Turkish example sentences with "onun"

Learn how to use onun in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Onun 100 dolardan az parası yok.
Translate from Turkish to English

Onun bisikleti mavi.
Translate from Turkish to English

Onun birçok tarih kitabı var.
Translate from Turkish to English

Onun iyi bir piyanist olduğunu söylemeye gerek yok
Translate from Turkish to English

Batman hakkında bilmeniz gereken şey, onun süper kahraman olmasıdır.
Translate from Turkish to English

Onun test sürüşünü geçmesi herkesi şaşırttı.
Translate from Turkish to English

O benim, onun değil.
Translate from Turkish to English

Aman, onun hakkında kusura bakma.
Translate from Turkish to English

Bu John'dur ve o da onun biraderidir.
Translate from Turkish to English

Onun fiyatı 10.000 yendir.
Translate from Turkish to English

Onun bankada bolca parası var.
Translate from Turkish to English

Onun parası yoktu ve herhangi bir yiyeceği alamıyordu.
Translate from Turkish to English

Onun kız arkadaşı Japon.
Translate from Turkish to English

Onun suyunu kestiler çünkü o faturayı ödemedi.
Translate from Turkish to English

Onun elleri buz kadar soğuktu.
Translate from Turkish to English

Onun favori beyzbol takımı Devler'dir, fakat o Aslanlar'ı da seviyor.
Translate from Turkish to English

Onun görünümünü çekici bulurum.
Translate from Turkish to English

Onun geçen aydan beri hasta olduğunu duydum.
Translate from Turkish to English

Onun kendi evi var.
Translate from Turkish to English

Onun ne de çok kitabı var!
Translate from Turkish to English

Onun böyle güzel bir teklifi reddetmesine şaşırdım.
Translate from Turkish to English

Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Hastalık onun dışarıya çıkmasını engelledi.
Translate from Turkish to English

Onun gri saçı var.
Translate from Turkish to English

Onun on beş dolardan fazla parası yok.
Translate from Turkish to English

Onun adını biliyorum.
Translate from Turkish to English

Onun adı Lucifera.
Translate from Turkish to English

Onun dediğini görmezden gel. O sadece şaka yapıyor.
Translate from Turkish to English

Kız bayıldı, fakat biz onun yüzüne su döktüğümüzde o kendine geldi.
Translate from Turkish to English

O onun, değil mi?
Translate from Turkish to English

Şu, onun arabası.
Translate from Turkish to English

O, onun arabası.
Translate from Turkish to English

O onun İngilizce öğrenmesi için kolay değil.
Translate from Turkish to English

Onun adını unuttum.
Translate from Turkish to English

Onun bir çocuğu olduğunu bilmiyordum.
Translate from Turkish to English

Onun adı Tomoyuki Ogura.
Translate from Turkish to English

Onun saçı sarı ve genç görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu kalemler onun.
Translate from Turkish to English

Onun erkek kardeşi Kensaku şu an Brezilya'da.
Translate from Turkish to English

Onun annesi bir Kennedy idi.
Translate from Turkish to English

Onun ana dalı İngiliz edebiyatıdır.
Translate from Turkish to English

Onun kitabı sadece İngiltere'de değil, Japonya'da da ünlü.
Translate from Turkish to English

Onun bir kedisi var. Bu kedi beyazdır.
Translate from Turkish to English

Onun saldırgan olduğunu herkes biliyordu.
Translate from Turkish to English

Onun istifa etmesi için bir neden yok.
Translate from Turkish to English

Onun istifa etmesi için bir sebep yok.
Translate from Turkish to English

Onun görme yeteneği kötü.
Translate from Turkish to English

Onun görme kabiliyeti kötü.
Translate from Turkish to English

Onun bisikleti benimkinden daha iyi.
Translate from Turkish to English

Onun mavi gözleri var.
Translate from Turkish to English

Fransızca, onun ana dilidir.
Translate from Turkish to English

Onun ana dili Fransızcadır.
Translate from Turkish to English

Onun başaracağını umuyorum.
Translate from Turkish to English

Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
Translate from Turkish to English

İspanyolca onun ana dilidir.
Translate from Turkish to English

Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir.
Translate from Turkish to English

Onun nerede doğduğunu biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Onun beşten fazla sözlüğü var.
Translate from Turkish to English

Onun gözleri midesinden daha büyük.
Translate from Turkish to English

Onun yaşadığı evi beğenmiyorum.
Translate from Turkish to English

Onun başka bir oğlu var.
Translate from Turkish to English

Onun Mahjong'da iyi olduğunu duyuyorum.
Translate from Turkish to English

Onun söylediği doğru.
Translate from Turkish to English

Onun başarısızlığının ana nedeni tembelliktir.
Translate from Turkish to English

Onun bir doktor olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Önümüzdeki ay onun bir bebeği olacak.
Translate from Turkish to English

Onun oğlu ünlü bir piyanist oldu.
Translate from Turkish to English

Onun politikaya ilgisi yok.
Translate from Turkish to English

Onun siyasete ilgisi yok.
Translate from Turkish to English

Onun için ne kadar ödedin?
Translate from Turkish to English

Onun Mary adında bir kızı var.
Translate from Turkish to English

Bay Brown onun babasıdır.
Translate from Turkish to English

Onun Bay Brown olduğunu düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Onun ölmüş olabileceğinden korkuyorlar.
Translate from Turkish to English

Onun ölü olabileceğinden korkuyorlar.
Translate from Turkish to English

O, Amerika Birleşik Devletleri'nde büyüdü fakat onun ana dili Japonca.
Translate from Turkish to English

O, Birleşik Devletler'de büyüdü fakat onun ana dili Japonca.
Translate from Turkish to English

O, ABD'de büyüdü fakat onun ana dili Japonca.
Translate from Turkish to English

O, Amerika Birleşik Devletleri'nde büyüdü ama onun ana dili Japonca.
Translate from Turkish to English

O, Amerika Birleşik Devletleri'nde büyüdü lâkin onun ana dili Japonca.
Translate from Turkish to English

O, Amerika'da büyüdü fakat onun ana dili Japonca.
Translate from Turkish to English

Onun Londra'ya gittiğini biliyorum.
Translate from Turkish to English

Bu akşam onun için bir veda partisi düzenliyoruz.
Translate from Turkish to English

Onun yardımımıza ihtiyacı var.
Translate from Turkish to English

Onun üç tane erkek kardeşi var.
Translate from Turkish to English

Onun adını hatırlayamam.
Translate from Turkish to English

Onun adını hatırlayamıyorum.
Translate from Turkish to English

Onun ikinci oğlu evlendi ve yuva kurdu.
Translate from Turkish to English

Onun sorularını anlamak imkânsızdı.
Translate from Turkish to English

Onun ismini unuttum.
Translate from Turkish to English

O, onun otomobili.
Translate from Turkish to English

Onun romanları genç insanlar arasında popülerdir.
Translate from Turkish to English

Onun bir sakalı var.
Translate from Turkish to English

Onun kız kardeşi ile ben iyi arkadaş olacağız.
Translate from Turkish to English

İşte onun yaşadığı ev.
Translate from Turkish to English

Onun çizdiği şey son derece detaylandırılmış ve belirgin, her zaman küçük detaylara ayrılamaz.
Translate from Turkish to English

Onun yerine az önce tanımladığım iki ekonomik değişkenin tartışmasına döneceğim.
Translate from Turkish to English

O, onun arkadaşıdır.
Translate from Turkish to English

Onun ofisini bulmak kolaydı.
Translate from Turkish to English

Onun teklifini reddetti.
Translate from Turkish to English

Delil bizi onun masumluğuna ikna etti.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: ispatlayacağım, kusuyor, durdurulamaz, saçlıları, CNN, Galler'de, gerilmiş, ölmeni, eğlenmemişti, afaroz.