Turkish example sentences with "akşam"

Learn how to use akşam in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Buraya dün akşam altıda geldik.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeğin ne kadar lezzetliydi!
Translate from Turkish to English

"Akşam yemeğinden sonra ders çalışacak mısın?" "Evet, çalışacağım."
Translate from Turkish to English

Bu akşam gerçekten yoruldum.
Translate from Turkish to English

Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
Translate from Turkish to English

Senin için akşam yemeği pişireyim mi?
Translate from Turkish to English

Sizin için akşam yemeği pişireyim mi?
Translate from Turkish to English

Yarın akşam bir partimiz var.
Translate from Turkish to English

Babam genellikle akşam yemeğinden sonra televizyon izler.
Translate from Turkish to English

Babam genellikle akşam yemeğinden sonra televizyon seyreder.
Translate from Turkish to English

Bu akşam onun için bir veda partisi düzenliyoruz.
Translate from Turkish to English

Bugün akşam yemeği için balığımız var.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeğine misafiriniz var mı?
Translate from Turkish to English

Bu akşam yemekte benimle olmak ister misin?
Translate from Turkish to English

O, akşam yemeğini yiyor.
Translate from Turkish to English

Dün akşam iyi bir vakit geçirdim.
Translate from Turkish to English

Aile, akşam yemeğini birlikte yedi.
Translate from Turkish to English

Gösteri akşam saat yedide yayında olacak.
Translate from Turkish to English

Bu akşam telefon etmez.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeğinde bir şişe bira içer.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeği hazır.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeğine geç kaldı.
Translate from Turkish to English

Genellikle sabah kahve, akşam çay içerim.
Translate from Turkish to English

Genellikle akşam yemeğinden önce televizyon izlerim.
Translate from Turkish to English

İştahınızı büyük bir akşam yemeği için saklayın.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeğinden sonra, sahilde bir yürüyüş yaparım.
Translate from Turkish to English

Annem akşam yemeği hazırlamanın zamanı olduğunu belirtti.
Translate from Turkish to English

Anne akşam yedide evde olmamız gerektiğinde ısrar ediyor.
Translate from Turkish to English

Anne henüz akşam yemeğini pişirmedi.
Translate from Turkish to English

Bazen akşam yemeği pişiririm.
Translate from Turkish to English

Biz onu akşam yemeği partisine davet ettik.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeğine kalmak ister misiniz?
Translate from Turkish to English

Onlar altıda varırlar ve sonra hep birlikte akşam yemeği yeriz.
Translate from Turkish to English

Biz her akşam 6:00'da akşam yemeğini yeriz.
Translate from Turkish to English

Biz her akşam 6:00'da akşam yemeğini yeriz.
Translate from Turkish to English

Biz her akşam televizyon seyrederiz.
Translate from Turkish to English

Biz akşam yemeğine davet edildik.
Translate from Turkish to English

Biz akşam yemeğinden sonra şarkı söyledik, dansettik ve sohbet ettik.
Translate from Turkish to English

Karısı dışarıda olduğu için, kendisine akşam yemeği pişirdi.
Translate from Turkish to English

Akşam, onda yatmaya giderim.
Translate from Turkish to English

Ben akşam yemeğinden önce çoğunlukla TV izlerim.
Translate from Turkish to English

Yarın bu vakitte onunla akşam yemeği yiyor olacak.
Translate from Turkish to English

O bizi akşam yemeğine davet etti.
Translate from Turkish to English

Ben genellikle akşam yemeğinden sonra banyo yaparım.
Translate from Turkish to English

Büyükannem akşam yürüyüşe gidiyor.
Translate from Turkish to English

O şimdi akşam yemeği yiyor.
Translate from Turkish to English

Tek başına on kişilik akşam yemeği pişiremezsen, Lucy sana yardımcı olabilir.
Translate from Turkish to English

Biz iki Amerikalı erkek ve iki Alman bayanla akşam yemeği yemek için çıktık.
Translate from Turkish to English

Ben, sizin için alışveriş yapacağım, evi temizleyeceğim, ve akşam yemeği pişireceğim.
Translate from Turkish to English

Onun bu akşam yediği akşam yemeğinin o akşam yemeğine göre kalitesi düşük.
Translate from Turkish to English

Onun bu akşam yediği akşam yemeğinin o akşam yemeğine göre kalitesi düşük.
Translate from Turkish to English

Onun bu akşam yediği akşam yemeğinin o akşam yemeğine göre kalitesi düşük.
Translate from Turkish to English

Benim için akşam yemeğini bekletmeyin.
Translate from Turkish to English

Akşam 09:00'da Chicago'ya varıyorduk.
Translate from Turkish to English

Bu akşam kar yağabilir.
Translate from Turkish to English

İş yapılır yapılmaz, genellikle beş buçuk civarında, akşam yemeği yemek için eve gelirim.
Translate from Turkish to English

Sadece çok yağmur yağdığından dolayı bu akşam dışarıda yemek yemedik.
Translate from Turkish to English

O, dün akşam yemeği yediğimiz restorandır.
Translate from Turkish to English

Tom dün akşam akşam yemeği yemedi.
Translate from Turkish to English

Tom dün akşam akşam yemeği yemedi.
Translate from Turkish to English

Ne, sabah dört bacağının üstünde, öğle iki bacağının üstünde, akşam üç bacağının üstünde gider?
Translate from Turkish to English

Bu akşam gelemiyeceğine üzüldüm.
Translate from Turkish to English

O, akşam yemeğini yedi.
Translate from Turkish to English

John kapıyı çaldığında Tom ve Mary akşam yemeği için oturmak üzerelerdi.
Translate from Turkish to English

Tom, akşam yemeği için ne yemek istersin?
Translate from Turkish to English

Tom bir kadınlar-sadece akşam yemeği tarafından men edildi.
Translate from Turkish to English

Tom ilk akşam yemeğini yaktı.
Translate from Turkish to English

Tom yaklaşık akşam altıda binayı terk etti.
Translate from Turkish to English

Mary pişirirken, Tom akşam yemeği için masayı hazırladı.
Translate from Turkish to English

Tom'un akşam yemeği için yediği pahalıya mal olmadı.
Translate from Turkish to English

Tom akşam vardiyasında çalışıyor.
Translate from Turkish to English

Tom her akşam yemekten sonra bir banyo yapar.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye akşam daha sonra nerede olacağını sordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onu akşam yemeğinden sonra aramasını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye akşam yemeğinin hazır olup olmadığını sordu.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary akşam boyunca sadece birbirleri ile dans etmek istediler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary pazartesi günü akşam yemeğini pişirdiler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary yarın akşam bir dansa gidiyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bu akşam ziyaretçi bekliyorlar.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin onunla akşam yemeği yeme davetini kabul etti.
Translate from Turkish to English

Mary'nin bizim için yaptığı akşam yemeğine minnettar olmuş gibi davranmamızın gerekip gerekmediğini merak ediyorum.
Translate from Turkish to English

Tom onun akşam yemeği için yaptığını beğendiğini söyledi fakat o sadece kibarlık yapıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeğini kendisi hazırladı.
Translate from Turkish to English

Tom'un akşam yemeği için rulo köftesi ve patates püresi vardı.
Translate from Turkish to English

Ben dün akşam altıda TV izledim.
Translate from Turkish to English

Dün akşam akşam yemeğini pişirdim.
Translate from Turkish to English

Dün akşam akşam yemeğini pişirdim.
Translate from Turkish to English

Tom, akşam yemeğinden sonra yüzmenin uygun olacağını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeği için güveç yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeği için spagetti yaptı.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeği için kalmaya ne dersiniz? Ben büyük bir kap güveç yapıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne kadar kısa sürede akşam yemeğini hazırlayacağını merak etti.
Translate from Turkish to English

Akşam yemeğini pişiren kişi Tom'du.
Translate from Turkish to English

Tom dün akşam haberdeydi.
Translate from Turkish to English

Tom, akşam yemeğinden önce bir şekerleme yapmak istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin akşam yemeği pişirmesini istedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye erken bir akşam yemeği için uğramasını istedi.
Translate from Turkish to English

Oğluma akşam yemeğini pişirttim.
Translate from Turkish to English

Tom yiyemeyecek kadar çok yorgun olduğunu söyleyerek akşam yemeğini geçiştirdi.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeğinden sonra çoğunlukla biraz şarap içer.
Translate from Turkish to English

Tom akşam yemeği için bazı artan yemekleri ısıttı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Dersimiz, fen, bilgisi, teknoloji, sosyal, bilgiler, bilimler, görsel, sanatlar, resim.