Alice, köpeği görmedi.

Thomas onu çok zeki görmedi.

Neyse ki Tom, Mary'yi görmedi.

Tom Mary'yi son on iki yıl içerisinde beş ya da altı kezden daha fazla görmedi.

Tom tekrar asla Mary'yi görmedi.

Onun şakası ilgi görmedi.

O, hiçbir şey için yurtdışında eğitim görmedi.

Tom boşandıklarından beri Mary'yi görmedi.

Tom o zamandan beri Mary'yi görmedi.

Tom yıllarca Mary'yi görmedi.

Tom uzun süre Mary'yi görmedi.

Tom bir süre Mary'yi görmedi.

Tom Mary'yi asla o kadar kızgın görmedi.

Tom asla Mary'yi gülerken görmedi.

Tom dur işaretini görmedi.

Tom partide hiç tanıdık yüzler görmedi.

Ev, yangın çabuk söndürüldüğü için fazla zarar görmedi.

Kimse Tom'un kitabı çaldığını görmedi.

Kimse Tom'un odadan ayrıldığını görmedi.

Onu Tom'un yaptığını kimse görmedi.

Tom bir şey görmedi.

Tom Mary'yi hiçbir yerde görmedi.

Tom, Mary'yi görmedi.

O kimseyi görmedi.

O onu asla görmedi.

Şu ana kadar kimse Tanrıyı görmedi.

Tom asla bir UFO görmedi.

Kimse kuş sineği görmedi.

O, onu daha önce asla görmedi.

O zamandan beri onu kimse görmedi.

Saçını süpürge etti, bir teşekkür bile görmedi.

Tom bir yıldan daha fazla süredir Mary'yi görmedi.

Sayfanın altındaki notu kimse görmedi.

O, gerçekten kazayı görmedi.

O, daha önce asla New York'u görmedi, bu yüzden ona etrafı gezdirmeyi önerdim.

O, dur işaretini görmedi ve neredeyse caddeyi geçen çocuğa vuracaktı.

O bir şey görmedi.

Hiç kimse şimdiye kadar böyle bir şey görmedi.

Tom Mary'nin dans ettiğini asla görmedi.

Tom haftalarca Mary'yi görmedi.

Tom aylardır Mary'yi görmedi.

Böylesine kötü bir çocuk asla görmedi.

Dünyanın birçok yerini görmedi.

Uzun süredir onu görmedi.

Tom uzun süredir Mary'yi görmedi.

Tom son zamanlarda Mary'yi fazla görmedi.

İstasyonda hiç kimseyi görmedi.

İstasyonda başka birini görmedi.

O zamana kadar, Tom Mary'nin kot pantolon giydiğini hiç görmedi

Tom onu görmedi.

Kimse onun geldiğini görmedi.

Onu asla görmedi.

Tom tanıdığı birini görmedi.

Kısa bir süre içinde kimse Tom'u görmedi.

Umarım Tom onu görmedi.

Gardiyanlar Tom'u görmedi.

Belki Tom bizi görmedi.

Belki Tom, Mary'yi görmedi.

Tom, Mary'yi artık görmedi.

Tom zarar görmedi.

Kimse Tom'u görmedi.

Kimse beni görmedi.

Her yöne baktı, fakat kimseyi görmedi.

Tom kimseyi görmedi.

Onu bir daha asla görmedi.

Tom etrafına bakındı ama kimseyi görmedi.

Hiçbir şey görmedi.

Mary hiçbir şey görmedi.

Tom hiçbir şey görmedi.

Tom parkta başka birini görmedi.

Tom kütüphanede kimseyi görmedi.

Tom kazayı görmedi.

Tom aslında kazayı görmedi.

Tom aslında ne olduğunu görmedi.

Kimse bir şey görmedi.

Hiç kimse bir şey görmedi.

Hiç kimse beni görmedi.

Hiç kimse onu görmedi.

Tom henüz Mary'yi görmedi.

Hiç kimse bizi görmedi.

Hizmetçi hiçbir şey görmedi.

Bir daha babasını hiç görmedi.

Onu bir daha hiç görmedi.

O, anne babasını bir daha hiç görmedi.

O bir daha annesini hiç görmedi.

Erkek kardeşini bir daha hiç görmedi.

Otobüs şoförü yayayı görmedi.

Annem caddedeki oğlanı görmedi.

John hiç kimseyi görmedi.

Tom seni görmedi.

Onlar bizi asla görmedi.

Şans eseri o beni görmedi.

Tom'u hiç kimse görmedi.

Tom bizi henüz görmedi.

O, hayatında hiç küçük çocuk görmedi.

Tom bir yılı aşkındır Mary'yi görmedi.

Hiç kimse böyle bir şey görmedi.

Bildiğim kadarıyla, buradaki hiç kimse bugün Tom'u görmedi.

Bir ay içinde kimse Tom'u görmedi.

Kimse Tom'u görmedi mi?

Tom, Mary'yi hiç görmedi bile.