çalışmaya kelimesini Türkçe bir cümlede nasıl kullanacağınızı öğrenin. 100'den fazla özenle seçilmiş örnek.
Safari ve diğer macOS uygulamalarında tek tıklamayla çeviri yapın.
Safari, Mail, PDF'ler ve diğer uygulamalarda tek tıklamayla çeviri yapın.
Tüm web siteleri ve Netflix altyazıları için çift tıklama çevirisi.
Ücretsiz edinBilgisayarınızdaki Chrome'a (veya başka bir tarayıcıya) yükleyin ve interneti sanki yabancı dil yokmuş gibi okuyun.
Ücretsiz edin
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemeliyim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Geçen yıl o şirket için çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Övgü öğrencileri çok çalışmaya teşvik eder.
Translate from Türkçe to Türkçe
Her şahsın çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma şartlarına ve işsizlikten korunmaya hakkı vardır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Hiçbir bilgisayar yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, istekle çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Biz yakında çalışmaya başlayacağız.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sözleşmeyi imzalayarak, beş yıl daha kendimi orada çalışmaya adadım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Jim başarısını sıkı çalışmaya bağlıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, gönüllü olarak çalışmaya karar verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
İngilizce çalışmaya ne zaman başladınız?
Translate from Türkçe to Türkçe
O,her zaman çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Japonca çalışmaya başlayalı kırk yıl oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Geçen yıl bu şirket için çalışmaya başladım.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, bu bahar golf çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sizi bizim şirketimiz için çalışmaya ne karar verdirdi?
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom Boston'da çalışmaya devam edip etmeyeceği konusunda karar vermeliydi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom otuzuna kadar Fransızca çalışmaya başlamadı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom günde üç saat Fransızca çalışmaya karar verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom'u Fransızca çalışmaya ikna etmeye çalışmak için daha fazla zaman harcamak istemedim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom üç yıl daha Fransızca çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom planör uçuşu çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Fakir Japon göçmenler düşük ücretle çalışmaya istekliydiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, hastalığına rağmen çalışmaya gitti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom okulu bırakmaya ve tamgün çalışmaya karar verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom hâlâ lisede iken evsizler barınağında bir gönüllü olarak çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom Mary ile çalışmaya başladığından beri üç yıl oldu.
Translate from Türkçe to Türkçe
Üniversiteyi bitirdiğimde, derhal çalışmaya başladım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Eğitimin zorunlu karakteri çocukların içinde öğrenme arzusu geliştirmek için çeşitli şekillerde çalışmaya adanmış işlerin çokluğunda nadiren analiz edilir.
Translate from Türkçe to Türkçe
O ciddi olarak çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Yeni ofisinde çalışmaya alışması Tom'un birkaç haftasını aldı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bob, çok çalışmaya alışkın.
Translate from Türkçe to Türkçe
Öğretmenin söylediği Mary'yi daha çok çalışmaya teşvik etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom hâlâ ortaokulda iken karate çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom daha çok çalışmaya karar verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom iyi hissediyordu, ama her halükarda çalışmaya gitti.
Translate from Türkçe to Türkçe
O çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
O çalışmaya hazırdır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ben çalışmaya devam ettim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Şimdi çalışmaya başlayalım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Her gün saat sekizde evden ayrılıyorum ve saat dokuzda çalışmaya başlıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
O daha çok çalışmaya karar verdi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Her gün çalışmaya karar verdim.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, bütün gün çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
İngilizce çalışmaya başladın mı?
Translate from Türkçe to Türkçe
Çok çalışmaya alışkınım.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, hayatını fakirlerin arasında çalışmaya adadı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar derhal çalışmaya başladılar.
Translate from Türkçe to Türkçe
Saat 10:00'a kadar çalışmaya devam etmeyi planlıyor musun?
Translate from Türkçe to Türkçe
10:00'a kadar çalışmaya devam edecek misin?
Translate from Türkçe to Türkçe
Ben bütün gece çalışmaya alışkınım.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, çok çalışmaya alışkındır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Çalışmaya devam edemeyecek kadar yorgundum.
Translate from Türkçe to Türkçe
O yorgundu fakat çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, çalışmaya devam edemeyecek kadar çok yorgundu.
Translate from Türkçe to Türkçe
O, yorgun olmasına rağmen çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sanırım ev ödevimle ilgili çalışmaya başlamak zorundayım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onunla çalışmaya dayanamam.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ben uzaktayken çalışmaya devam et.
Translate from Türkçe to Türkçe
Annesi çalışmaya devam edecek.
Translate from Türkçe to Türkçe
Çalışmaya çok zaman ayırdı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Başkaları için çalışmaya istekliydi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom Mary ile çalışmaya alışkındı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Pazar günleri çalışmaya karşıyız.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bir Temmuz'da çalışmaya başlayacağım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bütün sabah çalışmaya devam ettim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Yorgundu ama çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom dışarıda çalışmaya alışıktır.
Translate from Türkçe to Türkçe
Daha çok çalışmaya karar verdim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom pazar hariç her gün çalışmaya gider.
Translate from Türkçe to Türkçe
Başarısını çok çalışmaya bağladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Başarısını çok çalışmaya bağlar.
Translate from Türkçe to Türkçe
TV'yi kapattı ve ders çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar geçen yıl İngilizce çalışmaya başladı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Babam her gün sekizde çalışmaya gider.
Translate from Türkçe to Türkçe
Kütüphanede birlikte çalışmaya ne dersin?
Translate from Türkçe to Türkçe
Alman kültürü çalışmaya ilgi duyuyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Kendini gönüllü çalışmaya adadı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Yaşadığımız sürece çalışmaya devam etmeliyiz.
Translate from Türkçe to Türkçe
Burada olmadığım zaman bile lütfen çalışmaya devam et.
Translate from Türkçe to Türkçe
Piyano çalışmaya çok fazla zaman harcıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe
Hepimiz gece geç saatlere kadar çalışmaya alışığız.
Translate from Türkçe to Türkçe
Yalnız çalışmayı grup içinde çalışmaya tercih ediyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Kanji çalışmaya karar verdim.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bu araba ötekinden daha iyi bir çalışmaya sahip.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ne zaman çalışmaya gittin?
Translate from Türkçe to Türkçe
Kimse Tom'u çalışmaya teşvik etmedi.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom'u bugün çalışmaya gitmekten alıkoyamazsın.
Translate from Türkçe to Türkçe
Burada çalışmaya başladığından beri Tom'la sadece iki kez konuştum.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom'u onunla ilgili çalışmaya götürdüm.
Translate from Türkçe to Türkçe
Fransızca çalışmaya başladın mı?
Translate from Türkçe to Türkçe
Çalışmaya gitsem iyi olur.
Translate from Türkçe to Türkçe
Çalışmaya devam et.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sadece çalışmaya devam.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bob sıkı çalışmaya alıştı.
Translate from Türkçe to Türkçe
Bu adamlar sıkı çalışmaya alışkın.
Translate from Türkçe to Türkçe
Onlar çalışmaya devam ettiler.
Translate from Türkçe to Türkçe
Sıkı çalışmaya hazırım.
Translate from Türkçe to Türkçe
Tom çalışmaya devam etti.
Translate from Türkçe to Türkçe
Ayrıca şu kelimelere de göz atın: ödev, verir, Teşekkür, ederim, ederiz, teşekkürler, yöntemlerini, uygular, patronunu, dinlememe.