Tom Mary'nin kilo alıyor gibi göründüğünü düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin güzel göründüğünü düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin maviler içerisinde muhteşem göründüğünü düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin onun nerede olduğunu nasıl her zaman biliyor gibi göründüğünü merak etmeye başladı.
Translate from Turkish to English

Nasıl göründüğünü unutmayayım diye lütfen bana bir fotoğrafını ver.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye güzel göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Onlar Reagan'ın sakin ve düşünceli göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

O elbiseyi giyerek nasıl göründüğünü düşünüyorsun?
Translate from Turkish to English

Giyinmeyi hiç bilmez ama iyi göründüğünü düşünür.
Translate from Turkish to English

Tom'un şimdilerde nasıl göründüğünü bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un nasıl göründüğünü bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un nasıl göründüğünü hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Onun harika göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un yorgun göründüğünü söyledim.
Translate from Turkish to English

Asla bu kadar korkmuş göründüğünü görmedim.
Translate from Turkish to English

Asla bu kadar sinirli göründüğünü görmedim.
Translate from Turkish to English

Tom muhtemelen Mary'nin nasıl göründüğünü hatırlamıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin nasıl göründüğünü muhtemelen unutmuş.
Translate from Turkish to English

Onun sakallı daha iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Kötü göründüğünü sanmıyorum.Sadece tarzım değil.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin biraz telaşlı göründüğünü fark etti.
Translate from Turkish to English

Çölde bir vahanın ne gibi göründüğünü gördük.
Translate from Turkish to English

Tom'un sakal ile daha iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un sakal tıraşı olmadan önce daha iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Mary'nin makyajsız daha iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin çok yorgun göründüğünü düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin neden çok morali bozuk göründüğünü merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Fransızca çeviriyi okudu ve onun doğru göründüğünü düşündü.
Translate from Turkish to English

Güzel göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin neden çok mutlu göründüğünü merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

Onun iyi bir fikir gibi göründüğünü düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin neden çok üzgün göründüğünü merak ediyordu.
Translate from Turkish to English

Sen hiç Tom'un ne kadar mutsuz göründüğünü fark ettin mi?
Translate from Turkish to English

Onun naif göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bana Mary'nin nasıl göründüğünü söylediğinde, o bana onun çok kilolu olduğunu söylemedi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin üzgün göründüğünü fark etti.
Translate from Turkish to English

Onun aptala göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tanıdık göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Gerçekten bunun iyi göründüğünü düşünüyor musun?
Translate from Turkish to English

Bana onun nasıl göründüğünü söyle.
Translate from Turkish to English

Yorgun göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Onun nasıl göründüğünü biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Bunun iyi bir fikir gibi göründüğünü sandım.
Translate from Turkish to English

Sadece daha mutlu göründüğünü asla görmedim.
Translate from Turkish to English

Onun nasıl göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un nasıl göründüğünü bilmek istemiyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin meşgul göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Bu gece ne kadar güzel göründüğünü sana söyledim mi?
Translate from Turkish to English

Onların tanıdık göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Bunun tanıdık göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Bunun nasıl göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Onlar bunun çok modern göründüğünü söylüyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un çok yakışıklı göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin gerçekten meşgul göründüğünü düşündü.
Translate from Turkish to English

Tom'un üzgün göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Senin bunalımlı göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

O elbisede güzel göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Bu kadar iyi göründüğünü hatırlamıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin hayal kırıklığına uğramış gibi göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Bunun iyi göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un kızgın göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin endişeli göründüğünü fark etti.
Translate from Turkish to English

Bunun çılgınca göründüğünü biliyorum ama bu doğru.
Translate from Turkish to English

Bunun aşina göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Ben onun çılgınca göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Ben bunun iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bunun iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Onların iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bunun havalı göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bunun müthiş göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Bunun harika göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un iyi göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom'un mutlu göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Onun gülünç göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

O, onun ne kadar gülünç göründüğünü biliyordu.
Translate from Turkish to English

Onun şüpheli göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin korkmuş göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

İşlerin oldukça iyimser göründüğünü itiraf etmeliyim.
Translate from Turkish to English

Onun o kostümün içinde şık göründüğünü kabul etmek zorundasın.
Translate from Turkish to English

Ona neden uzak göründüğünü sordum. O bir molaya ihtiyacı olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Ne kadar güzel göründüğünü biri sana söyledi mi?
Translate from Turkish to English

Ben bunu abartıyormuşum gibi göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Geleceğin iyi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Polis onun kafasına kendi açtığı kurşun yarası gibi göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Bunun delice göründüğünü biliyorum ama bana inanmak zorundasın.
Translate from Turkish to English

Dans ederken nasıl göründüğünü kimse önemsemiyor.
Translate from Turkish to English

Senin seksi göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un mutlu göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tuhaf göründüğünü biliyorum ama doğru.
Translate from Turkish to English

Senin iyi göründüğünü söylemek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Onun güzel göründüğünü düşünüyorum.
Translate from Turkish to English

Üzgün göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Onun bu kadar güzel göründüğünü hiç görmemiştim.
Translate from Turkish to English

Tom'un biraz daha güçlü göründüğünü biliyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un nasıl göründüğünü kim bilir?
Translate from Turkish to English

Tom mezhebin şüpheli göründüğünü düşünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un bugün ne kadar yorgun göründüğünü fark ettin mi?
Translate from Turkish to English

Tom senin ikna olmamış gibi göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin yorgun göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom'un oldukça sinirli göründüğünü düşündüm.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin sarhoş göründüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English