eminim.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: samimiyetle, seviyor, gidebilir, miyiz, Ne, , yapıyorsun, konuşabiliyor, uzaktayken, fareler.