Turkish example sentences with "tanıştı"

Learn how to use tanıştı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Karısıyla İnternet üzerinden tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile bir partide tanıştı, ve o ilk görüşte aşktı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile birkaç yıl önce tanıştı.
Translate from Turkish to English

O, kibar genç bir adamla tanıştı.
Translate from Turkish to English

O onunla plajda tanıştı.
Translate from Turkish to English

O onunla bu sabah tanıştı.
Translate from Turkish to English

O, onunla 3 yıl önce tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile üç yıl önce tanıştı.
Translate from Turkish to English

Aktör ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Dün eve giderken kızla tanıştı.
Translate from Turkish to English

O, amcası ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile nasıl tanıştı?
Translate from Turkish to English

Çok yakışıklı bir prens istisnai güzel bir prensesle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Herhangi biriniz Tom'la tanıştı mı?
Translate from Turkish to English

Tom nihayet Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom eşiyle Almanya'da okurken tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom karısıyla Fransa'da okurken tanıştı.
Translate from Turkish to English

Onlar üniversite öğrencileri iken Tom ilk olarak Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Bir gün ormanda bir kurtla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Hiç sizden biri onlarla tanıştı mı?
Translate from Turkish to English

Hiç sizden biri onunla tanıştı mı?
Translate from Turkish to English

Boston'da kalırken Tom, Mary'yle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Ailen kız arkadaşınla tanıştı mı?
Translate from Turkish to English

Tom, Almanya'da tatildeyken Mary'yle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom bu sabah Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

O Mary'yle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Boston'dayken Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom geçen yıl Mary ile Tatoeba'da tanıştı ve şimdi onlar birlikteler.
Translate from Turkish to English

O, seyahatleri sırasında çok sayıda etkileyici insanlarla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Biraz sonra, Tom, Mary adındaki genç bir kadınla tanıştı. Onlar aile kurmaya karar verdiler ve evlendiler.
Translate from Turkish to English

Birkaç zaman sonra; Tom, Mary adında genç bir kadınla tanıştı. Onlar evlendi ve bir aile kurmaya karar verdiler.
Translate from Turkish to English

Ailen Tom'la tanıştı mı?
Translate from Turkish to English

O, Amerika'dayken onunla tanıştı.
Translate from Turkish to English

O, Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Lucy Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Onlar Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary üç yıl önce Boston'da tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom yaklaşık kendi yaşında bir kızla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom karısıyla nerede tanıştı?
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary Yılbaşı partisinde tanıştı.
Translate from Turkish to English

Onlar lisedeyken Tom önce Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

O burada Tom'la tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yle 1972 yılında tanıştı.
Translate from Turkish to English

O bugün okulda yeni bir arkadaşla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom yirmi altı yaşındayken hayat arkadaşı Mary'yle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile havaalanında tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bir dansta tanıştı.
Translate from Turkish to English

Ne garip, o öldüğü söylenilen biriyle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Mary akşam yemeği partisinde Tom'la tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom bir sanat okulunda okurken Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Onlar bir balık avı gezisinde tanıştı.
Translate from Turkish to English

Onlar bir tanışma randevusunda tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ilk kez Mary ile Boston'da bir kafede tanıştı.
Translate from Turkish to English

Akşam partisinde güzel bir esmerle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Dan cezaevinde Matt'le tanıştı.
Translate from Turkish to English

Çiftlikte part-time çalışırken Tom'la tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom üç yıl önce ilk kez Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

İkisi Ekim ayında Boston'da tanıştı.
Translate from Turkish to English

Mary biriyle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary 2013'te tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom cezaevinde John'la tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom bir spor salonunda üçüncü karısıyla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yle okulda tanıştı.
Translate from Turkish to English

Dan Linda adında bir fahişe ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

O sohbet odasında bir sürü erkekle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom partide hoş bir kızla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Mary Türkiye'de tatildeyken Tom'la tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ilk kez bir ay önce tanıştı.
Translate from Turkish to English

İl fuarında bir oğlanla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Kristof Kolomb bir zamanlar Cümle 47456'daki çocukla tanıştı ve onun gözlerini dünyaya açtı.
Translate from Turkish to English

Tom geçen hafta sonu Mary adlı bir kızla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Fadıl, Dania adlı büyüleyici bir kızla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Fadıl, Müslüman bir kadınla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Leyla uzun boylu, çekici bir genç adamla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Leyla lisede Sami ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom arkadaşlarından biri vasıtasıyla Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom lisedeyken Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami hapishanede Ferit ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Akşam parkta Minda ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary ilk olarak Boston'daki bir restoranda tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom dün Mary'nin birkaç arkadaşıyla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Mary bir Amerikalıyla tanıştı ve onunla birlikte Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary üç yıl önce tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile ne zaman tanıştı?
Translate from Turkish to English

Tom nerede Mary ile tanıştı?
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile lisede tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary kütüphanede tanıştı.
Translate from Turkish to English

Ne Tom ne de Mary John ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom bir akşam yemeği partisinde Mary ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom çeşitli ülkelerden insanlarla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom birçok ilginç insanla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla'yla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile burada tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami bazı yeni arkadaşlarla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami bir hostesle tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami çevrimiçi bir buluşma hizmeti aracılığıyla Leyla ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami, Mısır'da bir kızla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami annesinin evinde Leyla ile tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla gibi birçok kadınla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla ile Leyla'nın kız kardeşi aracılığıyla tanıştı.
Translate from Turkish to English

Sami, Leyla ile tanıştı ve ona aşık oldu.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: Kitapları, öğrenciye, verdim, yapabilirim, yaşayacağını, söyle, ana, dilim, hoşuna, gidiyor.