Learn how to use konuşmayı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
O, kötü bir ruh hali içerisinde olması dolayısıyla seninle konuşmayı reddedebilir.
Translate from Turkish to English
Benimle dalga mı geçiyorsun yoksa ne? Senin konuşmayı kesmeni ve dersi takip etmeni üç kere istedim.
Translate from Turkish to English
O, konuşmayı sürdürdü.
Translate from Turkish to English
Tom bütün gece konuşmayı sürdürdü.
Translate from Turkish to English
O, konuşmayı komşular hakkındaki dedikodu ile tatlandırmaya çalıştı.
Translate from Turkish to English
Amerika'ya gideceksen, İngilizce konuşmayı öğrensen iyi olur.
Translate from Turkish to English
Tom'un bu gece Mary ile konuşmayı canı istemiyor.
Translate from Turkish to English
Biz şirket başkanı ile konuşmak istedik, ama o bizimle konuşmayı reddetti.
Translate from Turkish to English
Fransızca konuşmayı İngilizceden çok daha kolay buluyorum.
Translate from Turkish to English
Havaiili konuşmayı öğrenmek istiyorum, böylece kız arkadaşımı etkileyebilirim.
Translate from Turkish to English
Ben insanların önünde konuşmayı sevmiyorum.
Translate from Turkish to English
O seninle konuşmayı reddedebilir çünkü o çok kötü bir ruh hali içinde.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı bitirmeden telefonu kapattı.
Translate from Turkish to English
Tom topluluk önünde konuşmayı sevmiyor.
Translate from Turkish to English
Tom Fransızca konuşmayı tercih eder.
Translate from Turkish to English
Tom'un Fransızcayı konuşmayı öğrenme arzusu yok.
Translate from Turkish to English
Tom İngilizce konuşmayı Fransızca konuşmaktan çok daha kolay buluyor.
Translate from Turkish to English
Tom Fransızca konuşmayı sevmez.
Translate from Turkish to English
Tom Fransızcayı adam akıllı konuşmayı bilmez.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin Fransızca konuşmayı öğrenmesinin önemli olduğunu düşünüyor.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'yi Fransızca konuşmayı öğrenmesi için teşvik etti.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'nin Fransızca konuşmayı öğrenmesi için elinden geleni yaptı.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı böylesine gürültülü bir odada sürdüremeyiz.
Translate from Turkish to English
Yarın Tom'la telefonda konuşmayı ve ondan yardım istemeyi planlıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom telefonda konuşmayı sever.
Translate from Turkish to English
Mary odaya geldiğinde Tom konuşmayı durdurdu.
Translate from Turkish to English
Tom eline geçecek ilk fırsatta Mary ile konuşmayı planladı.
Translate from Turkish to English
Tom işi hakkında konuşmayı sevmiyor.
Translate from Turkish to English
Derhal konuşmayı kes.
Translate from Turkish to English
Eğer üniversiteye girebilirsem, iki yabancı dil konuşmayı öğrenmeyi umuyorum.
Translate from Turkish to English
Ken konuşmayı durdurdu ve yemek yemeğe başladı.
Translate from Turkish to English
Mary odaya girdiğinde Jack aniden konuşmayı kesti.
Translate from Turkish to English
Tom'un şu anda konuşmayı canı çok istemiyor.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı kesin.
Translate from Turkish to English
Kadınlar konuşmayı sever.
Translate from Turkish to English
O konuşmayı kesti.
Translate from Turkish to English
Onlar konuşmayı kestiler.
Translate from Turkish to English
O, konuşmayı kesmedi.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı bitirdin mi?
Translate from Turkish to English
O, onlarla konuşmayı kesti.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı kaçırdığım için üzgünüm.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary ile konuşmayı reddetti.
Translate from Turkish to English
Bizimle Fransızca konuşmayı denedi.
Translate from Turkish to English
Onlar sürekli olarak konuşmayı sürdürdüler.
Translate from Turkish to English
Lütfen konuşmayı keser misin?
Translate from Turkish to English
Konuşmayı keser misin?
Translate from Turkish to English
Kimse konuşmayı dinlemiyordu.
Translate from Turkish to English
Ona konuşmayı durdurmasını rica ettikten sonra o konuşmaya devam etti.
Translate from Turkish to English
Bir yerli gibi yabancı bir dili konuşmayı gerçekten öğrenebilir miyiz?
Translate from Turkish to English
O, aniden konuşmayı kesti.
Translate from Turkish to English
O, bizi konuşmayı kesmemiz için uyardı.
Translate from Turkish to English
Bizim bebek konuşmayı öğreniyor.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı bırakın ve beni dinleyin.
Translate from Turkish to English
Aniden, konuşmayı durdurdular.
Translate from Turkish to English
Seninle baş başa konuşmayı tercih ederim.
Translate from Turkish to English
İngilizce konuşmayı kolay buldum.
Translate from Turkish to English
Fransızcayı bırak konuşmayı okuyamam bile.
Translate from Turkish to English
Herkesin önünde konuşmayı sevmez.
Translate from Turkish to English
Tom topluluk önünde konuşmayı sevmez.
Translate from Turkish to English
Sana İngilizce konuşmayı kim öğretiyor?
Translate from Turkish to English
İngilizce konuşmayı tercih eder misiniz?
Translate from Turkish to English
Kısa sürede İngilizce konuşmayı öğrendi.
Translate from Turkish to English
Yarın onunla konuşmayı unutma.
Translate from Turkish to English
Yakında İngilizceyi iyi konuşmayı öğreneceksin.
Translate from Turkish to English
Tom Mary ile İngilizce konuşmayı kolay buldu.
Translate from Turkish to English
Lütfen artık konuşmayı keser misin?
Translate from Turkish to English
O, konuşmayı bitirdiğinde, herkes sessizdi.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı severim.
Translate from Turkish to English
Benimle konuşmayı kes.
Translate from Turkish to English
İnsanlar konuşmayı sever.
Translate from Turkish to English
Kutsal Kuran bize, Allah'a inançlı olmayı ve her zaman doğru konuşmayı emreder.
Translate from Turkish to English
Seninle konuşmayı seviyorum.
Translate from Turkish to English
Böyle güzel Fransızca konuşmayı nasıl öğrendin?
Translate from Turkish to English
İngilizce konuşmayı bilen birini işe alacağız.
Translate from Turkish to English
Tom yabancılarla konuşmayı sevmez.
Translate from Turkish to English
Tom'la konuşmayı ümit etmiştim.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı sevdiğim kadar sessiz olmayı da seviyorum.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı bitirdiğinde sessizlik vardı.
Translate from Turkish to English
Fransızca konuşmayı seviyorum.
Translate from Turkish to English
Fransızca konuşmayı tercih ederim.
Translate from Turkish to English
Tom Fransızca konuşmayı reddetti.
Translate from Turkish to English
Tom'a Fransızca konuşmayı kim öğretti?
Translate from Turkish to English
Fransızca konuşmayı nerede öğrendin?
Translate from Turkish to English
Fransızca konuşmayı tercih eder misin?
Translate from Turkish to English
Akıcı biçimde Fransızca konuşmayı öğrenmeyi gerçekten istiyorum.
Translate from Turkish to English
Tom yakaladığı her fırsatta Fransızca konuşmayı pratik yapar.
Translate from Turkish to English
Tom Fransızca konuşmayı İngilizceden çok daha kolay buluyor.
Translate from Turkish to English
Tom konuşmayı durdurdu.
Translate from Turkish to English
Her zaman politika konuşmayı ısrar eden insanları sevmem.
Translate from Turkish to English
Keşke Tom hakkında konuşmayı durdurabilsen.
Translate from Turkish to English
Dili konuşmayı çok iyi bilmiyordum, ama anlayabiliyordum.
Translate from Turkish to English
Tom konuşmayı sürdürdü.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı yapacağım.
Translate from Turkish to English
Tom'la konuşmayı denedim.
Translate from Turkish to English
O konuşmayı hatırlıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom'la konuşmayı gerçekten sevdim.
Translate from Turkish to English
Kendisi onunla konuşmayı reddetti.
Translate from Turkish to English
Konuşmayı seviyorum.
Translate from Turkish to English
İnsanlarla konuşmayı seviyorum.
Translate from Turkish to English
Bir çocukken Fransızca konuşmayı öğrendin mi?
Translate from Turkish to English
Tom bütün konuşmayı yapmak istiyordu.
Translate from Turkish to English