Learn how to use trene in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Trene zamanında yetişmek için acele etti.
Translate from Turkish to English
Eğer trene yetişmek istiyorsan derhal hareket etmelisin.
Translate from Turkish to English
Ben yanlış trene bindim.
Translate from Turkish to English
Tesadüfen onunla aynı trene bindim.
Translate from Turkish to English
Köprünün üstünde giden trene bak.
Translate from Turkish to English
Trene giderken ite kalka yol açtı.
Translate from Turkish to English
Ne olursa olsun, yarın trene yetişin.
Translate from Turkish to English
Köprüyü geçen trene bak.
Translate from Turkish to English
Sadece trene yetişmek için istasyona aceleyle gittik.
Translate from Turkish to English
Ben ilk trene yetişebilmek için erken kalktım.
Translate from Turkish to English
O ona sabah ilk trene yetişmesini tavsiye etti.
Translate from Turkish to English
Moncloa'ya giden trene binin.
Translate from Turkish to English
Trene vaktinde yetişmek için erken kalktı.
Translate from Turkish to English
Tom Tokyo'ya giden bir trene bindi.
Translate from Turkish to English
Yanlış trene bindiğimi yavaş yavaş anladım.
Translate from Turkish to English
Ben trene bindim.
Translate from Turkish to English
Bir trene binelim.
Translate from Turkish to English
O trene bindi.
Translate from Turkish to English
O, trene atladı.
Translate from Turkish to English
Onlar trene bindiler.
Translate from Turkish to English
İlk trene yetişecek kadar erken kalkarım.
Translate from Turkish to English
Tom yanlış trene bindi.
Translate from Turkish to English
Güçlükle trene yetiştim.
Translate from Turkish to English
Trene yetişemedim.
Translate from Turkish to English
Hangi trene biniyorsun?
Translate from Turkish to English
Hangi trene bineceksin?
Translate from Turkish to English
Londra'ya giden trene bindim.
Translate from Turkish to English
Hareket eden trene atlamak çok tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Onun sürdüğü araba bir trene çarptı.
Translate from Turkish to English
Biz tesadüfen aynı trene bindik.
Translate from Turkish to English
O, trene binebilecek mi?
Translate from Turkish to English
İlk trene binmek istemiştim.
Translate from Turkish to English
Trene yetişmek için yeterli zamanımız var.
Translate from Turkish to English
Hangi trene bineceğimi kesin olarak bilmiyordum.
Translate from Turkish to English
O, ilk trene bindi ve oraya tam zamanında vardı.
Translate from Turkish to English
Bu sabah trene bindiğimde eski bir arkadaşa denk geldim.
Translate from Turkish to English
Trene zamanında yetişecek miyiz?
Translate from Turkish to English
Son trene yetişmek için hızlı koştu.
Translate from Turkish to English
Yanlış trene binmiş olabilir.
Translate from Turkish to English
Yanlış trene binmiş olmalı.
Translate from Turkish to English
Yanlışlıkla yanlış trene bindi.
Translate from Turkish to English
Son trene yetişebildim.
Translate from Turkish to English
Tesadüfen aynı trene bindik.
Translate from Turkish to English
Bagajını trene taşıdı.
Translate from Turkish to English
Neredeyse trene yetişemiyordum.
Translate from Turkish to English
Trene güçlükle yetişebildim.
Translate from Turkish to English
Kanazawa'ya giden bir trene bindi.
Translate from Turkish to English
Bana gülümsedi ve trene bindi.
Translate from Turkish to English
Bize gülümsedi ve trene bindi.
Translate from Turkish to English
Son trene yetişebildik.
Translate from Turkish to English
Yolcular artık trene binmeli.
Translate from Turkish to English
Son trene son anda yetiştik.
Translate from Turkish to English
Yanlış trene bindiler gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Trene yetişemeyeceksiniz.
Translate from Turkish to English
Dün gece, son trene güçlükle yetiştim.
Translate from Turkish to English
Trene yetişmek için hepsi acele ediyor.
Translate from Turkish to English
İlk trene yetişmek için erken ayrıldılar.
Translate from Turkish to English
Trene bindiğinde dikkatli ol.
Translate from Turkish to English
İstasyona koştu ve trene yetişti.
Translate from Turkish to English
Shibuya'ya gitmek için hangi trene binmeliyim?
Translate from Turkish to English
Trene yetişmek için bol miktarda zamanın var.
Translate from Turkish to English
Trene zamanında yetişmek için elinden geleni yaptı.
Translate from Turkish to English
Onun trene geç kalabileceğinden korkuyorum.
Translate from Turkish to English
Trene geç kalabileceğinden korkuyorum.
Translate from Turkish to English
Yanlışlıkla ters yöne giden bir trene bindim.
Translate from Turkish to English
O, trene koştu.
Translate from Turkish to English
Korkarım ki yanlış bir trene bindim.
Translate from Turkish to English
İlk trene yetişmek için erken kalktım.
Translate from Turkish to English
Trene nereden binileceğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom trene bindi.
Translate from Turkish to English
Hangi trene binmesi gerektiğini ona söyle.
Translate from Turkish to English
O trene binmeliyim.
Translate from Turkish to English
O trene binmem gerekiyor.
Translate from Turkish to English
O trene binmek zorundayım.
Translate from Turkish to English
Trene yetiştim.
Translate from Turkish to English
Tom ve ben tesadüfen aynı trene bindik.
Translate from Turkish to English
Umarım son trene yetişirim.
Translate from Turkish to English
Umarım son trene zamanında yetiştim.
Translate from Turkish to English
Trene nerede bindin?
Translate from Turkish to English
Hangi trene bineceğini ona söyle.
Translate from Turkish to English
Trene yetişmek için koşuyorum.
Translate from Turkish to English
İlk trene yetişmek için erken gidiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu sabah ilk trene yetişmek için saat 4'de uyandım.
Translate from Turkish to English
Saat sekizde trene binerim.
Translate from Turkish to English
Zamanında trene vardım.
Translate from Turkish to English
Tom, ilk trene yetişmek için erkenden hareket etti.
Translate from Turkish to English
Bu trene binme.
Translate from Turkish to English
Trene binmeden önce bir gazete almak için istasyona yeterince erken varacağımdan emin olmak istiyorum.
Translate from Turkish to English
Trene yetişmek istiyorsan koşmak zorundasın.
Translate from Turkish to English
Trene yetişmek için acele edin.
Translate from Turkish to English
Çok hızlı yürüdüğüm için son trene yetiştim.
Translate from Turkish to English
Ben son trene tam zamanında yetiştim.
Translate from Turkish to English
Trene biniyor musun?
Translate from Turkish to English
John son trene yetişmek için istasyona koştu.
Translate from Turkish to English
İlk trene yetişmek için her zamankinden daha erken kalktım.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'den onu ilk trene yetişmesi için vaktinde uyandırmasını istedi.
Translate from Turkish to English
Onlar New York'a gitmek için bir trene bindi.
Translate from Turkish to English
İlk trene yetişebilmek için erken çıktım.
Translate from Turkish to English
O bir trene benziyor.
Translate from Turkish to English
O trene atladı.
Translate from Turkish to English
Tom yanlış trene binmiş olabilir.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: şey, düzelecek, şakaydı, Üstü, kalsın, oyunlar, yetişkin, kategorisi, altında, listelenmiş.