Turkish example sentences with "topladı"

Learn how to use topladı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

O, çocuklarını kendi etrafına topladı.

Çocuk hırsızlarının ona yapmasını söyledikleri gibi Tom işaretlenmemiş, kullanılmış paralar halinde bir milyon dolar topladı.

O bir yabancı ile konuşmak için cesaretini topladı.

Tom kahve fincanlarını topladı.

Ondan biraz daha para istemek için sonunda cesaretini topladı.

Yeryüzüne ilk çıkışından beri insanoğlu, bilgi topladı ve faydalı fikirleri diğer insanlara bildirme girişiminde bulundu.

Tom pek çok kelebek topladı.

Tom, kahve fincanlarını topladı.

Tom sahilde bazı güzel deniz kabukları topladı.

Tom eski bozuk paraları topladı.

O, caddedeki teneke kutuları topladı.

Tom kanepenin arkasına düşmüş olan bozuk paraları topladı.

Tom valizini yeniden topladı.

Bugün erkenden hazır olmak için dün eşyalarını topladı.

Tom sadece valizini topladı ve gitti.

Tom sayıları topladı.

O, onun için çiçek topladı.

O, çok sayıda pul topladı.

O, kitaplarını bir araya topladı.

O, çiçekleri topladı.

O, rakamları topladı.

O, birikimlerini topladı.

Değişik bilgiler topladı.

Bahçede çiçekler topladı.

Öğretmen kağıtları topladı.

Usta motoru topladı.

Çocuklarını etrafında topladı.

Bir sürü güzel çiçekler topladı.

Tom Mary için bazı pembe çiçekler topladı.

Onlar ayrıca ay kayaları ve toprağı topladı.

Kırılan tabağın parçalarını topladı.

Roman yazarı çalışma için malzemeleri topladı.

Öğretmen öğrencilerini kendi etrafında topladı.

Cesaretini topladı ve ona evlenme teklif etti.

Öğretmen salonda öğrencileri topladı.

Polis onun aleyhinde birçok kanıt topladı.

Tom eşyalarını topladı ve odayı terk etti.

Tom Mary için birkaç çiçek topladı.

Tom malzemelerini topladı ve gitti.

Tom sonunda Mary'ye çıkma teklif etmek için cesaretini topladı.

Tom sonunda Mary'nin onun ihtiyacı olan parayı ona ödünç vermesini isteme cesaretini topladı.

Tom sonunda Mary'nin onunla evlenmesini isteme cesaretini topladı.

Tom sonunda söylenilmesi gerekeni söyleme cesaretini topladı.

Tom sonunda Mary'ye onu sevdiğini söyleme cesaretini topladı.

Tom sonunda Mary'ye gerçeği söyleme cesaretini topladı.

Ne cesaretini topladı?

Tom eşyalarını topladı ve kapıya yöneldi.

Tom evraklarını topladı ve onları çantasına koydu.

Kızlar çayırda çiçekler topladı.

Tom cesaretini topladı ve Mary'yle konuştu.

Tom bir sürü çiçek topladı.

Tom Mary için bahçesinden birkaç çiçek topladı.

Tom oyuncaklarını topladı ve onları bir kutuya koydu.

Tom birkaç çiçek topladı.

Tom bozuk paraları topladı.

O, bir sürü güzel çiçek topladı.

Sabırla, o gerçekleri tek tek topladı.

Tom kırık camları topladı.

Tayfun güç topladı.

O, kahve fincanlarını topladı.

Mary kahve fincanlarını topladı.

O, caddede beyaz bir şey topladı.

Tom bütün yaprakları tırmıkla topladı.

Tom bu eve taşındığından beri bir sürü ıvır zıvır topladı.

Tom ve Mary nehrin yanında birkaç kır çiçeği topladı.

O biraz bilgi topladı.

Tom eşyasını topladı ve onu çantasına koydu.

Tom eşyalarını topladı ve gitti.

O, pul topladı.

Teğmen Dan Anderson DNA testi için örnekleri dikkatlice topladı.

Gönüllüler özürlülerin yararına bağış topladı.

Bu programı kim topladı?

Onlar ağaçlardan elma topladı.

Mısırı kim topladı?

Japon sporcular kaç tane madalya topladı?

O, yerde bırakılmış son üç kibrit çöpünü topladı.

Tom bazı ufak meyveler topladı ve onları yedi.

Tom yaklaşan yolculuğu için çantasını topladı.

Tom Mary için çiçekler topladı.

O, oyuncaklarını topladı.

Tom yemek için biraz böğürtlen topladı.

Tom ebeveynlerinden ve arkadaşlarından biraz para topladı.

Şirket, yeni bilgisayarlar için para topladı.

Tom ateşe odun topladı.

Van Horne, çocukken fosil topladı.

Bu eksantrik milyarder dünyanın en büyük sanat koleksiyonlarından birini topladı.

Tom pulları topladı.

Sponsor etkinlik, hayır için çok para topladı.

Mary soğukkanlılığını topladı.

Mary çilek reçeli yapmak için ormanda biraz çilek topladı.

Öğretmenler sınıflarını spor salonunda topladı.

Oğlan bir avuç yer fıstığı topladı ve onları küçük bir kutuya koydu.

Fadıl odasını topladı.

Güzel taşlar topladı.

Tom kitaplarını topladı.

Tom aceleyle bavulunu topladı.

Leyla valizlerini topladı.

Leyla valizlerini topladı ve Kahire'ye taşındı.

O en az beş yüz pul topladı.

O her iki adaydan da oy topladı.

Tom biraz kar topladı, bir kartopu yaptı ve Mary'ye fırlattı.

Also check out the following words: diye, birçok, topluluk, kurulmuştur, Bazıları, yalnızca, zaman, geçsin, okurlar, Koyu.