Turkish example sentences with "yapması"

Learn how to use yapması in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Şimdiden sonra ne yapması gerektiğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Onlarla müzakere yapması için onu atadık.
Translate from Turkish to English

Amerika'da güvenlik güçlerinin bilgi almak için işkence yapması yasal değildir.
Translate from Turkish to English

Onun tecrübe eksikliğini kabul etmeme rağmen, hâlâ daha iyi yapması gerektiğini düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom onun ne yapması gerektiğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un işini yapması için birini kabul etmek zorunda kalacağız.
Translate from Turkish to English

İstediğini yapması için ona izin verdim.
Translate from Turkish to English

Tom'un bu konuda yapması gereken nedir?
Translate from Turkish to English

Tom işi yapması için Mary'yi görevlendirdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir dahaki sefer ne yapması gerektiğini sordu.
Translate from Turkish to English

Arkadaşlarımdan biri iyi-tanınmış bir sanatçıyı onun karısının portresini yapması için görevlendirdi.
Translate from Turkish to English

Tom daha sonra ne yapması gerektiğini merak ederek merdivenlerin alt kısmında oturdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi işleri kendi başına yapması için cesaretlendiriyor.
Translate from Turkish to English

Tom yapması gereken işi daha önce bitirdi.
Translate from Turkish to English

Tom yapması gerekeni yapmayı unuttu.
Translate from Turkish to English

Tom işi yapması için Mary'yi tuttu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi bungee jumping yapması için muhtemelen ikna edemedi.
Translate from Turkish to English

Tom ne yapması gerektiğini tam olarak hatırlayamıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bu durumda ne yapması gerektiğini düşündüğünü sordu.
Translate from Turkish to English

Tom'u doğru şeyi yapması için ikna etmek zordu.
Translate from Turkish to English

O yapması gereken bir şeyi asla ertelemez.
Translate from Turkish to English

John'un hata yapması olasıdır.
Translate from Turkish to English

Beth'den onun tembel erkek arkadaşı tarafından onun tarih ödevini yapması istenildi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onun için yaptığı akşam yemeğini beğenmiş gibi yapması gerekip gerekmediğini merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ondan yapması beklenilen işlerin hiçbirini yapmadı.
Translate from Turkish to English

Tom'un ne yapması gerektiği hakkında hiç fikri yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom ne yapması gerektiğini bilmiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom ne yapması gerektiğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

O, onu yapması için onu zorladı.
Translate from Turkish to English

Bütün yapması gereken bu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi onu yapması için zorladı.
Translate from Turkish to English

Onu onu yapması için ikna etti.
Translate from Turkish to English

O, ona iş yapması için ısrar etti.
Translate from Turkish to English

Oyun yapması için köpeği eğittim.
Translate from Turkish to English

Beth'e tembel erkek arkadaşı tarafından onun tarih ödevini yapması rica edildi.
Translate from Turkish to English

O, onu bir konuşma yapması için ikna edemedi.
Translate from Turkish to English

Ona, onun tarafından daha çok egzersiz yapması tavsiye edildi.
Translate from Turkish to English

Onun iyi bir fikir olmadığını bilse bile onu yapması için onu ikna etti.
Translate from Turkish to English

Onun onu yapması imkansızdır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onu yapması gerektiğini düşünmüyor.
Translate from Turkish to English

Ev ödevini yapması için sık sık kız kardeşime yardım ederim.
Translate from Turkish to English

Onun işi yapması mümkündü.
Translate from Turkish to English

Ne yapması gerektiğini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

Yatağı yapması için birini gönderir misiniz?
Translate from Turkish to English

Onların ellerinden geleni yapması önemlidir.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerin birbirleriyle işbirliği yapması gerekir.
Translate from Turkish to English

Bütün şişman insanların diyet yapması gerektiğini düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un acil bir telefon görüşmesi yapması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye doğru şeyi yapması için yardım etmek istedi.
Translate from Turkish to English

Ne yapması gerektiğini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Böyle bir şey yapması garip.
Translate from Turkish to English

Onun böylesine dikkatsiz bir hata yapması muhtemeldir.
Translate from Turkish to English

O, yapması gerekeni yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom'un onu yapması için sebepleri olduğunu umuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'u daha sık egzersiz yapması için teşvik ettim.
Translate from Turkish to English

Tom'un onu yapması gerektiğini sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'u konuşma yapması için ikna ettim.
Translate from Turkish to English

Sorun o çocuğun yapması söylenilen şeyi asla yapmamasıdır.
Translate from Turkish to English

İşi yapması için niçin Tom'u işe almıyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom'un bunu şimdi yapması lazım.
Translate from Turkish to English

Birisinin yapması gerekiyordu.
Translate from Turkish to English

Onun okula devamsızlık yapması tuhaf.
Translate from Turkish to English

Tom'u onu yapması için ikna edebilirim.
Translate from Turkish to English

Yapması gerekeni yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom ne yapması gerektiği konusunda kararsız.
Translate from Turkish to English

Tom kesinlikle bunu benim yerime yapması gereken kişidir.
Translate from Turkish to English

Tom yapması gerekeni zaten yaptı.
Translate from Turkish to English

Tom'un biraz daha fazla egzersiz yapması iyi olur.
Translate from Turkish to English

Tom yapması gerekeni yapmazsa pişman olur.
Translate from Turkish to English

Tom yapması gerekeni yapmazsa lütfen bana bildir.
Translate from Turkish to English

Tom'u işbirliği yapması için ikna edebilirim.
Translate from Turkish to English

Tom'un yapması gereken şeyi yapmadığını nasıl biliyorsun?
Translate from Turkish to English

Tom gergindi ama ne yapması gerektiğini biliyordu.
Translate from Turkish to English

Söylemesi kolay ama yapması kolay değil.
Translate from Turkish to English

Tom masa lambasını kapattı ve ne yapması gerektiği hakkında düşünerek karanlıkta oturdu.
Translate from Turkish to English

Öyle yapması terbiyesizlikti.
Translate from Turkish to English

Onun böyle bir şey yapması aptalcaydı.
Translate from Turkish to English

Ev ödevini yapması için genellikle kız kardeşine yardım eder.
Translate from Turkish to English

Ne istiyorsa yapması için Tom'a izin vereceğim.
Translate from Turkish to English

En azından Tom'a artık onu yapması gerekmediğini söyleyebilirdin.
Translate from Turkish to English

Onu yapması için Tom'u zorlayamayız.
Translate from Turkish to English

Tom'un yapması gereken yığınla iş var.
Translate from Turkish to English

Tom'un bir hamle yapması gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'a ne yapması söylenmişse onu yapıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un, yapması gereken önemli bir işi vardı.
Translate from Turkish to English

Sanırım onu yapması gereken kişi benim.
Translate from Turkish to English

Tom'un yapması gereken şey budur.
Translate from Turkish to English

Tom'un köpek kulübesini yapması ne kadar sürdü?
Translate from Turkish to English

Bunun her ikimizinde yapması gereken bir şey olduğuna dair içinde bir his var.
Translate from Turkish to English

Tom'a ne yapması gerektiğini zaten söyledim.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin ne yapması gerektiğini bildiğinden emin olmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom ne yapması gerektiğinden emin değildi.
Translate from Turkish to English

Tom ne yapması gerektiğini anlıyor gibi görünmüyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un yapması gereken şeyi yapacağını umuyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un ne yapması gerektiğini bilmediği belli.
Translate from Turkish to English

Tom ne yapması gerektiğini bilmeyebilir.
Translate from Turkish to English

Tom onu yapması için Mary'yi ikna edebilir.
Translate from Turkish to English

Tom muhtemelen onu yapması için Mary'yi ikna edebilecek tek kişi.
Translate from Turkish to English

Tom'un yapması gereken bir sürü işi var.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye ne yapması gerektiğini söylemeye çalıştı.
Translate from Turkish to English

Tom başka ne yapması gerektiğini söylemedi.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: yüzebilirim, süredir, adresini, dillerde, ekleyebilirim, Koşmak, egzersizdir, Hiroşima'da, yaşamıştı, Himachal.