Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Pazartesi günleri çoğunlukla okula geç kalır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Benim kendi deneyimlerinden, hastalık çoğunlukla uykusuzluktan kaynaklanıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bütünüyle sipariş edilmiş bir takıma çoğunlukla bir " zincir" denilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, çoğunlukla o tavernaya giderdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Anneler çoğunlukla çocuklarını şımartırlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bayan Jones çoğunlukla telefonda kocasının sekreterine karşı tatsız davranır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben akşam yemeğinden önce çoğunlukla TV izlerim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Japon flütleri çoğunlukla bambu kamışından yapılır, fakat son zamanlarda bazı ağaç olanları ortaya çıkmıştır.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, çoğunlukla tatillerde alışverişe gidecek.
Translate from Türkçe to Türkçe

Sabah kahvaltısı için çoğunlukla meyve yerim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Zamanın uçtuğunun söylenildiğini çoğunlukla duyarız.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yeni bir çalışma 65'ten daha büyük hastaların hastane kayıtlarının çoğunlukla yanlış olduğunu ortaya atmaktadır, bu durum ciddi tedavi hatalarına yol açabilir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bilgi çoğunlukla yanlıştır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Biz çoğunlukla politika tartışarak bütün gece otururduk.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bebekler çoğunlukla düşerler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Doraemon çoğunlukla gülümser.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalar çoğunlukla sadece hastalıklarına boyun eğdikleri için ölürler.
Translate from Türkçe to Türkçe

En iyiler çoğunlukla iyilerin düşmanıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çocuklar çoğunlukla benden para isterler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla olduğu gibi, Tom sınıfa geç kalmıştı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla nehirde balık tutmaya gider.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla öğretmenle şakalar yapardı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Fransızcayı o kadar kötü konuşuyor ki çoğunlukla yanlış anlaşılıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla bisikletle okula gider.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla tek başına alışverişe gider.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla derse gelmez.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom kirli bulaşıkları çoğunlukla lavaboda bırakır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla dönüş sinyalini kullanmayı unutur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom akşam yemeğinden sonra çoğunlukla biraz şarap içer.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla oldukça geç kalır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Profesyonel çevirmenler çoğunlukla sadece tek bir alanda uzmanlaşırlar, örneğin hukuk ve tıp.
Translate from Türkçe to Türkçe

Topun içeride mi yoksa dışarıda mı olduğunu görmek çoğunlukla zordur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Oyunda sadece bir piyon olan kişi çoğunlukla şirkette büyük konuşur.
Translate from Türkçe to Türkçe

O konuşurken çoğunlukla bir konudan diğerine atlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çok iyi pişiremez bu yüzden çoğunlukla dışarıda yer.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla Mary'ye yardım eder.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar çoğunlukla kadındı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yaşlı insanlar değişiklikten çoğunlukla korkuyorlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Kanalizasyon çoğunlukla okyanusu kirletir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Başarı çoğunlukla çabaya bağlıdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Köpeğim çoğunlukla uyuyor numarası yapıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dikkatsizlik çoğunlukla kazalara neden olur.
Translate from Türkçe to Türkçe

O, çoğunlukla vahşidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Jimmy çoğunlukla bütün gece yatmaz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla kütüphaneye giderdi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla oldukça yorgun hissederim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Klan çoğunlukla siyahları terörize etti.
Translate from Türkçe to Türkçe

Termometreler çoğunlukla sıfırın altına iner.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla birkaç kişi sarhoştu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Pazar günleri çoğunlukla şekerleme yapardım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Papağanlar çoğunlukla insan konuşmasını taklit eder.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla arabayla kütüphaneye gider.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla daktilosunu kullanmama izin verir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Aşırı hız çoğunlukla kazalara neden olur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Seyirci çoğunlukla iş adamlarıydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bebeğe çoğunlukla kız kardeşim bakar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gençler çoğunlukla tuhaf giysiler giyerler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dikkatsizlik çoğunlukla kazalarla sonuçlanır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Dinleyiciler çoğunlukla öğrencilerden oluşuyordu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Büyük bir çoğunlukla seçimi kazandı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun başarısı çoğunlukla iyi şansa bağlıydı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla Japon siyasetinden bahsettik
Translate from Türkçe to Türkçe

Kazalar çoğunlukla dikkatsizlikten kaynaklanır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom akşam yemeği yerken çoğunlukla TV izler.
Translate from Türkçe to Türkçe

John'u çoğunlukla ikiz erkek kardeşi ile karıştırıyorum.
Translate from Türkçe to Türkçe

Erkek kardeşime çoğunlukla ev ödevinde yardım ederim.
Translate from Türkçe to Türkçe

Babam çoğunlukla ev ödevimde bana yardım eder.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom Mary ile çoğunlukla hafta sonlarında takılır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla kitap okuyarak saatlerce oturur.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla bir şey yapmadan saatlerce otururdu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onun başarısızlığı çoğunlukla dikkatsizliği yüzündendi.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onu büyük bir çoğunlukla belediye başkanı seçtiler.
Translate from Türkçe to Türkçe

Hastalık çoğunlukla çok yemekten kaynaklanır.
Translate from Türkçe to Türkçe

O şirket çoğunlukla ithal mallar işiyle ilgilenir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Başarısızlıklarını çoğunlukla kötü şansa bağlıyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Gemideki yolcular çoğunlukla Japondu.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom okuldan sonra çoğunlukla Mary ile tenis oynar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Onlar birbirleriyle çoğunlukla postayla iletişim kurarlar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Genç çocuklar çoğunlukla bilimden etkilenir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Pazar günleri çoğunlukla onunla tenis oynardım.
Translate from Türkçe to Türkçe

O çoğunlukla doğru.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla başım belada.
Translate from Türkçe to Türkçe

Yolculuğa çıkacağımda, çoğunlukla, yanıma bir dergi alırım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Evrimin bilimsel gerçeği o kadar büyük bir çoğunlukla kuruldu ki onu çürütmek neredeyse imkansızdır.
Translate from Türkçe to Türkçe

Japon şirketindeki yönetim uygulamaları çoğunlukla yabancı şirketlerdeki uygulamalardan farklı.
Translate from Türkçe to Türkçe

Böyle bir kişi karşı cinsinden biriyle karşılaşmaktan kaçınmak için çoğunlukla yolunun bir blok dışına gider.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tokyo'da yaşayan yabancı iş adamları çoğunlukla ithal batı ürünlerinin yüksek fiyatlarından şikâyet etmektedir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla bir şapka takar.
Translate from Türkçe to Türkçe

Bilimin amacı, çoğunlukla söylenildiği gibi, anlamak değil, öngörmektir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla hava hakkında konuşuruz.
Translate from Türkçe to Türkçe

Burada çoğunlukla Fransızcanın konuşulduğunu duyarız.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla yerli bir konuşucu ile Fransızca konuşma şansım yok.
Translate from Türkçe to Türkçe

Tom çoğunlukla ofisten ayrılan son kişidir.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben çoğunlukla her gün dalış yaparım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Senin söylediğin çoğunlukla doğru oluyor.
Translate from Türkçe to Türkçe

Mary çoğunlukla uzun etek giyer.
Translate from Türkçe to Türkçe

Çoğunlukla postanenin yanındaki fırından ekmek alırım.
Translate from Türkçe to Türkçe

Ben çoğunlukla yarı uykudayım.
Translate from Türkçe to Türkçe