Bu vazoyu suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tabağını salatayla tepeleme doldurdu.
Translate from Turkish to English

İzleyici salonu doldurdu.
Translate from Turkish to English

Haber onu üzüntü ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kovayı ağzına kadar doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom başvuru formunu doldurdu.
Translate from Turkish to English

Zambakların kokusu odayı doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir fincan kahve koydu ve kendi fincanını tepeleme doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom eski kitaplarını yatağın altına doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom silahını yeniden doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom sütü bardağa doldurdu ve sonra Mary'ye uzattı.
Translate from Turkish to English

Tom kendine ikinci fincan kahveyi doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendine bir bardak süt doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom el arabasını kum ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom lavaboyu su ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kovayı soğuk su ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom küveti sıcak su ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom karton kutularla odayı doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom iş başvuru formunu doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kutuyu yiyecekle doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom silahlı soygun için cezasını doldurdu.
Translate from Turkish to English

O, çantasını elma ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Jane başvuru formunu doldurdu.
Translate from Turkish to English

Bob demliği su ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

O şişeyi su ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom boşlukları doldurdu.
Translate from Turkish to English

O, sütü bardağa doldurdu.
Translate from Turkish to English

Onların çığlıkları havayı doldurdu.
Translate from Turkish to English

O, bardağı şarapla doldurdu.
Translate from Turkish to English

O, vazoyu suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

O, kovayı suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

O, küvete su doldurdu.
Translate from Turkish to English

Gözlerini gözyaşları doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom çantasını cevizle doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom bardağını su ile doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir fincan kahve doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary için bir bardak çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

500 kişilik bir kalabalık tiyatroyu doldurdu.
Translate from Turkish to English

Duvardaki deliği doldurdu.
Translate from Turkish to English

Bardaklara brandy doldurdu.
Translate from Turkish to English

Güllerin kokusu odayı doldurdu.
Translate from Turkish to English

Çocuk ağzına kek doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom şişeyi içme suyuyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Masadaki fincanlara kahve doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'ye biraz daha şarap doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom silahını doldurdu.
Translate from Turkish to English

Çocuklar odayı doldurdu.
Translate from Turkish to English

O,şarap bardağını doldurdu
Translate from Turkish to English

Bana biraz çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

Benim için çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

Kalabalık salonu doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom bir şişe şarap açtı ve kendine bir bardak doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kupasını çalkaladı ve sonra onu kahveyle yeniden doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin bardağını yeniden doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kahve fincanını yeniden doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom bir fincan kahve doldurdu ve onu Mary'ye ikram etti.
Translate from Turkish to English

Tom kahve demliğini aldı ve kendisinin ve Mary'nin kupalarını yeniden doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom şişeyi aldı ve kendine bir içki doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kupasını uzattı ve Mary onu yeniden doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom tabağını yemekle doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom paslanmaz çelik kahve kupasını kahveyle doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin şarap bardağını ağzına kadar doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom demliği su ile doldurdu ve onu sobanın üstüne koydu.
Translate from Turkish to English

Tom sakin bir şekilde kendisine bir içki doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom sakince silahını yeniden doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom bardağı suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendine bir bardak su doldurdu.
Translate from Turkish to English

Fincanı ağzına kadar doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kovasını kumla doldurdu ve onu çevirdi.
Translate from Turkish to English

Mary plastik bir kürek kullanarak kovasını kumla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Çocuk kovayı kumla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom'un annesi piknik sepetini sandviçlerle doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom cezveyi aldı ve kendine bir fincan kahve doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom şişeyi Mary'den aldı ve kendine bir içki doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom balonları helyumla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Büyük bir çanta içine çamaşırlarını doldurdu.
Translate from Turkish to English

Benim için bir fincan çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom sürahiyi suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendine bir bardak şarap doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom boş bardağını uzattı, Mary de onu portakal suyuyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom küvete su doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendine bir fırt burbon doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kravatını gevşetti ve kendine bir içki doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendisi ve Mary için şampanya doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom iki bardak portakal suyu doldurdu ve birini Mary'ye verdi.
Translate from Turkish to English

Tom bardağını tekrar doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom herkese bir içki doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendine bir fincan çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendine biraz viski doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendisi için bir bardak şarap doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom bana biraz çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom küveti suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kovayı suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom şişeyi suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kendine bir bardak daha doldurdu.
Translate from Turkish to English

Bob çaydanlığı suyla doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir bardak çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom ziyaretçileri için çay doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir bardak su doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom başvuru dilekçesini benim için doldurdu.
Translate from Turkish to English

Tom kovayı buzla doldurdu.
Translate from Turkish to English