Lernen Sie, wie man çoğunlukla in einem Türkisch Satz verwendet. Über 100 handverlesene Beispiele.
Übersetzen Sie in Safari und anderen macOS-Apps mit einem Klick.
Übersetzen Sie in Safari, Mail, PDFs und anderen Apps mit einem Klick.
Doppelklick-Übersetzung für alle Websites und Netflix-Untertitel.
Kostenlos ausprobierenInstallieren Sie es in Chrome (oder einem anderen Browser) auf Ihrem Computer und lesen Sie das Internet, als gäbe es keine Fremdsprachen.
Kostenlos ausprobieren
Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Pazartesi günleri çoğunlukla okula geç kalır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bütünüyle sipariş edilmiş bir takıma çoğunlukla bir " zincir" denilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, çoğunlukla o tavernaya giderdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Anneler çoğunlukla çocuklarını şımartırlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bayan Jones çoğunlukla telefonda kocasının sekreterine karşı tatsız davranır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben akşam yemeğinden önce çoğunlukla TV izlerim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Japon flütleri çoğunlukla bambu kamışından yapılır, fakat son zamanlarda bazı ağaç olanları ortaya çıkmıştır.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, çoğunlukla tatillerde alışverişe gidecek.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sabah kahvaltısı için çoğunlukla meyve yerim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Zamanın uçtuğunun söylenildiğini çoğunlukla duyarız.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bilgi çoğunlukla yanlıştır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Biz çoğunlukla politika tartışarak bütün gece otururduk.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bebekler çoğunlukla düşerler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Doraemon çoğunlukla gülümser.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hastalar çoğunlukla sadece hastalıklarına boyun eğdikleri için ölürler.
Translate from Türkisch to Deutsch
En iyiler çoğunlukla iyilerin düşmanıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çocuklar çoğunlukla benden para isterler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla olduğu gibi, Tom sınıfa geç kalmıştı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla nehirde balık tutmaya gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla öğretmenle şakalar yapardı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Fransızcayı o kadar kötü konuşuyor ki çoğunlukla yanlış anlaşılıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla bisikletle okula gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla tek başına alışverişe gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla derse gelmez.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom kirli bulaşıkları çoğunlukla lavaboda bırakır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla dönüş sinyalini kullanmayı unutur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom akşam yemeğinden sonra çoğunlukla biraz şarap içer.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla oldukça geç kalır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Profesyonel çevirmenler çoğunlukla sadece tek bir alanda uzmanlaşırlar, örneğin hukuk ve tıp.
Translate from Türkisch to Deutsch
Topun içeride mi yoksa dışarıda mı olduğunu görmek çoğunlukla zordur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Oyunda sadece bir piyon olan kişi çoğunlukla şirkette büyük konuşur.
Translate from Türkisch to Deutsch
O konuşurken çoğunlukla bir konudan diğerine atlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çok iyi pişiremez bu yüzden çoğunlukla dışarıda yer.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla Mary'ye yardım eder.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar çoğunlukla kadındı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yaşlı insanlar değişiklikten çoğunlukla korkuyorlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Kanalizasyon çoğunlukla okyanusu kirletir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Başarı çoğunlukla çabaya bağlıdır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Köpeğim çoğunlukla uyuyor numarası yapıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dikkatsizlik çoğunlukla kazalara neden olur.
Translate from Türkisch to Deutsch
O, çoğunlukla vahşidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Jimmy çoğunlukla bütün gece yatmaz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla kütüphaneye giderdi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla oldukça yorgun hissederim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Klan çoğunlukla siyahları terörize etti.
Translate from Türkisch to Deutsch
Termometreler çoğunlukla sıfırın altına iner.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla birkaç kişi sarhoştu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Pazar günleri çoğunlukla şekerleme yapardım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Papağanlar çoğunlukla insan konuşmasını taklit eder.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla arabayla kütüphaneye gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla daktilosunu kullanmama izin verir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Aşırı hız çoğunlukla kazalara neden olur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Seyirci çoğunlukla iş adamlarıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bebeğe çoğunlukla kız kardeşim bakar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Gençler çoğunlukla tuhaf giysiler giyerler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dikkatsizlik çoğunlukla kazalarla sonuçlanır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Dinleyiciler çoğunlukla öğrencilerden oluşuyordu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Büyük bir çoğunlukla seçimi kazandı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun başarısı çoğunlukla iyi şansa bağlıydı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla Japon siyasetinden bahsettik
Translate from Türkisch to Deutsch
Kazalar çoğunlukla dikkatsizlikten kaynaklanır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom akşam yemeği yerken çoğunlukla TV izler.
Translate from Türkisch to Deutsch
John'u çoğunlukla ikiz erkek kardeşi ile karıştırıyorum.
Translate from Türkisch to Deutsch
Erkek kardeşime çoğunlukla ev ödevinde yardım ederim.
Translate from Türkisch to Deutsch
Babam çoğunlukla ev ödevimde bana yardım eder.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom Mary ile çoğunlukla hafta sonlarında takılır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla kitap okuyarak saatlerce oturur.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla bir şey yapmadan saatlerce otururdu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onun başarısızlığı çoğunlukla dikkatsizliği yüzündendi.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onu büyük bir çoğunlukla belediye başkanı seçtiler.
Translate from Türkisch to Deutsch
Hastalık çoğunlukla çok yemekten kaynaklanır.
Translate from Türkisch to Deutsch
O şirket çoğunlukla ithal mallar işiyle ilgilenir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Başarısızlıklarını çoğunlukla kötü şansa bağlıyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Gemideki yolcular çoğunlukla Japondu.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom okuldan sonra çoğunlukla Mary ile tenis oynar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Onlar birbirleriyle çoğunlukla postayla iletişim kurarlar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Genç çocuklar çoğunlukla bilimden etkilenir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Pazar günleri çoğunlukla onunla tenis oynardım.
Translate from Türkisch to Deutsch
O çoğunlukla doğru.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla başım belada.
Translate from Türkisch to Deutsch
Yolculuğa çıkacağımda, çoğunlukla, yanıma bir dergi alırım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Evrimin bilimsel gerçeği o kadar büyük bir çoğunlukla kuruldu ki onu çürütmek neredeyse imkansızdır.
Translate from Türkisch to Deutsch
Japon şirketindeki yönetim uygulamaları çoğunlukla yabancı şirketlerdeki uygulamalardan farklı.
Translate from Türkisch to Deutsch
Böyle bir kişi karşı cinsinden biriyle karşılaşmaktan kaçınmak için çoğunlukla yolunun bir blok dışına gider.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tokyo'da yaşayan yabancı iş adamları çoğunlukla ithal batı ürünlerinin yüksek fiyatlarından şikâyet etmektedir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla bir şapka takar.
Translate from Türkisch to Deutsch
Bilimin amacı, çoğunlukla söylenildiği gibi, anlamak değil, öngörmektir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla hava hakkında konuşuruz.
Translate from Türkisch to Deutsch
Burada çoğunlukla Fransızcanın konuşulduğunu duyarız.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla yerli bir konuşucu ile Fransızca konuşma şansım yok.
Translate from Türkisch to Deutsch
Tom çoğunlukla ofisten ayrılan son kişidir.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben çoğunlukla her gün dalış yaparım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Senin söylediğin çoğunlukla doğru oluyor.
Translate from Türkisch to Deutsch
Mary çoğunlukla uzun etek giyer.
Translate from Türkisch to Deutsch
Çoğunlukla postanenin yanındaki fırından ekmek alırım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Ben çoğunlukla yarı uykudayım.
Translate from Türkisch to Deutsch
Sehen Sie sich auch die folgenden Wörter an: yenmek, Sırada, elma, Atlas, Okyanusu, Amerika'yı, Avrupa'dan, ayırır, Sıkıldım, Evliyim.