Turkish example sentences with "yapacağım"

Learn how to use yapacağım in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Bir telefon görüşmesi yapacağım.

Onu yarın yapacağım.

Sınavda elimden gelenin en iyisini yapacağım.

Yeteneğimin en iyisine göre görevimi yapacağım.

Kahve yapacağım.

Ben senin yapmamı istediğin her şeyi yapacağım.

Okulu bitirdikten sonra yurtdışında eğitim yapacağım.

Tavsiye ettiğiniz gibi yapacağım.

Senin için her şeyi yapacağım.

Hiçbir şeye söz veremem fakat elimden geleni yapacağım.

Ben elimden gelen her şeyi yapacağım.

İstediğini yapacağım.

Ben elimden geleni yapacağım, ama en iyi ihtimalle Perşembeden önce onu bitirebilmem mümkün olmaz.

Banyo yapacağım.

Ben yerel bir şirkette staj yapacağım.

Ben yeni bir bloğa başladım. Sürdürmek için elimden geleni yapacağım.

Ben, sizin için alışveriş yapacağım, evi temizleyeceğim, ve akşam yemeği pişireceğim.

Ben sana hediye bir bebek yapacağım.

Televizyon seyrettikten sonra, ev ödevimi yapacağım.

Her gün egzersiz yapacağım.

Seni hayal kırıklığına uğratmamak için elimden geleni yapacağım.

Ben onun için bir şey yapacağım.

Bu kumaşı etek yapacağım.

Yapabileceğimin en iyisini yapacağım.

Senin çocuklarının güvende olmalarını sağlamak için gücüm dahilinde her şeyi yapacağım.

Kabul etsende etmesende onu yapacağım.

Tom'u hapishaneye koymak için yapmak zorunda olduğum her şeyi yapacağım.

Ben onu yapacağım.

Ben elimden gelenin en iyisini yapacağım.

Ben bir şey yapacağım.

Ben elimden geleni yapacağım.

Ben onu daha sonra yapacağım.

Onu yapacağım.

Ben onu kendim yapacağım.

Senin için çay yapacağım.

Biraz kahve yapacağım.

Onu derhal yapacağım.

Bir telefon konuşması yapacağım.

Ben sana yeni bir takım yapacağım.

Ne yapacağım konusunda bir fikrim yoktu.

Ben yapabileceğimin en iyisini yapacağım

Her halükarda onu yapacağım.

Ne olursa olsun onu yapacağım.

Ben her ne pahasına olursa olsun onu yapacağım.

Benzin için nerede ödeme yapacağım?

Ben testte iyi yapacağım.

Senin için yapabileceğim her şeyi yapacağım.

Sana bir model uçak yapacağım.

Onun dışında bir şey yapacağım.

Bundan başka bir şey yapacağım.

Ne istersen yapacağım.

Sizin için alışveriş yapacağım.

Senin için elimden geleni yapacağım.

Biraz daha egzersiz yapacağım.

Senin için yeni bir takım elbise yapacağım.

Ben odayı rahat yapacağım.

Onu bitirmek için elimden geleni yapacağım.

Bu hafta tatil yapacağım.

Senin için bir model uçak yapacağım.

Saat sekizde çıkış yapacağım.

Her şeyde elimden geleni yapacağım.

Onun için yapabileceğim bir şey yapacağım.

Sana ağrı kesici bir enjeksiyon yapacağım.

Kilo vermem lazım, bu yüzden diyet yapacağım.

Akşam yemeğinden sonra yapacağım şey internette sohbet etmektir.

İşi derhal yapacağım.

Yeni bir bloğa başladım. Başlangıçta çok sayıda blog yapan ve sonra blog yapmaktan vazgeçen insanlardan biri olmamak için elimden geleni yapacağım.

Biraz kahve yapacağım. Sen de biraz ister misin?

Şimdi ne yapacağım?

Daha sonra ne yapacağım hakkında hiç fikrim yok.

Bunu gelecek defa kendim yapacağım.

Senin için yapacağım bir şey var mı?

Yolu yok, onu yapacağım.

Gelecek ay bir tatil yapacağım.

Yarın ilk iş onu yapacağım.

Sanırım bu hafta bir tatil yapacağım.

Mary'nin doğum günü için bir pasta yapacağım.

Yataktan çıkmadan önce günün geriye kalanında ne yapacağım hakkında düşünerek biraz zaman harcarım.

Ne söylersen söyle, ben onu kendi yolumla yapacağım.

O, çok önemli, bu yüzden onu yapacağım.

Sanırım bu gece banyo yapacağım.

Onu memnun etmek için her şeyi yapacağım.

Gücümün yettiği her şeyi yapacağım.

Bugün yapacağım bir sürü şey var.

Önemli olduğu için, onu yapacağım.

Sana yardım etmek için elimden geleni yapacağım.

Bir avukat olarak kariyer yapacağım.

Her ne yapmamı istersen yapacağım.

Yapmamı söylediğin her şeyi yapacağım.

Gelecek ay Kyoto'ya bir seyahat yapacağım.

Onu yapacağım ama bir şartla.

Onu zamanında bitirmek için elimden geleni yapacağım.

Ona ciddi bir teklif yapacağım.

Kendi kendine, "Yapacağım!" dedi.

Sınavı geçmek için elimden geleni yapacağım.

Sabah ilk olarak onu yapacağım.

Ev ödevimi yapacağım.

Onu talimatlarınıza göre yapacağım.

İşin geri kalanını başka bir zaman yapacağım.

İşi elimden geldiğince yapacağım.

Ona büyü yapacağım ve bir kurbağaya çevireceğim.

Also check out the following words: profesörüm, Sekize, çeyrek, kırk, Radyoaktif, maddeler, tehlikelidir, müzikal, enstrümandır, kartlarını.