Turkish example sentences with "gelecek"

Learn how to use gelecek in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
Translate from Turkish to English

Otobüs on beş dakika içinde istasyona gelecek.
Translate from Turkish to English

Kim benimle gelecek?
Translate from Turkish to English

O, öğleyin gelecek.
Translate from Turkish to English

Mağazaya benimle gelecek misin?
Translate from Turkish to English

Bill gelecek hafta geri gelecek.
Translate from Turkish to English

Bill gelecek hafta geri gelecek.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşim gelecek sene Tokyo'ya gidecek.
Translate from Turkish to English

Uzayı işgâl edeceğimiz ve Ay'a yolculuk yapacağımız gün yakında gelecek.
Translate from Turkish to English

Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Geçmişsiz gelecek yoktur.
Translate from Turkish to English

Gelecek yıl yurt dışında eğitim almak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Gelecek ayın sonunda on yıldır burada yaşamakta olacak.
Translate from Turkish to English

Gelecek ay Zao'da kayak yapmaya gidebilirim.
Translate from Turkish to English

Bizimle Beyaz Saray'a kadar gelecek yeni köpek yavrusunu kazandın.
Translate from Turkish to English

Yarın partiye gelecek misin?
Translate from Turkish to English

Gelecek cuma her zamanki poker oyunumuza gelecek misin?
Translate from Turkish to English

Gelecek cuma her zamanki poker oyunumuza gelecek misin?
Translate from Turkish to English

Yarın gelecek misin?
Translate from Turkish to English

Gelecek dört yıl içinde 15 milyar euro tasarruf edilmeli.
Translate from Turkish to English

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek ay cezasını çekmeyi bitirecek.
Translate from Turkish to English

Gelecek yıldan bahsedersen şeytan güler.
Translate from Turkish to English

Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Gelecek hafta İngilizcede bütünleme sınavına girmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Gelecek hafta New York'a gidiyor.
Translate from Turkish to English

Londra'ya gelecek ziyaretinde bize uğra.
Translate from Turkish to English

Üçü çeyrek geçe gelecek.
Translate from Turkish to English

Grup, gelecek turla ilgili çok heyecanlı.
Translate from Turkish to English

Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.
Translate from Turkish to English

O, bana gelecek ay Nara'yı ziyaret edeceğini söyledi.
Translate from Turkish to English

O, 24 Haziran'da gelecek.
Translate from Turkish to English

New York'tan gelen gemi çok geçmeden gelecek.
Translate from Turkish to English

Amcam gelecek ay iki yıldır New York'ta yaşıyor olacak.
Translate from Turkish to English

Sen gelecek nesile aitsin.
Translate from Turkish to English

Ben gelecek sefer ne yapacağını bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

"O gelecek mi? " "Hayır, geleceğini sanmam."
Translate from Turkish to English

O, gelecek sınavı geçebileceğinden emin.
Translate from Turkish to English

Gelecek Salı resmî tatil.
Translate from Turkish to English

Adalet sonunda galip gelecek.
Translate from Turkish to English

Final sınavları muhtemelen gelecek aya ertelenecek.
Translate from Turkish to English

Yarın size gelecek.
Translate from Turkish to English

Gelecek yıl Kanada'ya gitmeyi umuyorum..
Translate from Turkish to English

O, tekrar ne zaman eve gelecek?
Translate from Turkish to English

Bu maden gelecek ay kapanacak.
Translate from Turkish to English

Oğlum gelecek hafta Fransa'ya hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.
Translate from Turkish to English

Hayalinin gerçekleşeceği gün kesin gelecek.
Translate from Turkish to English

Hayalinin gerçekleşeceği gün kesinlikle gelecek.
Translate from Turkish to English

Hayalinin gerçekleşeceği zaman gelecek.
Translate from Turkish to English

Gelecek için programın hakkında bana anlat.
Translate from Turkish to English

Otobüs yakında gelecek.
Translate from Turkish to English

Cenevre'den gelen tren istasyona gelecek.
Translate from Turkish to English

Bu şehirden ayrılmadan önce, O bizi görmeye gelecek.
Translate from Turkish to English

O, bu şehrin sanayisini incelemek için yakında buraya gelecek.
Translate from Turkish to English

Lütfen gelecek toplantıda maddeyi öne sür.
Translate from Turkish to English

O, gelecek hafta Londra'ya bir iş gezisi yapacak.
Translate from Turkish to English

Yeni vergi sistemi gelecek yıl yürürlüğe girer.
Translate from Turkish to English

Yeni pullar gelecek ay çıkarılacak.
Translate from Turkish to English

Gelecek yıl Sasayama'da yaşayacağım.
Translate from Turkish to English

Ben gelecek yıl Kobe'de yaşamayacağım.
Translate from Turkish to English

Ben gelecek yıl giriş sınavına katılmalıyım.
Translate from Turkish to English

Annem ne zaman eve gelecek?
Translate from Turkish to English

Gelecek beş dakika önceydi.
Translate from Turkish to English

O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor.
Translate from Turkish to English

Çalışma size iyi gelecek.
Translate from Turkish to English

Onun gelecek sefer ne yapacağını tahmin etmek zor.
Translate from Turkish to English

Gelecek hayatında faydalı olacak kitaplar oku.
Translate from Turkish to English

Tom cezasını gelecek ay hizmet ederek bitirecek.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek ay Boston'a gidecek.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek hafta Boston'a gitmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek baharda Boston'a gitmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un gelecek hafta Boston'a gitmesi bekleniyor.
Translate from Turkish to English

Sizden üç yüz dolar ödünç alıp alamayacağımı merak ediyordum. Gelecek pazartesi size geri ödeyebilirim.
Translate from Turkish to English

Bu dergiye göre, benim sevdiğim sanatçı gelecek bahar bir jazz müzisyeni ile evlenecek.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek Cuma Hindistan'a hareket edecek.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek hafta yeni bir araba satın alacak.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek yıl otuz olacak.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary gelecek planlarını tartıştılar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary gelecek yaz Fuji Dağı'na tırmanacaklar.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary gelecek ay ilk çocuklarını bekliyorlar.
Translate from Turkish to English

O, 1000 sayfanın üstünde büyük bir kitap olmasına rağmen, onun tamamını gelecek hafta bu zamana kadar okumuş olacağım.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek Cumartesiye kadar hastaneden çıkmalı.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek hakkında endişelenmeyi reddetti.
Translate from Turkish to English

Gelecek nisanda on yaşında olacak.
Translate from Turkish to English

Gelecek Cumartesi benim çocuklarıma bakmayı düşünür müsünüz?
Translate from Turkish to English

Tom'un gelecek haftaya kadar senin için bir cevabı olacak.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek yıl üniversiteye gitmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek hafta tatile gitmeyi planlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom John ile gelecek hafta taşınıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, gelecek yıl yurtdışına gidiyor.
Translate from Turkish to English

Tom, gelecek vaat eden genç bir müzisyen.
Translate from Turkish to English

Tom raporu gelecek haftaya kadar bitirmeyi umuyor.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek Pazartesi için bir toplantı belirledi.
Translate from Turkish to English

Tom gelecek ayın sonuna kadar bizden haber almayı bekleyebilir.
Translate from Turkish to English

Tom'un biraz zamanını alacak, fakat sonunda Mary'nin üstesinden gelecek.
Translate from Turkish to English

Bu kitap, gelecek yıl basılacak.
Translate from Turkish to English

Üzgünüm fakat gelecek hafta sana arabamı ödünç veremem.
Translate from Turkish to English

Senin oyununla ilgili olumlu eleştiriler gelecek basımda görünecek.
Translate from Turkish to English

Sana gelecek ay elbiselerini ve bazı diğer şeyleri Express Delivery ile göndereceğim.
Translate from Turkish to English

Gelecek ay Tokyo'yu ziyaret edeceğin için çok mutluyum.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: bol, şans, verip, vermemem, vermemenin, fren, belirtebilir, söylüyor, mümkündür, patrona.