Burası benim ilk günlerimi yaşadığım evdir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım ev çok büyük değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece hiçbir şey istemeyeceksin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece size yardımcı olacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece, hiçbir şey için istemeyeceksin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece onu asla unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece nezaketini asla unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben yaşadığım sürece, nezaketini asla unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece, bir şey istemeyeceksin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım kadar çalışacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu yaşadığım evdir.
Translate from Türkçe to Türkçe

İyiliğini yaşadığım sürece unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

İşe bazen yürüyerek bazen de bisikletle gidiyorum zira yaşadığım yer işime çok yakın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece sana destek olacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece onu bir daha görmeyeceğim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugün şimdiye kadar yaşadığım en soğuk gündür.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece seni asla unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece onu tekrar hiç görmeyeceğim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu, gençken yaşadığım evdir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Müslüman değilim. Oruç tutmamalıyım. Ama aynı apartmanda yaşadığım sürece geleneği dikkate almak önemlidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yer senin sağlığın için çok yararlı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yerin bahçe düzenlemesindeki insanları sen mi ayarladın?
Translate from Türkçe to Türkçe

Her zaman yaşadığım olaylarda bit yeniğini aramayı unutmam.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yer hepimizin toprağı, beni her zaman ziyaret edebilirsiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım topraklara saygım var ve çalışıp katkı sağlamak istiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yerlerdeki böceklerin hepsini yakalayın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim yaşadığım toprakları sevmediğimi, dünya'yı sevmediğimi hanginiz söyleyebilir?
Translate from Türkçe to Türkçe

Eğer ki yaşadığım kazanın seninle bir ilgisi varsa seni affedemem.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım ev eski.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yeri seviyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece seni unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kyoto'da yaşadığım zamanlarda,müzeyi sıklıkla ziyaret ederim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yerden çok uzakta olmayan bir yüzme havuzu var.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bütün yaşadığım olayları anlatman gerekecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bana gerçeği ve yaşadığım olayları anlatmadıkça inatçı bir aptal olarak kalacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu hikâye bana çok uzun zaman önce yaşadığım bir tecrübeyi hatırlatıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Deniz kıyısında yaşadığım için sık sık plaja giderim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece bu toplantıyı zevkle anacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom şimdi yaşadığım aynı apartman dairesinde yaşardı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom benim yaşadığım aynı katta yaşıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu gençken yaşadığım ev.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu gençken yaşadığım mahalleydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu gençken içinde yaşadığım mahalle.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım süre bunu asla unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece sana yardım edeceğim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece seni hatırlayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tokyo'da yaşadığım için o şehri oldukça iyi biliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım kasaba oldukça küçük.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dün yaşadığım deneyimi asla unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece bugünü unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Londra, yaşadığım yer, sisiyle ünlüydü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım eski evime ne oldu?
Translate from Türkçe to Türkçe

Burası yaşadığım yer.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim yaşadığım kadar uzun süre Boston'da yaşamadın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece komünizme asla ulaşılmayacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım bazı sorunlarla ilgili bana biraz yardım eder misin?
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım şehir çok küçük.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım şehir oldukça küçük.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım ev ailemin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım apartman binasında evcil hayvanlara izin verilmez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu yaşadığım yerdir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom içinde yaşadığım yapıya sahip.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kanada'ya yakın yaşadığım için, Kanada'da konuşulan Fransızca türünü öğrenmeyi tercih ediyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sadece yaşadığım yerden bir blok ötede Boston'da tam burada yaşadığına inanamıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz kesinlikle bir sürü sosisli sandviç yedik. Yaşadığım sürece asla bir tane daha sosisli sandviç görmek istemiyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom yaşadığım binanın sahibidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Okula yakın yaşadığım için öğle yemeği için eve gelirim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yerdeki kirliliğin daha az olmasını çok isterdim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yerde bütün gece boyunca trafik gürültüsü duyabiliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim yaşadığım ayı sorunları yaşayacağınızı sanmıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece o bayramı unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çocukken yaşadığım ev burası.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu şimdiye kadar yaşadığım en iyi gecelerden biriydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yerde Ocak ayında kar yağar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Belki yaşadığım bir sorunda bana yardım edebilirsin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kasabada yaşadığım için orada bir yabancı değilim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım köy çok küçük.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece seni asla affetmeyeceğim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Diş ağrısı, yaşadığım en kötü acılardan biridir.
Translate from Türkçe to Türkçe

1982 yılında bugün hala yaşadığım Atina'da doğdum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu, küçükken yaşadığım evdir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kelimeler yaşadığım korkuyu tarif edemez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım yer burası.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece başka bir hatmi görmezsem mutlu ölürüm.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ne yaşadığım hakkında hiçbirinizin bir fikri yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yıllar içinde yaşadığım en güzel Noel budur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu şimdiye kadar yaşadığım en güzel Noel'lerden biridir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım tek şey bu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu şimdiye kadar yaşadığım en kötü iş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım sürece kimseye bundan bahsetme.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım kasaba çok sessiz ve bir köye benziyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

İçinde yaşadığım daire çok büyük değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

İçinde yaşadığım daire çok geniş değil.
Translate from Türkçe to Türkçe

Boston'da yaşadığım zaman bir bankada çalışıyordum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sami yaşadığım yeri biliyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben yaşadığım sürece hiçbir şeyin eksikliğini hissetmeyeceksin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şu an yaşadığım evden Fuji dağını görebiliyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bugünü yaşadığım müddetçe unutmayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşadığım apartmanda hayvan beslemek yasak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Burası benim yaşadığım yer.
Translate from Türkçe to Türkçe

İbrahim, evindeki en yaşlı ve her şeyden sorumlu uşağına, "Elini uyluğumun altına koy" dedi, "Yerin göğün Tanrısı Rabbin adıyla ant içmeni istiyorum. Aralarında yaşadığım Kenanlılardan oğluma kız almayacaksın. Oğlum İshaka kız almak için benim ülkeme, akrabalarımın yanına gideceksin."
Translate from Türkçe to Türkçe