Learn how to use ediyorlar in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Komitenin bütün üyeleri birbirlerinden nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Erkek kardeşler birbirlerinden nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İki aday ustalık için mücadele ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Çocuklar sahilde kumdan kaleler inşa ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary her zaman birbirleriyle flört ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Birkaç politikacı hatalarını kabul ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar şimdi şiddetle mücadele ediyorlar fakat çok uzun zaman geçmeden önce savaş baltasını gömeceklerine sizi temin ederim.
Translate from Turkish to English
Kediler vakum temizleyicilerden nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom'un şirketindeki işçiler daha kısa çalışma saatleri talep ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Jeff ve Mia boşanmayı önlemek için son bir çaba sarf ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Fransızlar İnternet'i yazılı basına tercih ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar sohbet ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar her zaman şikâyet ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bazı köpek sahipleri köpeklerini balıkla beslemenin uygun olup olmadığını merak ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bazı köpek sahipleri köpeklerini yeterince besleyip beslemediklerini merak ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bugünlerde gittikçe daha fazla insan kır yaşantısını şehir yaşantısına tercih ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İngiliz birlikleri o alanı zorla işgal ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İnsanlar onun yaptığı her hareketi fark ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Yarın Tokyo'ya hareket ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Sarılarak sevgilerini ifade ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Kafeteryada bir fincan kahve içerken sohbet ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Çocuklarım sizi rahatsız ediyorlar mı?
Translate from Turkish to English
İki kız kardeş birbirleriyle sürekli kavga ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Çocuklarım buğday harman ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Beni hasta ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Beni rahatsız ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Seni takip ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Beni takip ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar hızlı hareket ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bizi terk ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar beni takip ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Aramaya devam ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar kadınlardan nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bizden nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar Tom'dan nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar benden nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bunu hak ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar daha iyisini hak ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar beni rahatsız ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar Tom'u takip ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Birbirlerinden nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İki kadın parktaki bir bankta rahat ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Neye dans ediyorlar?
Translate from Turkish to English
Doktorlar günde üç öğün tavsiye ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bir ev inşa ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary sohbet ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İnsanlara saygısızlık yapmak istemiyorum ama bazen hak ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bulundukları topluluğu gerçekten ihmal ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Batılılar, karşılıksız bastıkları paralarıyla dünyayı soymaya devam ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Ağır suçlarından hiçbir pişmanlık belirtisi göstermiyorlar ama suç üstüne suç işlemeye devam ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Kesinlikle birbirlerinden nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary dans ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary kavga ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary flört ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary hep kavga ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary kahvaltı ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar flört ediyorlar mı?
Translate from Turkish to English
Ne kadar teklif ediyorlar?
Translate from Turkish to English
Kızlar kıpır kıpır, dans ediyorlar ve zıplıyorlar, gülüyorlar ve şarkı söylüyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bizi takip ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bununla birlikte, Çin'de, onlar "insan hakları" için bir kelime kullanmıyor fakat bunun yerine onu "temel haklar" olarak ifade ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bazı tuvaletler her zaman temizlendiği için çok su israf ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bir evi satın almak için onlar paralarını tasarruf ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bana ateş ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Yeni bir meydan inşa ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar tartışmıyorlar fakat daha ziyade bir oyunu prova ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar faturaları ödemeyi unutmaya devam ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Senin için zor olacağından endişe ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Anne babam kavga ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Seçkinlerin temsilcileri geçmişin kategorilerine göre düşünmeye devam ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bize ateş ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar Kanadalı olduklarını iddia ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Kızlar Blackpool'daki beyaz erkeklerle buluşmayı umut ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Süpermarketlerdeki yaşlı insanlar beni uyuz ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bazıları, İspanyol Pansiyonu'nun pornografik bir film olduğunda ısrar ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Jacksonlar yarın öğleden sonra bizi ziyaret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Neden bize ateş ediyorlar?
Translate from Turkish to English
Beni tedirgin ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar kavga ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar neden kavga ediyorlar?
Translate from Turkish to English
Onlar kedi ve köpek gibi kavga ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar bitişiğimize görüşümüzü berbat edecek bir apartman dairesi inşa ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar size dikkat ediyorlar mı?
Translate from Turkish to English
Onlar sana dikkat ediyorlar mı?
Translate from Turkish to English
Onlar seni meşgul ediyorlar mı?
Translate from Turkish to English
Onlar tatmin edici bir uzlaşmaya varmak için müzakere ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar dans ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Dans ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bize Rus diye hitap ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Mahkumlar açlık grevine gitmekle tehdit ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Onlar Tom gibi öğrencileri kabul ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İşçiler çalışma şartlarından şikayet ediyorlar.
Translate from Turkish to English
O ülkedeki kadınlar özgürlükleri için mücadele ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Bunu inkar mı ediyorlar?
Translate from Turkish to English
Bunu red mi ediyorlar?
Translate from Turkish to English
Birine rüşvet verdiğimi iddia ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Neyi prova ediyorlar?
Translate from Turkish to English
Birbirlerinden en içten duygularla nefret ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Tüm ürünlerinin çevre dostu olduğunu iddia ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Gün ağarana kadar mahkumlara işkence ediyorlar.
Translate from Turkish to English
İnsanlar çok fazla şikayet ediyorlar.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: olan, oyunlardan, biri, Mahjong'u, seviyorum, Mahjong'da, iyiymiş, Hayalim, güçlü, oyuncusu.