O, sırtında bir sırt çantası taşıyor.
Translate from Turkish to English

Jane'in beş el çantası vardır.
Translate from Turkish to English

Dün onun çantası çalındı.
Translate from Turkish to English

Tom'un her zaman omuzunda asılı bir sırt çantası vardır.
Translate from Turkish to English

Bu Tom'un çantası mı?
Translate from Turkish to English

Bu, Jane'in çantası.
Translate from Turkish to English

Bu kimin çantası?
Translate from Turkish to English

Bu Jane'in çantası.
Translate from Turkish to English

Bu kimin el çantası?
Translate from Turkish to English

O kadının iki çantası var.
Translate from Turkish to English

Onun çantası ağır hasar gördü.
Translate from Turkish to English

Onun evrak çantası suyla doluydu.
Translate from Turkish to English

Ben el çantası taşımayı sevmiyorum.
Translate from Turkish to English

Bu sırt çantası ona mı aittir?
Translate from Turkish to English

Çantası burada, demek ki okula gitmiş olamaz.
Translate from Turkish to English

Deri bir omuz çantası arıyorum.
Translate from Turkish to English

Birçok öğrenci okula sırt çantası taşır.
Translate from Turkish to English

Bu onun el çantası.
Translate from Turkish to English

Bu el çantası benim.
Translate from Turkish to English

O alet çantası mı yoksa ilk yardım çantası mı?
Translate from Turkish to English

O alet çantası mı yoksa ilk yardım çantası mı?
Translate from Turkish to English

Tom'un arkadaşları onu Bay Para Çantası diye çağırdı.
Translate from Turkish to English

Bunun kimin çantası olduğunu biliyorum.
Translate from Turkish to English

Mary'nin çantası nerede?
Translate from Turkish to English

Onu, kolunun altında evrak çantası ile gelirken gördüm.
Translate from Turkish to English

Tom bir spor çantası ve bir gitar çantası taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom bir spor çantası ve bir gitar çantası taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom deri bir evrak çantası taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Eri'nin çantası ağır gözükmesine rağmen, aslında oldukça hafiftir.
Translate from Turkish to English

Tom mutfağa yürüdü, bir yiyecek çantası taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un çantası ağır hasar gördü.
Translate from Turkish to English

"Mary'yi hiç el çantası olmadan gördün mü?" "Mary mi? Hayır, hiç."
Translate from Turkish to English

Bir çetenin saldırısına uğradı. Dövüldü ve çantası çalındı.
Translate from Turkish to English

Tom'un sırt çantası kapının yanında.
Translate from Turkish to English

Tom omuzunda bir spor çantası taşıyor.
Translate from Turkish to English

Senin için ne çeşit bir evrak çantası almamı istersin?
Translate from Turkish to English

Bu kimin golf çantası?
Translate from Turkish to English

Bu sırt çantası çok paraya mal oldu.
Translate from Turkish to English

Yarın bir sırt çantası alacağım.
Translate from Turkish to English

Almayı yeniden düşünmek isteyebileceğin şey yeni bir evrak çantası.
Translate from Turkish to English

Bu Gina'nın çantası.
Translate from Turkish to English

Tom'un sırt çantası orada.
Translate from Turkish to English

Bu mavi sırt çantası ağır.
Translate from Turkish to English

Tom bir market çantası taşıyarak içeri girdi.
Translate from Turkish to English

O, Tom'un beslenme çantası mı?
Translate from Turkish to English

O el çantası benim.
Translate from Turkish to English

Dün gece eve giderken kız kardeşimin çantası çalındı.
Translate from Turkish to English

Çin'den aldığın el çantası ucuz gözüküyor.
Translate from Turkish to English

Bu kadının iki tane çantası var.
Translate from Turkish to English

Tom evrak çantası ile kaçtı.
Translate from Turkish to English

Tom bir sırt çantası taşıyor.
Translate from Turkish to English

Kalem çantası masanın üzerinde.
Translate from Turkish to English

Kalem çantası masanın üstünde.
Translate from Turkish to English

Çin'den aldığınız el çantası ucuz görünüyor.
Translate from Turkish to English

Çin'den aldığın el çantası ucuz görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu kimin beslenme çantası?
Translate from Turkish to English

O siyah evrak çantası senin mi?
Translate from Turkish to English

İşte, onun çantası.
Translate from Turkish to English

Tom çalışmak için bir evrak çantası taşıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir takım elbise giyiyordu ve bir evrak çantası taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Bu sırt çantası mavimsidir.
Translate from Turkish to English

O kadının iki tane çantası var.
Translate from Turkish to English

Tom bir evrak çantası taşıyor.
Translate from Turkish to English

Dedemin II.Dünya savaşından kalan eski ilk yardım çantası tavan arasında.
Translate from Turkish to English

Ben yeni bir el çantası aldım.
Translate from Turkish to English

Tom iki tane bilet ve bir tane patlamış mısır çantası aldı.
Translate from Turkish to English

Mary, Hong Kong'da sahte bir Louis Vuitton el çantası satın aldı.
Translate from Turkish to English

Sırt çantası nedir?
Translate from Turkish to English

Onun çantası ayakkabılarıyla aynı renktedir.
Translate from Turkish to English

O evrak çantası birçok kitap alır mı?
Translate from Turkish to English

Onun çantası var.
Translate from Turkish to English

Tom bir evrak çantası taşıyarak odaya girdi.
Translate from Turkish to English

Bu, Tom'un çantası.
Translate from Turkish to English

Deri bir evrak çantası arıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom ağır bir sırt çantası taşıyordu.
Translate from Turkish to English

O bir el çantası satın aldı ama ertesi gün onu kaybetti.
Translate from Turkish to English

O takım çantası benimkine çok benziyor.
Translate from Turkish to English

Çantası annesininkinin tasarımıyla aynı.
Translate from Turkish to English

Sırtında bir sırt çantası olan orta yaşlı bir kadın oturacak bir yer arıyor gibi görünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un çantası kapının yanında.
Translate from Turkish to English

Bu Tom'un çantası değil.
Translate from Turkish to English

Ordu fazlası mağazasında bir sırt çantası aldım.
Translate from Turkish to English

Tom siyah bir spor çantası taşıyarak sokaktan aşağıya doğru yürüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un çantası orada.
Translate from Turkish to English

Bugün yeni bir okul çantası satın aldım.
Translate from Turkish to English

Bugün yeni bir okul çantası aldım.
Translate from Turkish to English

Tom'un sırtında bir çantası vardı.
Translate from Turkish to English

Bu, öğretmenimin çantası.
Translate from Turkish to English

Onun çantası kalın kitaplarla dolu olduğu için çok ağrıdı.
Translate from Turkish to English

Onun çantası çok ağırdı.
Translate from Turkish to English

Tom bir alet çantası almak istediğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un para ile dolu bir çantası var.
Translate from Turkish to English

Sami bir spor çantası taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Sami'nin çantası polis tarafından ele geçirildi.
Translate from Turkish to English

Bu, Tom'un çantası mı?
Translate from Turkish to English

O evrak çantası Tom'un mu yoksa senin mi?
Translate from Turkish to English

Tom'un bir sırt çantası ve bir küçük valizi var.
Translate from Turkish to English

Bu Tom'un evrak çantası.
Translate from Turkish to English

Tom'un çantası çok hafifti.
Translate from Turkish to English

Tom bir evrak çantası taşımıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom bir evrak çantası taşımıyor.
Translate from Turkish to English