Learn how to use karşıya in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Karşıya geçen yaşlı bayanı izledim.
Translate from Turkish to English
Karşıya geçerken çok dikkâtli olamıyorsun.
Translate from Turkish to English
Ben nehri karşıdan karşıya yüzebildim.
Translate from Turkish to English
Ofisim Fifth Avenue ile karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Tom bir meydan okuma ile karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Ordu küçük muhalefetle karşı karşıya geldi.
Translate from Turkish to English
Tom mali sorunlarla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Tom birkaç ciddi sorunla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
İngiltere tehlikeli şekilde düşük gıda malzemeleri ile karşı karşıya idi.
Translate from Turkish to English
Nehir karşıdan karşıya elli yardadır.
Translate from Turkish to English
Nehir karşıdan karşıya 35 metredir.
Translate from Turkish to English
Nehri karşıdan karşıya yüzebilirim.
Translate from Turkish to English
Bu kuş türü yok olma tehlikesi ile karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Onlar mali sorunlarla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Caddeden karşıya geçerken bir kaza gördüm.
Translate from Turkish to English
Kırmızı ışıkta ya da yaya geçidi olmayan yerlerde karşıdan karşıya geçmekle ilgili burada bir yasa var mıdır?
Translate from Turkish to English
Çocukları caddeden karşıya geçerken gördüm.
Translate from Turkish to English
Yoldan karşıya geçerken arabalara dikkat et.
Translate from Turkish to English
Onlar ciddi bir durumla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Nehirde karşıdan karşıya feribot seferleri yaparlar.
Translate from Turkish to English
Tom neyle karşı karşıya olduğunu bilmeli.
Translate from Turkish to English
Tom'la şimdi karşı karşıya gelemem.
Translate from Turkish to English
Tom bir muamma ile karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Caddeden karşıya geçerken neredeyse bana bir araba çarpıyordu.
Translate from Turkish to English
Karşıdan karşıya geçerken dikkatli ol.
Translate from Turkish to English
Yoldan karşıya geçerken mesaj yazmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Karşıdan karşıya geçerken mesaj yazmak tehlikelidir.
Translate from Turkish to English
Neyle karşı karşıya olduğumuzu bilmem gerekiyor.
Translate from Turkish to English
Neyle karşı karşıya olduğumuzu bilmeliyim.
Translate from Turkish to English
Masayı taşımaya çalıştığımda karşıya çekerken bacaklarından biri kulak tırmalayıcı bir ses yaptı.
Translate from Turkish to English
O, evden çıkartılma tehlikesiyle karşıya karşıya bulunuyor.
Translate from Turkish to English
O, evden çıkartılma tehlikesiyle karşıya karşıya bulunuyor.
Translate from Turkish to English
Öğretmen ve ben karşı karşıya oturduk.
Translate from Turkish to English
Bugün birçok ciddi problemle karşı karşıya bulunmaktayız.
Translate from Turkish to English
Hedefimiz karşıya geçmek.
Translate from Turkish to English
Yolu karşıdan karşıya geçmemde yardımcı olduğun için teşekkür ederim.
Translate from Turkish to English
Bakalım sonunda nasıl bir manzara ile karşı karşıya kalacağız.
Translate from Turkish to English
Şoförler, yolda karşıdan karşıya geçen çocuklara çok dikkat etmeliler.
Translate from Turkish to English
Neyle karşı karşıya olduğumuzu daha tam olarak bilmiyoruz.
Translate from Turkish to English
Karşı karşıya olduğumuz örgütün gücünü anlamak açısından bu bile tek başına ne kadar ürkütücü!
Translate from Turkish to English
Zaten Avrupalı müttefiklere karşı güçlü bir mücadele ile karşı karşıya kaldı.
Translate from Turkish to English
Neyle karşı karşıya olduğunu anlamanı istiyordum.
Translate from Turkish to English
Tom tahliye edilme tehlikesiyle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Karşı karşıya olduğumuz tek sorun bu değil.
Translate from Turkish to English
Tom zor bir seçimle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Beyaz yakalı işçiler birçok güçlüklerle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
İki takım final maçında karşı karşıya geldi.
Translate from Turkish to English
Yoldan karşıya geçerken dikkatli ol.
Translate from Turkish to English
Acele ederken buradan karşıya geçmemeye çalışıyorum.
Translate from Turkish to English
Tom, şu anki işinde ruhsal çöküntü tehlikesiyle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Tom dereyi karşıdan karşıya yürüdü.
Translate from Turkish to English
Biz daha önce hiç olmadığı gibi baskı ile karşı karşıya kaldık.
Translate from Turkish to English
Neyle karşı karşıya olduğum konusunda hiçbir fikrim yok.
Translate from Turkish to English
Hiç Tom'la karşı karşıya geldin mi?
Translate from Turkish to English
Tom tehlikeyle karşı karşıya geldi.
Translate from Turkish to English
Rehineler ölüm ile karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Kedi, karşıdan karşıya geçerken araba çarptı.
Translate from Turkish to English
O zaman, ülkemiz ciddi ekonomik zorluklarla karşı karşıya kalmıştır.
Translate from Turkish to English
Onun işi çocukların caddeyi güvenli bir şekilde karşıdan karşıya geçtiklerini görmekti.
Translate from Turkish to English
Çocuk ve amcası masada birbirleriyle karşı karşıya geldi.
Translate from Turkish to English
O birkaç engelle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Karşıdan karşıya geçerken dizlerinin üzerine düştü.
Translate from Turkish to English
Ben şampiyonla karşı karşıya geldim.
Translate from Turkish to English
Esnafla karşı karşıya gelmek stresli durumlara neden olur.
Translate from Turkish to English
Eski köprü yıkılma tehlikesiyle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Tom ömür boyu hapis ile karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Amerika Birleşik Devletleri, yirminci yüzyılın başında bir Hıyarcıklı veba salgını ile karşı karşıya kaldı.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary birbirleriyle karşı karşıya kaldılar.
Translate from Turkish to English
Bu, bu ülkenin karşı karşıya kaldığı en ciddi problemlerden biridir.
Translate from Turkish to English
O bu ülkenin karşı karşıya kaldığı en ciddi sorunlardan biridir.
Translate from Turkish to English
Bu, bu ülkenin karşı karşıya kaldığı en ciddi sorunlardan biridir.
Translate from Turkish to English
O delil ile karşı karşıya geldiğinde, suçlu olduğunu itiraf etmek zorunda kaldı.
Translate from Turkish to English
Tom körfezi karşıdan karşıya yüzdü.
Translate from Turkish to English
Fadıl, ölüm cezası ile karşı karşıya kalabileceğini öğrendiğinde fikrini değiştirdi.
Translate from Turkish to English
Tom bir ikilemle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Karşı karşıya olduğumuz sorunların farkındayım.
Translate from Turkish to English
Neyle karşı karşıya olduğumuzu henüz bilmiyoruz.
Translate from Turkish to English
Tom hiçbir suçlamayla karşı karşıya değildir.
Translate from Turkish to English
Tom herhangi bir yaptırımla karşı karşıya değil.
Translate from Turkish to English
Tom ömür boyu hapis cezasıyla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Tom şimdi bir ikilemle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Hangi zorluklarla karşı karşıya kalabiliriz?
Translate from Turkish to English
Tom ciddi bir muhalefetle karşı karşıya gelmedi.
Translate from Turkish to English
Bu konularla karşı karşıya kalmalısınız.
Translate from Turkish to English
İklim değişikliği, karşı karşıya olduğumuz en büyük tehdittir.
Translate from Turkish to English
O ölürse ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kalacağız.
Translate from Turkish to English
Ölüm cezasıyla karşı karşıya kalabileceğini öğrenince Sami fikrini değiştirdi.
Translate from Turkish to English
Tom bundan çok daha büyük bir problemle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Sami bazı ciddi zorluklarla karşı karşıya kaldı.
Translate from Turkish to English
Sami bir ikilemle karşı karşıya kaldı.
Translate from Turkish to English
Sami evden tahliyeyle karşı karşıya kaldı.
Translate from Turkish to English
Sami bu sefer ölüm cezasıyla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Ali kaleciyle karşı karşıya kaldı.
Translate from Turkish to English
Tom cezai kovuşturmalarla karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Maç öncesi stat yakınında karşı karşıya gelen rakip taraftarlar arasında gerginlik yaşandı.
Translate from Turkish to English
Karşıya Şehir Hatları'yla geçtim.
Translate from Turkish to English
Bu konuşma dili yakında yeryüzünden silinme tehlikesiyle karşı karşıya olan bir dildir.
Translate from Turkish to English
Yaşlı adamın koluna girip karşıya geçirdi.
Translate from Turkish to English
Ali kaleciyle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Tom bu riskle karşı karşıya.
Translate from Turkish to English
Tom yaya geçidinden karşıya geçti.
Translate from Turkish to English