Turkish example sentences with "polisi"

Learn how to use polisi in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Polisi çağır!

Polisi büyük bir uyuşturucu operasyonunu ortaya çıkardı.

Acil bir durumda, polisi arayın.

Tom polisi aramak istedi fakat Mary ona izin vermedi.

Otel telefonu salonda ve Harriet şimdi polisi aramaya çalışıyor.

Lütfen polisi ara.

Biz polisi aramalıyız.

Polisi gördüğünde, o kaçtı.

Onun cesedini yerde görür görmez polisi aradım.

Polisi görünce hırsız kaçtı.

Polisi görünce kaçtı.

İsyancılar birçok polisi öldüresiye dövdüler.

Polisi görür görmez kaçtı.

Polisi aramak için telefonunu kullanmalıyım.

Kendisini bulduğu için polisi lanetledi.

Polisi gördüğünde, kaçtı.

Polisi görünce tabanları yağladı.

Polisi ara ve bana anlattıklarını onlara da anlat.

Polisi arayın!

Sanırım Polisi aramalıyız.

Polisi aramalıyım ve seni tutuklatmalıyım.

Niçin polisi aramadın?

Polisi arayın.

Polisi ara.

Mahkum bir polisi öldürmüş olduğunu reddetti.

Eve dön ve polisi ara!

Bir Kaliforniya polisi bir arabayı kenara çekti ve sürücüyle konuştu.

Komşular polisi aradılar.

Yazar George Orwell yaklaşık yirmi yıl İngiliz polisi tarafından gözlendi.

Onu yaparsan polisi ararım.

Tom polisi aradı.

Tom onun dikkatini çekmek için gecenin ortasında Mary'nin penceresine taşlar attı fakat bunun yerine onun camını kırarak sonuçlandı ve Mary'nin babası polisi aradı.

Tom polisi aramaya gitti.

Polisi ara!

Acil bir durumda polisi arayın.

Tom, polisi aramamı söyledi.

Hemen polisi aramak önemli bir şeydir.

Polisi aradın mı?

Polisi aramamı istedin mi?

Sakın polisi arama.

Olağandışı bir şey görürsen polisi ara.

Polisi arama.

"Biri polisi aradı mı?" "Ben aradım."

Polisi aramamız daha iyi olurdu.

Amerikan polisi, kendisine silah çekeni anında vurur.

Kim polisi aradı?

Size birer düdük hediye edeceğim, artık trafik polisi oluyorsunuz.

Birisi polisi aramalıydı.

Tom polisi aramalıydı.

Polisi arasak iyi olur.

Polisi aramayı düşündüm.

Polisi aradım.

Polisi aramam gerekip gerekmediğini merak ediyorum.

Neden hemen polisi aramadın?

Polisi mi çağıracaksın?

Polisi arayıp haber verin.

Müziği kısmazsan komşular polisi arayacaklar.

Polisi arıyorum.

Polisi aramam gerekiyor mu?

Tom polisi arayacak.

Dan neredeyse iki yıl boyunca polisi atlatmış.

Tom polisi aramadı.

Komşum polisi aradı.

Sadece polisi ara.

Polisi arayacağım!

Neden polisi arıyorsun?

Tom bir polisi pusuya düşürdü ve onu bir baltayla öldürdü.

Polisi aramak zorundayız.

Onun çığlığı polisi getirdi.

Biz polisi arıyoruz.

Polisi aramalısınız.

Polisi arayalım.

Polisi aramalıyız.

Polisi aramanı söyleyen Tom muydu?

Polisi aramamız gerekmiyor mu?

Polisi aramak kimin fikriydi?

Polisi arayacak mısın?

Hemen şimdi terk etmezseniz polisi arıyorum.

Polisi aramaya gideceğim.

O, polisi görür görmez dışarı koştu.

Lütfen polisi arama.

Hırsız, polisi gördüğünde, cüzdanı bıraktı ve kaçtı.

Polisi aramak için çok erkendi.

Tom henüz polisi aramadı.

Polisi aramak istemiyorum.

Tom'un polisi aramak istediğine dair içimde bir his var.

Tom polisi alarma geçirdi.

Tom derhal polisi aradı.

Polisi tutuklayın!

Birisi cüzdanımı çaldı, o yüzden hemen polisi arayacağım.

Cüzdanım çalındı, o yüzden polisi aramalıyım.

Polisi duyunca paniğe kapıldı.

Dan polisi bekliyordu.

Adam bir polisi görünce kaçtı.

Tom kasabadaki bir vampir kulübünün varlığı hakkında yerel polisi uyarmaya çalıştı.

Tom Mary'yi polisi aramaktan durdurmaya çalıştı.

Dan polisi bile aramadı.

Sahneyi seyreden Dan polisi aradı.

Tom belediye başkanına suikast düzenlemek için bir plan hakkında polisi uyardı.

Ne yapacağımı bilmediğim için polisi aradım.

Polisi aramamız gerekiyor.

Also check out the following words: çalışıyorum, Amerikanım, Fonetik, işaretleri, okuyabiliyor, CD'yi, alman, taksi, çağırdım, çünkü.