Anlaşma Texas'ı bağımsız hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Modern finans giderek karmaşık ve sofistike hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dünya kültürleri oldukça benzer hale gelmektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Modern bilim birçok olanaksızlıkları olanaklı hale dönüştürmüştür.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fırtına geminin limandan ayrılmasını imkansız hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir bilgisayarın nasıl kullanılacağını bilmemiz bizim için önemli hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

O meseleleri daha karmaşık hale getirecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun sağlığı giderek daha iyi hale gelmektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Japonya Asya'da daha güçlü hale geliyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yorum eklemek şifreyi okumayı daha kolay hale getirir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom etkisiz hale getirmeye çalıştığı bomba patladığında anında öldü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Volkan tekrar aktif hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary Charles'a çok düşkün hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hayatı yaşamaya değer hale getir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tayland'da ülkenin bazı kısımları pirinç yetiştirmek için şimdiden aşırı kuru hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Neredeyse her şey daha iyi hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fakat medeniyetler daha karmaşık hale gelirken, daha iyi iletişim metotları gerekliydi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary'yi seviyor fakat Mary John'u seviyor. İşleri daha ilginç hale getiren, John Alice'i seviyor fakat Alice Tom'u seviyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sonunda, hastalıktan dolayı yürüyemez hale geldi ve gezinmek için motorlu tekerlekli sandalye kullanmak zorunda kaldı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bomba, patlamadan birkaç dakika önce etkisiz hale getirildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Daha fazla yüzemeyecek hale gelene kadar yüzdü.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çıplak yoga gittikçe daha popüler hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Elektrikli otomobiller gittikçe daha popüler hale gelmektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şarkıcı popüler hale gelecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir bombanın nasıl etkisiz hale getirildiğini biliyor musunuz?
Translate from Türkçe to Türkçe

10 lira senin için değersiz bir paraysa, onu yardım için kullanarak çok değerli hale getirebilirsin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Şehir hayatı her geçen gün daha bir çekilmez hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom genellikle gergin durumları etkisiz hale getirmek için mizah kullanır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çok ama çok korkmuş bir hale geliyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Telefonun icadı, uzak mesafelerdeki insanlarla haberleşmeyi mümkün hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bodrumumuzu ses geçirmez hale getirdik ve onu bir kayıt stüdyosu olarak kullanıyoruz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Matematik aşk gibidir - basit bir fikir fakat o içinden çıkılmaz hale getirilebilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir bombayı etkisiz hale getirmenin en güvenli yolu nedir?
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu, işimizi çok daha kolay hale getirecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu, konuyu içinden çıkılmaz hale getiriyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar bombayı başarılı bir biçimde etkisiz hale getirdiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom'un uyumada problemi olduğunda, o kakımları saymaya başlar.O, onu çabucak sakin bir hale getirir. Ve o kakımları elliye kadar sayabilmeden önce derin uykuya dalar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu, işleri açık hale getiriyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Alkali asitleri nötr hale getirir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Eski ev terk edildikten yıllar sonra harap bir hale gelmiş.
Translate from Türkçe to Türkçe

Cümlelerinizi silmek yerine, daha güzel hale getirmeye ne dersiniz?
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çekilmez hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Öğretmenler daha önemli hale geliyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu köprünün kullanıma hazır hale gelmesi yıllar sürebilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

O bir hesabı aktif hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

BMW'mi kullanılmaz hale getirdin!
Translate from Türkçe to Türkçe

O, hesabı etkin hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Birazcık İspanyolca bilgisi, Meksika yolculuğunu keyifli hale getirmeye çok faydası olacak.
Translate from Türkçe to Türkçe

Burs onun eğitimine devam etmesini mümkün hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom bomba patladığında onu etkisiz hale getirmeye çalışıyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu uygun hale getirmek için tablonun yüksekliğini değiştirmek zorunda kalacaksın.
Translate from Türkçe to Türkçe

Alüminyum altından daha pahalı hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom imkansızı mümkün hale getirmeye çalışıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kimya çalışmayı eğlenceli hale getirebilirsiniz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu işe yaramaz hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bomba etkisiz hale getirilemezdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hükümet ülkemizi temiz ve yeşil hale getirmek için çaba sarf etmiştir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun giysileri onun için çok küçük hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Para kaybı onun yurt dışına gitmesini imkansız hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom teli kesti ve bombayı etkisiz hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Polis, Tom'u etkisiz hale getirdi ve onu kelepçeledi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Okyanus daha fazla asidik hale gelmektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Okyanus çok CO2 emdiği zaman, su daha asidik hale gelir.
Translate from Türkçe to Türkçe

AB'nin birliği giderek daha sarsıntılı hale gelmektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu, durumu daha kötü hale getirir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Düşük hava basıncı insanların nefes almasını ve yeterli oksijen almasını daha zor hale getirir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bir sözlük sözcükleri anlaşılır hale getirir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bomba, bomba ekibi tarafından etkisiz hale getirildi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Araştırmamız bu tür sonuçların bu yaş grubunda daha yaygın hale gelmekte olduğunu göstermektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yetişkin boyama kitapları son zamanlarda popüler hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Organların satışı yasal hale getirilirse potansiyel sağlık sorunları ortaya çıkabilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun uzun burnu en az iki inç daha uzun hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Vücut yanarak tanınmaz hale gelmiş.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanların duygusal yaşamları gittikçe daha istikrarsız hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Soruyu yazılı hale getirin.
Translate from Türkçe to Türkçe

Durum kaotik hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yeni patron şirketi daha iyi bir hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Neden onu resmi hale getirmiyorsun?
Translate from Türkçe to Türkçe

Evdeki durum her geçen gün daha dayanılmaz hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her şey daha pahalı hale geliyor. Sadece mazeretler daha ucuz hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Her şey daha pahalı hale geliyor. Sadece mazeretler daha ucuz hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dikkate değer düzeltmeler için çok teşekkürler! Hatalarım benim için net hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Rakunlar duygusal hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bu kadar basit bir şey nasıl bu kadar karmaşık hale gelebilir?
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl o korkunç davranışa bağımlı hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Daha popüler hale geliyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom gittikçe daha sinirli hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom akşam yemeğinden sonra uykulu hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl, İslam ile ilgili hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Leyla karşı konulmaz hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl o kadar dengesiz hale geldi ki karısı onu terk etmeye karar verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl ve Leyla birbirlerine bağımlı hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary birbirlerine bağımlı hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom ve Mary birbirlerine muhtaç hale geldiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Üç yılın sonunda akıcı hale geldim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sami'nin ailesi onun hayatını karmaşık hale getirdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sami, Leyla'ya karşı takıntılı hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Fadıl'ın davranışı daha kontrollü ve dengesiz hale geliyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çok hiddetli hale geldi.
Translate from Türkçe to Türkçe

İnsanlar genellikle yaşlanırken daha az sağlıklı hale gelirler.
Translate from Türkçe to Türkçe