Beklemekten başka çare yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onların başka şarapları yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Odada eski bir sandalyeden başka bir şey yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bütün gün oynamaktan başka bir şey yapmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu başka bir şekilde söyle.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir şiiri başka bir dile çevirmek zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Meseleyi ona bırakmaktan başka çaremiz yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu bir şakadan başka bir şey değildi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kız ağlamaktan başka bir şey yapmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kız ağlamaktan başka bir şey yapmıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Başka sorun var mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Başka sorunuz var mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Şakadan başka bir şey değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

On dakikalık bir başka yürüyüş bizi kıyıya getirdi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Allah'tan başka bir ilâh yoktur ve Muhammed, Allah'ın elçisidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun başka bir oğlu var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana başka bir kamera göster.
Translate from Türkisch to Deutsch

Çin'de başka bir arkadaşım var.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, kendisinden başka hiçbir şey düşünmüyor.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir yabancı omzuma arkadan dokundu. Beni başka birisiyle karıştırmış olmalı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir gün başka bir Esperantist ile gerçekten tanışmak istiyorum...
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir gün gerçekten başka bir Esperantist ile tanışmak istiyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yemek yemek isteyen başka birisi var mı?
Translate from Türkisch to Deutsch

Valiz kirli çamaşırlardan başka bir şey içermiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

John'dan başka hiç kimse onu duymadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Dünyada bize iyi ders vermesinden başka hiçbir şey yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Yoksulluktan dolayı okulu bırakmaktan başka seçimi yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Peki başka ne var?
Translate from Türkisch to Deutsch

Başka seçeneğim yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir süre bana bakmaktan başka bir şey yapmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bize ve başka herkese bu günü hatırlatmak için, bizimle birlikte herkese bir ağaç dikmesini rica ediyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Lütfen bana başka bir örnek gösterin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Başka hiç kimse yaralanmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu başka bir olay.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tartışmamız gereken başka bir sorun var.
Translate from Türkisch to Deutsch

Belki bu dünya başka bir gezegenin cehennemidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun dışında başka hiç kimse partiye gelmedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben yanlışlıkla başka birinin odasına girdim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu dünyada değişkenlikten başka sürekli bir şey yoktur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Özür dilemekten başka yapacak bir şey yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben başka bir şey yapamam.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu bir yalandan başka bir şey değil.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu görevi başka bir kişiye vermelisin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Nasıl çevireceğini bilmediğin cümleler ekleyebilirsin. Belki başka biri çevirir!
Translate from Türkisch to Deutsch

Fakir bir köylüden başka bir şey değilim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, başka bir soğuk algınlığına yakalanmak istemediğinden dolayı odadan ayrılmayacak.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, başka bir şekilde eve gitmiş olabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bana başka bir sıcak havlu getirir misin?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom hataları için her zaman başka birini suçlamaya çalışır.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, bir çocuktan başka bir şey değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annemin elmas yüzüğünü satmaktan başka seçeneği yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annem ağlamaktan başka hiçbir şey yapmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun için beklemekten başka yapacak bir şey yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim senden başka gerçek arkadaşım yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim senden başka arkadaşım yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onlar şikâyet etmekten başka bir şey yapmıyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

New York'a geri dönmek için kırmızı-göz uçuşu yapmaktan başka seçeneğim yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bütün gün televizyon izlemekten başka bir şey yapmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Başka gecikmelerden kaçınmalıyız.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bir grup insanın bizimle birlikte su kayağına gideceğini düşünmüştüm. Fakat kesinlikle başka hiç kimse gelmedi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Konuyu ona bırakmaktan başka seçeneğimiz yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Cenazeyi ona teslim etmekten başka yapabileceğimiz bir şey yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Beklemekten başka yapabileceğim bir şey yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Başka bir deyişle, sağduyudan şüphe etmelisin.
Translate from Türkisch to Deutsch

Hayat siz başka planlar yapmakla meşgulken başınıza gelen şeydir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Annesinin ölümünü duyduğunda ağlamaktan başka bir şey yapmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O güzel kuş her gün ötmekten başka bir şey yapmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kapıyı açtığında TV dan başka açık bir şeyi yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu şartlar altında teslim olmaktan başka seçeneğimiz yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Japonya'da başka hiçbir şehir Tokyo kadar büyük değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bu insanlar masum olmaktan başka bir şey değiller.
Translate from Türkisch to Deutsch

Haberi duyduğumda hayal kırıklığından başka bir şey hissedemedim.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, ağlamaktan başka bir şey yapmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Adam üç gündür bir şey yememişti, yiyecekten başka bir şey düşünemiyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sadece başka biri kötü bir şey yaptığı için kötü bir şey yapmanız hak değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

İyi sağlık başka herhangi bir şeyden daha değerlidir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom bütün gün TV izlemekten başka hiçbir şey yapmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom Pazar günleri kitap okumaktan başka hiçbir şey yapmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom kavgaya karışmak istemiyordu, fakat başka seçeneği yoktu.
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom o güne kadar başka bir ülkede yaşamak için bir şansı olacağını düşünmüyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch

İnekler bu ülkede başka bir hayvandan daha faydalıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch

İş yerindeki adamların karının seni başka bir kadın için terk ettiğini duyuncaya kadar bekle.
Translate from Türkisch to Deutsch

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Eğer yanımda olsan başka bir şeye ihtiyacım olmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch

Sonuçta, insanlar kendilerine bu şekilde ödeme yapılmasına öyle alışmışlar ki başka türlüsünden rahatsız oluyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch

Konuya başka bir yaklaşım deneyelim.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bilimsel buluşların çoğu bilinenin keşfinden başka bir şey değildir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Söyleyecek başka bir şeyin yoksa bana "Merhaba, nasılsın?" demenin hiçbir faydası yok.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benden başka hiç kimse onu duymadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benden başka bütün üyelerin onun söylediğine inancı vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch

O, bu şehirdeki herhangi başka birinden daha zengin.
Translate from Türkisch to Deutsch

O bu şehirdeki başka herkesten daha zengindir.
Translate from Türkisch to Deutsch

Bütün gün ağlamaktan başka hiçbir şey yapmadı.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onu mutlu eden başka biri olsa da, o mutlu olduğu sürece, bu iyi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Ben onun başka bir adamla birlikte olma düşüncesine dayanamam.
Translate from Türkisch to Deutsch

Kız arkadaşını başka bir adamla görmesi işkenceydi.
Translate from Türkisch to Deutsch

Başka bir dil konuşabiliyor musun?
Translate from Türkisch to Deutsch

Senden başka hiçbir şey düşünmüyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch

Onun planını kabul etmekten başka seçenek yoktur.
Translate from Türkisch to Deutsch

Benim başka bir bebek için çok yaşlı olduğumu düşünüyor musunuz?
Translate from Türkisch to Deutsch

Tom'un aklında başka bir şey vardı.
Translate from Türkisch to Deutsch