Learn how to use oğlan in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Oğlan sessiz kaldı.
Translate from Turkish to English
Küçük oğlan hayvanat bahçesinde.
Translate from Turkish to English
Oğlan belki ebeveynlerini mutlu etmek için yalan söyledi.
Translate from Turkish to English
Oğlan atlıyor.
Translate from Turkish to English
En büyük oğlan bütün mülkiyetin varisi oldu.
Translate from Turkish to English
Oğlan hoşlandığı kıza bir buket gül vereceğini, onunla konuşacağını ve onu bir kahve içmeye davet edeceğini belirtti.
Translate from Turkish to English
Oğlan ve kız birbirlerini tanıyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Şu oğlan bir yetişkin gibi konuşuyor.
Translate from Turkish to English
Oğlan ekmek yemekte.
Translate from Turkish to English
Bu oğlan sekiz saat uyudu.
Translate from Turkish to English
Zengin kız fakir oğlan masalı mı?
Translate from Turkish to English
Onun oğlan mı yoksa kız mı olduğuna emin değilim.
Translate from Turkish to English
Lunaparkta Mary yalnız başına ağlayan bir oğlan buldu ve yumuşak bir sesle "Merhaba yavrum, sorun nedir? Kayıp mı oldun? Seni Kayıp Çocuklar Şubesine götüreyim mi?" dedi.
Translate from Turkish to English
Oğlan piyanoyu çalıyor.
Translate from Turkish to English
Oğlan piyanoyu çalar.
Translate from Turkish to English
Bir oğlan görüyorum.
Translate from Turkish to English
Şu oğlan sanki bir yetişkinmiş gibi konuşuyor.
Translate from Turkish to English
Bu, bana yardım eden oğlan.
Translate from Turkish to English
Günün birinde oğlan, iz bırakmadan ortadan kayboldu.
Translate from Turkish to English
Oğlan kızın çenesini okşadı ve yanağından öptü.
Translate from Turkish to English
Oğlan uzun boylu değil.
Translate from Turkish to English
Okulun en güzel kızlarından biri olmasına rağmen Mary'nin hiç oğlan arkadaşı yoktu.
Translate from Turkish to English
Cumartesi günü Cyril adlı oğlan arkadaşımla bir tenis maçı oynuyor olacağım.
Translate from Turkish to English
Oğlan, gerçeği bilmek istiyor.
Translate from Turkish to English
İki oğlan arasında dikkat çekici farklılıklar vardı.
Translate from Turkish to English
Küçük oğlan çok hızlı büyüdü.
Translate from Turkish to English
Oğlan, korsanlar hakkında bir kitap okuyor.
Translate from Turkish to English
Şarkı söyleyen oğlan mükemmel.
Translate from Turkish to English
İki çocuğumuz var. Biri oğlan diğeri kız.
Translate from Turkish to English
Bir oğlan koyun sürüsünü güdüyordu.
Translate from Turkish to English
Her oğlan ve kız Kolomb'u bilir.
Translate from Turkish to English
Oğlan bir taş atıyor.
Translate from Turkish to English
Oğlan güçlüdür.
Translate from Turkish to English
Tom artık bir oğlan değil.
Translate from Turkish to English
Abim bir oğlan ve ablam bir kız.
Translate from Turkish to English
Oğlan ciddi bir hastalıkla mücadele etti.
Translate from Turkish to English
Oğlan olduğun için şanslısın.
Translate from Turkish to English
Bir oğlan var.
Translate from Turkish to English
Bu oğlan aritmetikteki herhangi bir problemi çözebilir.
Translate from Turkish to English
O oğlan çok hızlı koşuyor.
Translate from Turkish to English
Aslında oğlan bunu yapacaktı.
Translate from Turkish to English
Oğlan dişi koyunlara göz kulak oluyor.
Translate from Turkish to English
Jack kötü düşüncelerle dolu kötü bir oğlan.
Translate from Turkish to English
O, sınıftaki en sevilen oğlan.
Translate from Turkish to English
Kato'nun sınıfı kırk tane oğlan ve kızdan oluşur.
Translate from Turkish to English
O oğlan gerçekten utangaç.
Translate from Turkish to English
O çağdaş bir oğlan.
Translate from Turkish to English
Oğlan radio dinleyerek uzanmıştı.
Translate from Turkish to English
Bu sınıfta kaç oğlan var?
Translate from Turkish to English
Oğlan dönüp bakmaksızın yürüyüp gitti.
Translate from Turkish to English
Bu bir oğlan.
Translate from Turkish to English
O, onun oğlan mı yoksa kız mı olduğunu bilmiyor bile.
Translate from Turkish to English
Hatta, onun oğlan mı yoksa kız mı olduğunu bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Oğlan koşarak geldi.
Translate from Turkish to English
Oğlan, dedesiyle konuşuyor.
Translate from Turkish to English
İlk olarak, o tembel bir oğlan.
Translate from Turkish to English
Oğlan kayıp anahtarı arıyordu.
Translate from Turkish to English
Oğlan ellerini kirletti.
Translate from Turkish to English
Her oğlan ve her kız memnundu.
Translate from Turkish to English
O bir kız mı yoksa oğlan mı?
Translate from Turkish to English
Oğlan okula gitti.
Translate from Turkish to English
Oğlan yeni bir bisiklet için yalvardı.
Translate from Turkish to English
Oğlan çocuğu, köpeğine sarıldı.
Translate from Turkish to English
"İşte akşam yemeğiniz." "Kahvaltı için akşam yemeği mi? Ah oğlan, bu lezzetli!"
Translate from Turkish to English
Oğlan ekmek yiyor.
Translate from Turkish to English
Uzun bir zaman önce Plüton hâlâ gezegenken, Tom adında bir oğlan vardı.
Translate from Turkish to English
Bu oğlan küçük.
Translate from Turkish to English
Oğlan bir köpek satın alıyor.
Translate from Turkish to English
Bu oğlan iyi şarkı söylüyor.
Translate from Turkish to English
Tom sınıfımızdaki tek oğlan.
Translate from Turkish to English
Oğlan bir kuşu serbest bıraktı.
Translate from Turkish to English
Anne ve babamız hala gençtiler ve biz üç kardeştik: bir oğlan ve iki kız.
Translate from Turkish to English
Senin yaşlarında bir oğlan biliyorum.
Translate from Turkish to English
Yatakta bir oğlan uyuyor.
Translate from Turkish to English
Hem oğlan hem de kız akıllı.
Translate from Turkish to English
Oğlan kızı öptü.
Translate from Turkish to English
Oğlan, öğretmene kağıt bir uçak attı.
Translate from Turkish to English
Oğlan bayıldı, ama yüzüne su attığımızda kendine geldi.
Translate from Turkish to English
Oğlan bu güzel kızı seviyor.
Translate from Turkish to English
Oğlan üç gündür baş ağrısından şikayet ediyor.
Translate from Turkish to English
Tom sınıftaki en uzun oğlan.
Translate from Turkish to English
Oğlan babasına benziyor.
Translate from Turkish to English
Hâlâ kız oğlan kız mısın?
Translate from Turkish to English
Oğlan da on iki yaşında ama kızdan hâlâ daha genç.
Translate from Turkish to English
Oğlan, kitabını okuyor.
Translate from Turkish to English
Hakkında konuştuğunuz oğlan mı bu?
Translate from Turkish to English
Şu iki oğlan kim?
Translate from Turkish to English
Oğlan, bitkinin büyümesini gözlemledi.
Translate from Turkish to English
Oğlan kediyi kuyruğundan yakaladı.
Translate from Turkish to English
O bir oğlan çocuğu dünyaya getirdi.
Translate from Turkish to English
Kütüphanede dokuz kız, üç oğlan var.
Translate from Turkish to English
Kütüphanede dokuz kız ve üç oğlan var.
Translate from Turkish to English
Oğlan çiziyor.
Translate from Turkish to English
O oğlan şeker yemiyor.
Translate from Turkish to English
O oğlan şeker yemez.
Translate from Turkish to English
O bir oğlan doğurdu.
Translate from Turkish to English
Oğlan doğurdu.
Translate from Turkish to English
Bir oğlan gibi giyindi.
Translate from Turkish to English
Hangi oğlan Tom?
Translate from Turkish to English
Tom akıllı bir oğlan.
Translate from Turkish to English
Tom çok hoş bir oğlan.
Translate from Turkish to English