Learn how to use top in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Mohan ile top oynamaya gidiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu odada top oynama.
Translate from Turkish to English
Bu top o çocuğun servetidir.
Translate from Turkish to English
Selena Gomez'in ikinci albümü Billboard Magazine'in top iki yüz albüm tablosunda dört numaraya yerleşti.
Translate from Turkish to English
Top şimdi başkasında.
Translate from Turkish to English
Tom kağıdı bir top gibi kırıştırdı ve odanın içinde fırlattı.
Translate from Turkish to English
" O tekrar olmayacak. "Fortunatus kendi kendine söyledi, ve tekrar birbirlerine at sürmeye başladılar. Bu defa Fortunatus'un mızrağı düşmanına o kadar güçlü rastladı ki o atından bir top gibi uçtu ve yerde ölü yatıyordu.
Translate from Turkish to English
Şu çocuk sık sık bir top ile pencerelerimizi kırıyor.
Translate from Turkish to English
Polo gibi at sırtında oynanılan bir oyunun aksine futbol aslında ayakla oynanılan bir top oyunu demekti.
Translate from Turkish to English
Elastik olduğu için lastik bir top seker.
Translate from Turkish to English
Top oynayan çocuklar var.
Translate from Turkish to English
Onlar parkta her öğleden sonra top oynarlar.
Translate from Turkish to English
Yakar top oynayalım.
Translate from Turkish to English
Neredeyse Tom'a top çarpıyordu.
Translate from Turkish to English
Galileo kulenin tepesinden iki demir top düşürdü.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi top cambazlığı yapmaya çalışırken gördüğünde gülmemek için kendini güçlükle frenledi.
Translate from Turkish to English
Onun sağ bacağına bir top çarptı.
Translate from Turkish to English
Top yükseğe fırladı.
Translate from Turkish to English
Burada hiç top var mı?
Translate from Turkish to English
O, çok iyi bir top vurucusu.
Translate from Turkish to English
Bir top nehirden aşağı doğru yüzüyordu.
Translate from Turkish to English
Top onun gözüne çarptı.
Translate from Turkish to English
Seninle top parkında buluşacağım.
Translate from Turkish to English
O, çitin üzerinden bir top attı.
Translate from Turkish to English
O, bahçede bir top buldu.
Translate from Turkish to English
Hızlı bir top at.
Translate from Turkish to English
O, bir top verdi.
Translate from Turkish to English
Top kapağı açamıyor.
Translate from Turkish to English
Ay'dan bakıldığında Dünya top gibi yuvarlaktır.
Translate from Turkish to English
Top havada uçtu.
Translate from Turkish to English
Top duvardan sekti.
Translate from Turkish to English
Beyzbol oynamak için; bir sopa, top ve eldivenlere ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English
Joseph futbol oynayamaz. Top ayağına dolaşır ve her şeyi karman çorman eder.
Translate from Turkish to English
Duvara top atmayın.
Translate from Turkish to English
Bana top sahasına giden yolu gösterdi.
Translate from Turkish to English
Top yerde bana doğru yuvarlandı.
Translate from Turkish to English
Bugünkü top oyununun iptal edilmeyeceğini umuyorum.
Translate from Turkish to English
Top sahasına nasıl gidileceğini bana söyleyebilir misiniz?
Translate from Turkish to English
Bir yaprak kağıdı ezerek top yaptı.
Translate from Turkish to English
Top helikopterin kalkışını izledi.
Translate from Turkish to English
Top ona kafasının sol tarafından çarptı.
Translate from Turkish to English
Çocuklar arka bahçede top fırlatıyorlar.
Translate from Turkish to English
Beyaz top kırmızı top kadar ağırdır.
Translate from Turkish to English
Beyaz top kırmızı top kadar ağırdır.
Translate from Turkish to English
Öğretmen kutuyu açtı ve bir top çıkardı.
Translate from Turkish to English
Top oynarken daha dikkatli olmalısın.
Translate from Turkish to English
Çok sayıda insanın top parkına doğru aceleyle gittiğini gördüm.
Translate from Turkish to English
Bu top o çocuğun hazinesidir.
Translate from Turkish to English
Tom bir top atıcı.
Translate from Turkish to English
Top, yolun karşısına yuvarlandı.
Translate from Turkish to English
Bir top model olmak ve dünyayı gezmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Sonuç olarak yağışlı günlerde içeride top oynarız.
Translate from Turkish to English
Basketbol ve masa tenisi gibi top oyunları genellikle kapalı alanda oynanır.
Translate from Turkish to English
Top şüphelenebilir.
Translate from Turkish to English
Tom, top oynarken sol ayağını, yazarken ise sağ elini kullanır.
Translate from Turkish to English
Bir çocuk dışarıdaydı ve bir top ile oynadı.
Translate from Turkish to English
Bu top ne kadar?
Translate from Turkish to English
Top nerede?
Translate from Turkish to English
Top kazara patladı.
Translate from Turkish to English
Bir top uçarak pencereden içeri girdi.
Translate from Turkish to English
Top epeyce akıllı, değil mi?
Translate from Turkish to English
Top oynayalım.
Translate from Turkish to English
O top bana çarpabilirdi.
Translate from Turkish to English
Pekala, biraz top oynayalım.
Translate from Turkish to English
O bir top tuttu.
Translate from Turkish to English
Adam inlerle cinlerin top oynadığı yolda mezarlığın yıkık duvarına sıçradı.
Translate from Turkish to English
Hanuka bayramı sırasında dört taraflı dönen top ile oynamak gelenekseldir.
Translate from Turkish to English
Hangi top beyaz?
Translate from Turkish to English
Şimdi top sende!
Translate from Turkish to English
Top ıslaktı.
Translate from Turkish to English
Bir top oyununa gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English
Tom yorgun olduğu için yakar top oynamak istemedi.
Translate from Turkish to English
Yarın muhtemelen top oyununa gideceğiz.
Translate from Turkish to English
Top oyununun ertelenmesine karar verildi.
Translate from Turkish to English
Tom iyi hissetmediği için yakar top oynamamaya karar verdi.
Translate from Turkish to English
Top çite çarptı.
Translate from Turkish to English
Tom'un mükemmel top becerileri var, o yüksek seviyede basketbol oynayamayacak kadar çok kısa.
Translate from Turkish to English
Bu top senin mi yoksa onun mu?
Translate from Turkish to English
Galileo, Pisa Kulesi'nden iki top bıraktı.
Translate from Turkish to English
Bu kilise top ateşiyle yıkılmıştı.
Translate from Turkish to English
Tom falsolu bir top attı.
Translate from Turkish to English
Dünya, içinde büyük bir mıknatısı olan bir top gibidir.
Translate from Turkish to English
O benden daha iyi top atar.
Translate from Turkish to English
Top toplayıcı erkek ve kız çocukları hepsi yerel okullardan gelir.
Translate from Turkish to English
Top havada yüksek sıçradı.
Translate from Turkish to English
Bir top oyunu izlemeye gitmek ister misin?
Translate from Turkish to English
Top üst direğe çarptı.
Translate from Turkish to English
Son zamanlarda top gibi bir göbek büyütüyorum. Bu orta yaş olmalı.
Translate from Turkish to English
Ben futbol oynarken bir top kafamın arkasına çarptı.
Translate from Turkish to English
Buz hokeyi diski top şeklinde değil.
Translate from Turkish to English
Bir buz hokeyi diski top şeklinde değildir.
Translate from Turkish to English
Tom'un mağazası golf sopası, top, ayakkabı ve diğer aksesuarları satmaktadırç
Translate from Turkish to English
Onun bir top sakalı var.
Translate from Turkish to English
Bebek için bir top aldım.
Translate from Turkish to English
Top hafifçe kavisli.
Translate from Turkish to English
Dünya, içindeki büyük bir mıknatısla bir top gibidir.
Translate from Turkish to English
Asla bir sineği öldürmek için bir top kullanma.
Translate from Turkish to English
Birkaç top, sarı renktedir.
Translate from Turkish to English
Bu top yuvarlaktır.
Translate from Turkish to English
Hamuru top şeklinde biçimlendir.
Translate from Turkish to English
Çocuklar top oynadılar.
Translate from Turkish to English