Learn how to use tatile in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Okul yakında yaz tatili için tatile girecek.
Translate from Turkish to English
Polonya'da bir tatile gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu yıl ne zaman tatile gidiyorsunuz?
Translate from Turkish to English
Tom'un bir tatile ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English
Tom gelecek hafta tatile gitmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English
Onlar kısa bir tatile çıktılar.
Translate from Turkish to English
Tatile gitmek için sabırsızlanıyorum.
Translate from Turkish to English
O, ona uzun bir tatile çıkmasını tavsiye etti, bu yüzden o, derhal işi bıraktı ve dünya yolculuğuna çıktı.
Translate from Turkish to English
Birkaç günlüğüne tatile çıkabilirdik.
Translate from Turkish to English
Senin tatile ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English
Ben bu yaz tatile gitmiyorum.
Translate from Turkish to English
Tatile daha beş gün var.
Translate from Turkish to English
Tatile çıkmak istediler.
Translate from Turkish to English
Öğrenciler şimdi bir tatile giriyorlar.
Translate from Turkish to English
Doktor bana uzun bir tatile çıkmamı tavsiye etti.
Translate from Turkish to English
Bir tatile ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English
Okulun ne zaman tatile giriyor?
Translate from Turkish to English
Bence tatile ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English
Sanırım Tom'un bir tatile ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English
Biraz tatile ihtiyacım var, çok koşturdum gibi geliyor.
Translate from Turkish to English
Orada tatile çıkma.
Translate from Turkish to English
Ben evlenip tatile gideyim olmaz mı?
Translate from Turkish to English
O, ebeveynleriyle tatile gitmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English
Ebeveynleriyle tatile gitmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English
O, ebeveynleriyle tatile çıkmayı reddetti.
Translate from Turkish to English
Ebeveynleriyle tatile çıkmayı reddetti.
Translate from Turkish to English
Onlar tatile beraber gitti.
Translate from Turkish to English
Bu yıl tatile gidecek zamanım olmadı.
Translate from Turkish to English
Tom'un tatile ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English
Yazın tatile giderim.
Translate from Turkish to English
Hiç tatile çıktın mı?
Translate from Turkish to English
Tatile çıkıyorum.
Translate from Turkish to English
Bir tatile ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English
Gerçekten bir tatile ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English
Okul haziran ayında tatile girer.
Translate from Turkish to English
Tatile gitmek için beş günümüz var.
Translate from Turkish to English
Öyle hazırlıksız tatile gidebilir misin?
Translate from Turkish to English
İnşallah, yazın tatile gelecek.
Translate from Turkish to English
Tatile gideceğimiz gün, hastalandı.
Translate from Turkish to English
Ne yazık, bu sene tatile çıkamayacaksınız!
Translate from Turkish to English
George Bush, karısıyla birlikte tatile çıktı.
Translate from Turkish to English
Bu yaz nereye tatile gidiyorsunuz?
Translate from Turkish to English
Emily Türkçe öğreniyor, çünkü o ve anne babası tatile Türkiye'ye gidecekler.
Translate from Turkish to English
Eğer bir gün alkolik olursam, kesinlikle tatile Antalya'ya gideceğim.
Translate from Turkish to English
Sadece öğrenci değil fakat öğretmeni de tatile can atıyor.
Translate from Turkish to English
Kongre tatile girdi.
Translate from Turkish to English
Tom az önce tatile çıktı.
Translate from Turkish to English
Ne zaman tatile gidiyorsun?
Translate from Turkish to English
Yağmur nedeniyle tatile çıkamadık.
Translate from Turkish to English
Tom bu yıl tatile çıkmıyor.
Translate from Turkish to English
Tom bu yıl tatile çıkmayacak.
Translate from Turkish to English
Onlar gelecek ay kesinlikle tatile gidecekler.
Translate from Turkish to English
"Tatile yalnız başına mı gidiyorsun?" "Hayır, problemlerim benimle birlikte geliyorlar."
Translate from Turkish to English
Boston'a tatile çıkacağım.
Translate from Turkish to English
Pasaportundaki fotoğrafa benzemeye başladığında bir tatile gitmelisin.
Translate from Turkish to English
Belki bir tatile ihtiyacın olacak.
Translate from Turkish to English
Biz tatile gitmiyoruz.
Translate from Turkish to English
Gelecek hafta tatile gidiyorum.
Translate from Turkish to English
Ben tatile gidiyorum!
Translate from Turkish to English
Ben İspanya'ya tatile gittiğimde, eski tarım ekipmanlarından oluşan bir sergiyi görmek için müzeye gittim.
Translate from Turkish to English
Tom ne zaman tatile çıkacağını sana söyledi mi?
Translate from Turkish to English
Tatile gittiğimde bir araba kiralayacağım.
Translate from Turkish to English
Tom tatile başlamaya can atıyordu.
Translate from Turkish to English
Dairemi temizlemeden asla tatile gitmem.
Translate from Turkish to English
Tom'un son derece bir tatile ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English
Tom'un gerçekten bir tatile ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English
Tom'un kesinlikle tatile çıkması gerekiyor.
Translate from Turkish to English
Tom çok sık tatile çıkmaz.
Translate from Turkish to English
Ben sadece tatile çıkamayacak kadar çok meşgulüm.
Translate from Turkish to English
Asla cep telefonum olmadan tatile çıkmam.
Translate from Turkish to English
Tom tatile gitti.
Translate from Turkish to English
Tatile çıkman gerekir.
Translate from Turkish to English
Ben tatile çıkamam. Patron benim ve çok meşgulüm.
Translate from Turkish to English
Tom bir tatile ihtiyacı olduğunu söylüyor.
Translate from Turkish to English
Tatile ne zaman gidiyorsun?
Translate from Turkish to English
Tatile ne zaman çıkıyorsun?
Translate from Turkish to English
Ben sadece tatile gitmek için çalışıyorum.
Translate from Turkish to English
Benim bir tatile ihtiyacım var!
Translate from Turkish to English
Tom tatile çıktı.
Translate from Turkish to English
Bir tatile parasal gücüm yetemez.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary'nin tatile çıkmak için zamanı ya da parası yok.
Translate from Turkish to English
Birkaç günlük bir tatile çıkalım.
Translate from Turkish to English
Jim'in patronu ona "tatile çıkmanın zamanı geldi" dedi.
Translate from Turkish to English
Onlar geçen yıl birlikte tatile gittiğimiz yerde bir ev satın aldılar.
Translate from Turkish to English
O, tatile çıkmaz.
Translate from Turkish to English
Pasaportunuzdaki fotoğrafa benzemeye başlattığınızda, tatile gitme zamanıdır.
Translate from Turkish to English
Senin son derece bir tatile ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English
Annem, babam ve kız kardeşim ile birlikte tatile çıkacağımızı onlara söylemiştim.
Translate from Turkish to English
Tatile çıktığımda havanın güzel olmasını beklerken, aslında beni kıştan kalma bir gün bekliyordu.
Translate from Turkish to English
Okul ne zaman tatile giriyor?
Translate from Turkish to English
Senin bir tatile ihtiyacın var.
Translate from Turkish to English
Ben tatile gittim ve benim bitkiler hâlâ hayatta.
Translate from Turkish to English
Birkaç günlük bir tatile çıkayım.
Translate from Turkish to English
Bu gece bir tatile ihtiyacım var.
Translate from Turkish to English
Tom yarın tatile çıkıyor.
Translate from Turkish to English
Bu yaz İskoçya'da tatile gittim.
Translate from Turkish to English
Ben tatile gidiyorum.
Translate from Turkish to English
Bu, şimdiye kadar ilk kez tatile çıkışım.
Translate from Turkish to English
Bu sene tatile gittin mi?
Translate from Turkish to English
Ben bu sene tatile gitmeyi göze alamam çünkü beş parasızım
Translate from Turkish to English
Bu yıl tatile çıkmayacağım.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: tutarlı, yapılmıştır, Evime, dinliyorum, fikirlerin, Susam, yağını, wokta, eritin, Kaşgar'a.