Önceki gün orayı terk ettiler.
Translate from Turkish to English

Önceki gün seni striptiz kulübünde gördüm.
Translate from Turkish to English

Önceki hayatınızda kim olabileceğinizi öğrenmek için aşağıdaki formu doldurunuz.
Translate from Turkish to English

Boynun bir önceki yılda kalınlaştı mı?
Translate from Turkish to English

Kaza, önceki gün oldu.
Translate from Turkish to English

Derin ve saygılı huşuyla şamdanı önceki yerine koydum.
Translate from Turkish to English

Ben önceki gün bir kamera kaybettim.
Translate from Turkish to English

Onunla önceki gün tanıştım.
Translate from Turkish to English

Kaza, önceki gün gerçekleşti.
Translate from Turkish to English

Endeks bir önceki aya göre % 4 yükseldi.
Translate from Turkish to English

Endeks 120.5'e yükseldi, bir önceki aya göre %4 fazla.
Translate from Turkish to English

John o üç yıl önceki adam değil.
Translate from Turkish to English

Önceki kadar genç olmadığını unutma.
Translate from Turkish to English

Geçen yıl bir önceki işini kaybettiğinden beri, Tom bir iş aramaktadır.
Translate from Turkish to English

Tom önceki taahhüdünden dolayı toplantıya katılamadı.
Translate from Turkish to English

Tom TV'yi evin önceki sahibinin çatıya monte ettiği antene bağladı.
Translate from Turkish to English

Açıkçası, daha önceki kadar iyi değilim.
Translate from Turkish to English

Kanıt, bir önceki ifadeye karşılık gelir.
Translate from Turkish to English

Benim önceki bir randevum var.
Translate from Turkish to English

Johnny, lütfen sondan bir önceki paragrafı oku.
Translate from Turkish to English

O, önceki kadar güçlü değil.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin önceki eşidir.
Translate from Turkish to English

Bu fırtınadan önceki sessizliktir.
Translate from Turkish to English

Daha önceki gibi aynı hatayı yaptı.
Translate from Turkish to English

Önceki gün oraya gittim.
Translate from Turkish to English

Önceki gün fırtınalıydı.
Translate from Turkish to English

Önceki gün arkadaşlarım beni görmeye geldi.
Translate from Turkish to English

Daha önceki evimiz İsveç'teydi.
Translate from Turkish to English

Bizim evin önceki sahipleri Liverpool'a taşındı.
Translate from Turkish to English

Önceki gibi aynı cevabı verdi.
Translate from Turkish to English

Önceki gün bir kamera kaybettim.
Translate from Turkish to English

Önceki gün bir fotoğraf makinesi kaybetmiştim.
Translate from Turkish to English

Bana önceki gece iyi uyuyup uyumadığımı sordu.
Translate from Turkish to English

On yıl önceki kişi değil.
Translate from Turkish to English

Önceki gece yoğun şekilde kar yağmıştı.
Translate from Turkish to English

Bu tasarım onun daha önceki çalışmasına benziyor.
Translate from Turkish to English

Önceki gün bir yangın patlak verdi.
Translate from Turkish to English

Önceki gün Londra'ya hareket etti.
Translate from Turkish to English

Önceki gün Amerika'ya hareket etti.
Translate from Turkish to English

Önceki gün Narita'ya vardım.
Translate from Turkish to English

Önceki gün aldığım kamerayı kaybettim.
Translate from Turkish to English

Önceki ifademi geri almak istiyorum.
Translate from Turkish to English

On beş yıl önceki aynı aptal değilim.
Translate from Turkish to English

Önceki gün onunla görüştüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Önceki gün mektubunu aldım.
Translate from Turkish to English

Benim görüşümün temel noktasını önceki sayfalarda ifade ettim.
Translate from Turkish to English

Eğer kahvaltı yapmazsanız, büyük olasılıkla sabah acıkırsınız ve işinizde önceki gibi verimli olmazsınız.
Translate from Turkish to English

Tom önceki müşterilerimizden biri.
Translate from Turkish to English

Birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü, beşinci, altıncı, yedinci, sekizinci, dokuzuncu, onuncu... sondan bir önceki, son.
Translate from Turkish to English

Bundan önceki kaptanı neden terk ettiniz, bunu da anlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Sevgi paranın üstündedir. Sonraki önceki kadar çok mutluluk veremez.
Translate from Turkish to English

Küçük erkek kardeşi önceki gün Şanghay'a gitti.
Translate from Turkish to English

Bir önceki gün kız kardeşin ile tartıştım.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir önceki sözleşmesi vardı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary öldürülmeden önceki hafta silahının çalındığını iddia etti.
Translate from Turkish to English

Bir önceki sözleşmem var.
Translate from Turkish to English

O daha önceki haliyle aynı değil.
Translate from Turkish to English

Tom sınavın önceki kadar kolay olacağını ummuyordu.
Translate from Turkish to English

Shiritori oyunu senden önceki kişi tarafından konuşulan kelimenin son sesinin alınmasıyla ve sonra bir sonraki kişinin o sesle başlayan bir kelime aramasıyla oynanır.
Translate from Turkish to English

Önceki gün Fransız cumhurbaşkanına resmi bir ziyaret yaptı.
Translate from Turkish to English

Önceki gece partiden geç dönmeme rağmen sabah bir papatya kadar dinçtim.
Translate from Turkish to English

Onu önceki gün gördüm.
Translate from Turkish to English

Noktalama işaretinden önceki boşluğu sil.
Translate from Turkish to English

Önceki gün onu yapacaktım.
Translate from Turkish to English

Bence ben önceki hayatımda bir prensestim.
Translate from Turkish to English

En ufak bir şüphe olmadan, rüya daha önceki hayattan bir hatıraydı.
Translate from Turkish to English

Son örnek önceki gün yaşandı.
Translate from Turkish to English

Tom önceki gün Mary'nin evinin yanından geçti.
Translate from Turkish to English

Yeniden yap, daha önceki gibi.
Translate from Turkish to English

Her şey tam anlamıyla önceki gibi.
Translate from Turkish to English

Önceki cümle doğru.
Translate from Turkish to English

Tom bana önceki gün neden burada olmadığını hiç söylemedi.
Translate from Turkish to English

Bundan iki sene önceki adam değildi artık.
Translate from Turkish to English

Siz de mi az önceki trenle geldiniz?
Translate from Turkish to English

Tom önceki günden beri hiç uyumadı.
Translate from Turkish to English

Yemek borusu, mideye ve mide asidine ulaşmadan önceki kısımdır.
Translate from Turkish to English

Dün önceki öğretmenlerimden birine rastladım.
Translate from Turkish to English

Üç yıl önceki aynı kişi değilim.
Translate from Turkish to English

Dan Lind'nın önceki gece nerede olduğunu öğrenmek istiyordu.
Translate from Turkish to English

Esperanto'da sondan bir önceki hece vurguludur.
Translate from Turkish to English

"Ne zaman döndün?" "Ben önceki gün geri döndüm."
Translate from Turkish to English

Bir önceki treni yakalamaya çalışmak isteyebilirsin.
Translate from Turkish to English

Daha önceki erkek arkadaşın Tom bu öğleden sonra ziyaret etmek için geldi.
Translate from Turkish to English

Bunu tam daha önceki gibi yapacağız.
Translate from Turkish to English

Tom üç yıl önceki aynı adam değil.
Translate from Turkish to English

Esperantoda, sonuncusundan önceki hece daima vurgulanır.
Translate from Turkish to English

Esperantoda sonuncudan bir önceki hece her zaman vurgulanır.
Translate from Turkish to English

Dan, Linda'nın önceki gece eve gelmediğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Önceki ay çok yağışlıydı.
Translate from Turkish to English

Onun en son müzik parçaları sadece onun daha önceki çalışmasının varyasyonlarıdır.
Translate from Turkish to English

Tam Tom'un otuz yıl önceki hali gibisin.
Translate from Turkish to English

İlişkimiz asla önceki gibi olmayacak.
Translate from Turkish to English

Onun küçük kızı önceki durumlarda çok daha iyi davranmıştı.
Translate from Turkish to English

Önceki kiracılar, mekanı darmadağın bırakmış.
Translate from Turkish to English

O ölmeden önceki gece Tom'un evine gittim.
Translate from Turkish to English

Noel'den önceki ay mağazalar için yılın çok meşgul zamanıdır.
Translate from Turkish to English

O bana önceki gün aldığı kamerayı gösterdi.
Translate from Turkish to English

Öğrenci kitabı sınavdan önceki gece okudu.
Translate from Turkish to English

Ben sadece önceki öğrencilerimden biriyle karşılaştım.
Translate from Turkish to English

Onunla önceki gün buluştum.
Translate from Turkish to English

Esperantoda vurgu sondan bir önceki heceye gelir.
Translate from Turkish to English