Turkish example sentences with "haftada"

Learn how to use haftada in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Haftada bir kez sinemaya gider.

Bir haftada ortalama 10 pound kazanıyor.

Biz, İngilizceyi haftada üç saat öğreniyoruz.

O, en azından haftada bir kez anne ve babasına yazdı.

Almanca dersleri haftada iki kez yapılmaktadır- Pazartesi ve Çarşamba günleri.

Bu fabrikanın üretim kapasitesi haftada 250 araçtır.

Haftada bir kez piyano dersleri alır.

O, haftada ortalama üç ya da dört kitap okur.

Haftada bir kez, o, aerobiğe gider.

O haftada bir kez pazara gitti.

O, haftada bir kez hastaneye gider.

O, haftada bir kez kitapçıya gider.

O, haftada bir kez ebeveynlerine yazar.

Haftada bir kez, o, arkadaşları ile tenis oynar.

Haftada bir kez yemek pişirme dersleri alır.

O, bir haftada ortalama 10 pound kazanır.

Çöp toplayıcı, haftada üç kez gelir.

Tom arabasına haftada iki kez yakıt alır.

Tom bir caz kulübünde haftada üç gece sahne alıyor.

Tom en azından haftada bir kez çamaşırları yıkar.

Tom haftada üç kez piyano dersleri alır.

Tom haftada en az üç kez banyo yapar.

Tom haftada üç gün spor salonuna gitti.

Tom, haftada iki kez tepinme dansı dersleri alır.

Tom, haftada sadece bir gün çalışarak Mary'nin o kadar çok parayı nasıl yapabildiğini anlayamadığını söylüyor.

Tom haftada en az üç kez dişlerini diş ipiyle temizler.

Tom ve Mary haftada iki veya üç kez biftek yiyorlar.

Tom ve Mary her ikisi de yaklaşık bir haftada kırk beş saat çalışırlar.

Bu kitap bir haftada okunulmayacak kadar zor.

Hiromi haftada beş gün okula gider.

Jim haftada en az üç kez koşmaya gittiğini söylüyor.

Maria haftada bir kez piyano dersleri alır.

Ben haftada bir kez yüzerim.

Ben haftada iki kez koşarım.

Onlar haftada bir kez buluşurlar.

Haftada bir kez onunla buluşurum.

Biz haftada bir kez akşam yemeğini dışarıda yeriz.

Bu yerel gazete, haftada bir yayınlanır

O bana haftada bir kez yazar.

Onlar haftada bir kez et yerler.

Haftada bir kez burada toplanırız.

O, haftada bir kez uğrar.

O, haftada iki kez buraya gelir.

Sınıf haftada bir kez toplanır.

Tom haftada üç kez koşar.

Haftada iki kez televizyon izlerim.

Tom portakalı sever ve haftada üç ya da dört tane yer.

Haftada bir kez burada buluşalım.

Haftada en az bir kez köpeğimi etle beslerim.

Onların haftada üç kez İngilizce dersleri var.

Haftada kaç kez futbol takımı çalışma yapar?

Marco haftada iki kez tenis oynar.

Bir haftada üç kez tenis oynar.

Babası haftada iki kez orada yer.

Toplantılar haftada bir düzenlenir.

Dergi haftada bir kez çıkar.

Haftada dört kez Fransızca dersimiz var.

Haftada iki kez anneannemi ziyaret ederim.

Saatim haftada üç dakika geri kalır.

Doktor haftada iki gün operasyon yapar.

Tom yaklaşık haftada bir kez yüzmeye gider.

Tom haftada beş gün okula gider.

Bir haftada beş İngilizce dersimiz var.

Annesi haftada bir aerobik yapar.

Haftada iki kez dedemlere giderim.

En az haftada bir kez arabasını yıkar.

En fazla, haftada 50 dolar kazanır.

Haftada bir buluşurlar.

Haftada bir kez süpermarkete gider.

Haftada kaç kez banyo yaparsınız?

Haftada en az bir kere kütüphaneye giderim.

Kira için haftada 50 dolardan daha fazla ödeyemem.

Babam haftada en az bir kez anahtarlarını kaybeder.

Kız kardeşim haftada iki gün piyano dersleri alır.

Annesine her zaman haftada bir mektup yazar.

O program iki haftada bir yayınlanır.

Yaşlı adamı haftada iki ya da üç kez gördüm.

Çöpümüz haftada üç kez toplanır.

Haftada iki ya da üç kez kütüphaneye giderim.

Bir spor salonunda haftada iki ya da üç kez egzersiz yaparım.

Bir haftada raporu bitirmek imkansız.

Haftada bir kez anne oğlunun odasını denetler.

Haftada üç kez et yerim.

Haftada bir ya da iki porsiyon balık yemenin kalp hastalığına yakalanma olasılığınızı azaltacağını duydum.

Getir götür işi için haftada dört gün çalışmak harikadır.

Doktor, haftada iki kez ameliyat yapar.

Haftada kaç defa süpermarkete alışverişe gidersin?

Bir haftada yedi gün vardır.

Haftada beş gün buradaki sınıflara ders veririm.

Haftada bir ya da iki kez yemek yemek için burada dururum.

Hâlâ haftada bir kez oraya giderim.

Ortalama olarak, haftada bir kez sinemaya giderim.

Tom bana haftada iki kez Fransızca öğretir.

Bir haftada öğrenebileceğine şaşırırdın.

Haftada kaç saat çalışırsın?

Haftada kaç saat çalışıyorsun?

Haftada kaç saat çalışırsınız?

Haftada kaç saat çalışıyorsunuz?

Babası orada haftada iki kez yer.

Haftada en az 1000 dolar kazanır.

Tom en az haftada bir kez alışverişe gider.

Also check out the following words: Yurtdışında, okuma, kararım, ebeveynlerimi, şaşırttı, Tüm, yılları, kaybettin, affet, Kusura.