Her şahıs, doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler vasıtasıyla, memleketin kamu işleri yönetimine katılmak hakkını haizdir.
Translate from Türkisch to Deutsch

New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar son zamanlarda başlamıştır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Fiziksel değişiklikler doğrudan yaşlanmayla ilgilidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Toplantıdan sonra o doğrudan masasına doğru yöneldi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Jane doğrudan A alacaktır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden doğrudan ona söylemiyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

O sizinle doğrudan temas kuracak.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'la doğrudan temas kurulabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden onun hakkında onunla doğrudan konuşmuyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Lafı dolandırmak yerine, Jones doğrudan konuya girdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan ona sordum.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, doğrudan bana bildirecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, doğrudan onun gözüne baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan gözlerime baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir bisiklet yolu doğrudan doğruya evimin önünden geçer.
Translate from Türkisch to Deutsch

Genellikle doğrudan ilişkili değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tokyo'dan Londra'ya doğrudan bir uçuş var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bilgiyi doğrudan ondan aldım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan eve geliyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan eve geleceğini düşündüm.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un kötü haberleri doğrudan Mary'den duymaya ihtiyacı var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kabul için başvurunuzu doğrudan okul idaresine gönderin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kirli elbiselerini çıkardı ve onları doğrudan çamaşır makinesine koydu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom doğrudan Mary'nin gözlerine baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom doğrudan şarap şişesinden içti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom doğrudan tenekeden içti.
Translate from Türkisch to Deutsch

Narita Ekspresi yaklaşık 90 dakikada seni doğrudan Tokyo İstasyonuna götürecek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom doğrudan çanaktan güveç yedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu cümleler doğrudan doğruya bağlantılı değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Güneşin ya da ölümün yüzüne doğrudan bakamazsınız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Buradan Bologna'ya doğrudan uçuş yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kaliningrad'dan Mardin'e doğrudan bir uçuş koymak gerek!
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'la doğrudan konuşuyor olmalıyız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tablolar, doğrudan güneş ışığına maruz bırakılmamalıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kimyasal maddeyi doğrudan güneş ışığına maruz bırakma.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sidney ve Boston arasında doğrudan uçuş var mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

O, üniversiteyi terk ettikten sonra doğrudan evlendi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom soruya doğrudan cevap vermedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan eve gelme yerine uzun bir yol yürüdüm ve postanenin yanında durdum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çıplak gözle güneşe doğrudan doğruya bakmamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çıplak gözle ya da dürbün ya da teleskop gibi herhangi bir aletle doğrudan doğruya güneşe bakmamalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Uluslararası Sun-Earth Explorer 3 uzay gemisi kuyruklu yıldız Giacobini-Zinner'in kuyruğu boyunca uçarken 11 Eylül 1985'te ilk doğrudan kuyruklu yıldız ölçümleri yaptı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onunla doğrudan konuşabilir miyiz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Kraliçe Elizabeth'in herhangi bir doğrudan varisi yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kriz ülkemizi doğrudan etkiledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom doğrudan Mary'ye bakıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu doğrudan onu ilgilendiriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer bir şikayetiniz varsa neden doğrudan Tom'a söylemiyorsunuz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Bizim bilgiye doğrudan erişim hakkımız var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan doğruya Tom'la konuşabilir miyiz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Mary'nin Tom'la doğrudan doğruya yüzleşecek yeterince cesareti yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu, Showa tiyatrosundan bir doğrudan yayın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Öğleden sonra güneşi doğrudan odama gelir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kırımtatar ve Azerbaycan Türkçesi cümlelerime güvenmeyenler, ana dilindeki sitelerden doğrudan alıntı yapmama izin vermedikleri için hep kendi içlerini şüpheyle yiyecekler.
Translate from Türkisch to Deutsch

Karanlık madde doğrudan görülemez.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan doğruya Tom'a bakma.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan doğruya onun gözlerine baktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan doğruya onun gözlerine baktı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan Tom'la konuşuyor olmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan doğruya bana kovulduğumu söyledi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Aman Tanrım! Doğrudan bize geliyor!
Translate from Türkisch to Deutsch

Küresel ısınmanın karbondioksit emisyonu ile doğrudan ilgili olduğu söyleniyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan bana geliyor!
Translate from Türkisch to Deutsch

Sen mesajın doğrudan doğruya Tom'dan geldiğini söyledin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu doğrudan doğruya Tom'u ilgilendiriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan Tom'la temasa geçin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen doğrudan güneş ışığından uzakta, serin ve kuru bir yerde saklayın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan konuya girelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar doğrudan devlet başkanına sorular sorarlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Biz doğrudan fırtınanın yolu üzerindeydik.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sanırım sen doğrudan Tom'la konuşman gerek.
Translate from Türkisch to Deutsch

Senin doğrudan Tom'la konuşman gerektiğini düşünüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan Tom'la konuşmalısın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Konsol veya aksesuarları yüksek sıcaklık, yüksek nem ya da doğrudan güneş ışığına maruz bırakmayın. (5 °C ile 35 °C veya 41°F ile 95°F aralığında sıcaklığa sahip bir ortamda kullanın)
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan bir ilişki var mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Indüksiyon ocakları doğrudan tencere ve tavalar ısıtmak için mıknatıslar kullanır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Teorik bir bakış açısından, Peterson'un tartışması bizim tartışmayla doğrudan alakalıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben doğrudan komşumdan duydum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan doğruya onlara bakma.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan doğruya ona bakma.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu doğrudan doğruya seni ilgilendiriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu doğrudan doğruya onları ilgilendiriyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

İfademin biraz doğrudan olduğunu itiraf ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan pazarlama insanların evden alışveriş yapmasını sağlayan bir yoldur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan arayabilir miyim?
Translate from Türkisch to Deutsch

Sen Tom'la doğrudan irtibat kuramazsın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben doğrudan doğruya onun gözlerinin içine baktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan onun gözlerine baktım.
Translate from Türkisch to Deutsch

Vergiler doğrudan vergiler ve dolaylı olanlardan oluşmaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sana doğrudan bir emir verdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben ona doğrudan sorabilirdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ona doğrudan bakmayın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'a doğrudan sormalısınız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ancak, Japonca sürümün doğrudan çevirisidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

O doğrudan ve kasıtlı bir yalandır.
Translate from Türkisch to Deutsch

Doğrudan havaalanına git. Yoksa geç kalacaksın.
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden doğrudan ona sormuyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden ona doğrudan sormuyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Neden doğrudan Tom'a sormuyorsun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Votka içmek için yeni moda tarzı onu doğrudan göz yuvasına dökmektir. Ancak, böyle yapmak ciddi olarak görüşünüze zarar verebilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom doğrudan Mary'nin evine gitti.
Translate from Türkisch to Deutsch