Turkish example sentences with "gelecek"

Learn how to use gelecek in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.

Otobüs on beş dakika içinde istasyona gelecek.

Kim benimle gelecek?

O, öğleyin gelecek.

Mağazaya benimle gelecek misin?

Bill gelecek hafta geri gelecek.

Bill gelecek hafta geri gelecek.

Kız kardeşim gelecek sene Tokyo'ya gidecek.

Uzayı işgâl edeceğimiz ve Ay'a yolculuk yapacağımız gün yakında gelecek.

Gelecek sene Çince öğrenmek istiyorum.

Geçmişsiz gelecek yoktur.

Gelecek yıl yurt dışında eğitim almak istiyorum.

Gelecek ayın sonunda on yıldır burada yaşamakta olacak.

Gelecek ay Zao'da kayak yapmaya gidebilirim.

Bizimle Beyaz Saray'a kadar gelecek yeni köpek yavrusunu kazandın.

Yarın partiye gelecek misin?

Gelecek cuma her zamanki poker oyunumuza gelecek misin?

Gelecek cuma her zamanki poker oyunumuza gelecek misin?

Yarın gelecek misin?

Gelecek dört yıl içinde 15 milyar euro tasarruf edilmeli.

Miktarı göz önünde bulundurmaksızın,Brian gelecek haftaya kadar doğru,tam miktar istiyor.

Tom gelecek ay cezasını çekmeyi bitirecek.

Gelecek yıldan bahsedersen şeytan güler.

Gelecek yıl Çince öğrenmek istiyorum.

Gelecek hafta İngilizcede bütünleme sınavına girmek zorundayım.

Gelecek hafta New York'a gidiyor.

Londra'ya gelecek ziyaretinde bize uğra.

Üçü çeyrek geçe gelecek.

Grup, gelecek turla ilgili çok heyecanlı.

Gelecek yıl için bütçemizi ikiye katlamak zorunda kalacağız.

O, bana gelecek ay Nara'yı ziyaret edeceğini söyledi.

O, 24 Haziran'da gelecek.

New York'tan gelen gemi çok geçmeden gelecek.

Amcam gelecek ay iki yıldır New York'ta yaşıyor olacak.

Sen gelecek nesile aitsin.

Ben gelecek sefer ne yapacağını bilmiyorum.

"O gelecek mi? " "Hayır, geleceğini sanmam."

O, gelecek sınavı geçebileceğinden emin.

Gelecek Salı resmî tatil.

Adalet sonunda galip gelecek.

Final sınavları muhtemelen gelecek aya ertelenecek.

Yarın size gelecek.

Gelecek yıl Kanada'ya gitmeyi umuyorum..

O, tekrar ne zaman eve gelecek?

Bu maden gelecek ay kapanacak.

Oğlum gelecek hafta Fransa'ya hareket edecek.

Geçmiş, şimdi ve gelecek arasındaki ayrım sadece çok yaygın yanılsamadan başka bir şey değildir.

Hayalinin gerçekleşeceği gün kesin gelecek.

Hayalinin gerçekleşeceği gün kesinlikle gelecek.

Hayalinin gerçekleşeceği zaman gelecek.

Gelecek için programın hakkında bana anlat.

Otobüs yakında gelecek.

Cenevre'den gelen tren istasyona gelecek.

Bu şehirden ayrılmadan önce, O bizi görmeye gelecek.

O, bu şehrin sanayisini incelemek için yakında buraya gelecek.

Lütfen gelecek toplantıda maddeyi öne sür.

O, gelecek hafta Londra'ya bir iş gezisi yapacak.

Yeni vergi sistemi gelecek yıl yürürlüğe girer.

Yeni pullar gelecek ay çıkarılacak.

Gelecek yıl Sasayama'da yaşayacağım.

Ben gelecek yıl Kobe'de yaşamayacağım.

Ben gelecek yıl giriş sınavına katılmalıyım.

Annem ne zaman eve gelecek?

Gelecek beş dakika önceydi.

O adam gelecek hafta duruşmaya gidiyor.

Çalışma size iyi gelecek.

Onun gelecek sefer ne yapacağını tahmin etmek zor.

Gelecek hayatında faydalı olacak kitaplar oku.

Tom cezasını gelecek ay hizmet ederek bitirecek.

Tom gelecek ay Boston'a gidecek.

Tom gelecek hafta Boston'a gitmeyi planlıyor.

Tom gelecek baharda Boston'a gitmeyi planlıyor.

Tom'un gelecek hafta Boston'a gitmesi bekleniyor.

Sizden üç yüz dolar ödünç alıp alamayacağımı merak ediyordum. Gelecek pazartesi size geri ödeyebilirim.

Bu dergiye göre, benim sevdiğim sanatçı gelecek bahar bir jazz müzisyeni ile evlenecek.

Tom gelecek Cuma Hindistan'a hareket edecek.

Tom gelecek hafta yeni bir araba satın alacak.

Tom gelecek yıl otuz olacak.

Tom ve Mary gelecek planlarını tartıştılar.

Tom ve Mary gelecek yaz Fuji Dağı'na tırmanacaklar.

Tom ve Mary gelecek ay ilk çocuklarını bekliyorlar.

O, 1000 sayfanın üstünde büyük bir kitap olmasına rağmen, onun tamamını gelecek hafta bu zamana kadar okumuş olacağım.

Tom gelecek Cumartesiye kadar hastaneden çıkmalı.

Tom gelecek hakkında endişelenmeyi reddetti.

Gelecek nisanda on yaşında olacak.

Gelecek Cumartesi benim çocuklarıma bakmayı düşünür müsünüz?

Tom'un gelecek haftaya kadar senin için bir cevabı olacak.

Tom gelecek yıl üniversiteye gitmeyi planlıyor.

Tom gelecek hafta tatile gitmeyi planlıyor.

Tom John ile gelecek hafta taşınıyor.

Tom, gelecek yıl yurtdışına gidiyor.

Tom, gelecek vaat eden genç bir müzisyen.

Tom raporu gelecek haftaya kadar bitirmeyi umuyor.

Tom gelecek Pazartesi için bir toplantı belirledi.

Tom gelecek ayın sonuna kadar bizden haber almayı bekleyebilir.

Tom'un biraz zamanını alacak, fakat sonunda Mary'nin üstesinden gelecek.

Bu kitap, gelecek yıl basılacak.

Üzgünüm fakat gelecek hafta sana arabamı ödünç veremem.

Senin oyununla ilgili olumlu eleştiriler gelecek basımda görünecek.

Sana gelecek ay elbiselerini ve bazı diğer şeyleri Express Delivery ile göndereceğim.

Gelecek ay Tokyo'yu ziyaret edeceğin için çok mutluyum.

Also check out the following words: Napolyon, St, Helena'ya, sürüldü, Thomas, Edison, ampulü, icat, etmiştir, Futbol.