Dün hava korkunç derecede soğuktu.
Translate from Turkish to English

Çok fazla balık avı dolayısıyla, bazı balık stokları şimdi tehlikeli derecede düşük seviyelerde.
Translate from Turkish to English

Termometre 15 derecede durdu.
Translate from Turkish to English

O, iyi derecede İngilizce iletişimine sahiptir.
Translate from Turkish to English

Bu problem sadece ikincil derecede önemli.
Translate from Turkish to English

Aşırı derecede yağmur yağıyor.
Translate from Turkish to English

Amerika'daki yaşlı insanlara diğer birçok ülkede aldıkları saygı aynı derecede verilmez.
Translate from Turkish to English

Orta derecede egzersiz sana iyi gelecektir.
Translate from Turkish to English

Onlar aynı derecede zor taleplerde bulundular.
Translate from Turkish to English

Üniversite öğrencilerinin sıkı çalışmaları gerekir, ama aynı derecede onların aktif bir sosyal yaşam için de zaman ayırmaları gerekir.
Translate from Turkish to English

Bill, babasının aşırı derecede sigara içmesinden nefret ediyor.
Translate from Turkish to English

Su 100 derecede kaynar.
Translate from Turkish to English

Bu yaz dayanılmaz derecede sıcak.
Translate from Turkish to English

Bu aşırı derecede iyimser bir bakış.
Translate from Turkish to English

Gençler arasında müthiş derecede popülerler.
Translate from Turkish to English

Su 100 santigrat derecede kaynar.
Translate from Turkish to English

Su 0 santigrat derecede donar.
Translate from Turkish to English

Su sıfır santigrat derecede donar.
Translate from Turkish to English

Su 32 fahrenhayt derecede donar.
Translate from Turkish to English

Bu film inanılmaz derecede aptalca.
Translate from Turkish to English

İnanılmaz derecede meşgulüm.
Translate from Turkish to English

O, kıyıya ulaşmak için aşırı derecede çaba sarf etti.
Translate from Turkish to English

On iki rengin bir toplamı için üç ana renk ve dokuz ikinci derecede renk vardır.
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede nefes alıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede nefes alıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Fransızcada şaşırtıcı derecede iyi.
Translate from Turkish to English

Aşırı derecede soğukkanlıydım.
Translate from Turkish to English

Aşırı derecede pahalı.
Translate from Turkish to English

Şirketimizin geleceği tehlikede. Son birkaç yıldır aşırı derecede borçluyuz.
Translate from Turkish to English

Tom inanılmaz derecede zeki.
Translate from Turkish to English

İşler inanılmaz derecede karıştı.
Translate from Turkish to English

O inanılmaz derecede saf.
Translate from Turkish to English

O inanılmaz derecede toy.
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede sıskaydı.
Translate from Turkish to English

Tom şaşırtıcı derecede sakin görünüyor.
Translate from Turkish to English

O, inanılmaz derecede yetenekli.
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede ikna edicidir.
Translate from Turkish to English

Su sıfır derecede donar, değil mi?
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede yorulmuş. Yağmur yağıyor, hava soğuk ve İskoçya Birleşik Krallığın bir parçası olarak kalacaktır.
Translate from Turkish to English

Korkunç derecede meşgulüm çünkü raporun verilme tarihi yakındır.
Translate from Turkish to English

AIDS'in yayılma hızı korkunç derecede hızlı.
Translate from Turkish to English

O, inanılmaz derecede aptaldır.
Translate from Turkish to English

Sen inanılmaz derecede safsın.
Translate from Turkish to English

Su, sıfır santigrat derecede donar.
Translate from Turkish to English

Su sıfır derecede donar, doğru değil mi?
Translate from Turkish to English

Su yüz derecede kaynar.
Translate from Turkish to English

Ne diye inananların ibadetine aşırı derecede çirkin iftira atıyorsun?
Translate from Turkish to English

Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. Gerçekten bilmiyorum. Bu gerçekten akılalmaz derecede çok güzel.
Translate from Turkish to English

Aktinyum 3,198°C derecede buharlaşır.
Translate from Turkish to English

Korkunç derecede kıskançtır.
Translate from Turkish to English

Tom korkunç derecede kısa.
Translate from Turkish to English

Bu hafta aşırı derecede sıcaktı.
Translate from Turkish to English

İnanılmaz derecede güzelsin.
Translate from Turkish to English

O yemek pişirmeyi aşırı derecede sever.
Translate from Turkish to English

Bu şaşılacak derecede basit.
Translate from Turkish to English

Bugün aşırı derecede sıcak.
Translate from Turkish to English

Norveççe, İsveççe ve Danimarkaca karşılıklı olarak yüksek derecede anlaşılabilirdir.
Translate from Turkish to English

Ann aşırı derecede çikolataya düşkün.
Translate from Turkish to English

Bu akılalmaz derecede iyi.
Translate from Turkish to English

O, inanılmaz derecede karmaşık.
Translate from Turkish to English

Mary aşırı derecede çekici.
Translate from Turkish to English

Akılalmaz derecede aptalca bir şey yaptın.
Translate from Turkish to English

Çocuklarımın hepsini eşit derecede seviyorum.
Translate from Turkish to English

Bu aşırı derecede çirkin.
Translate from Turkish to English

Aşırı derecede eğlendim, inan bana.
Translate from Turkish to English

Konferansları berbat derecede sıkıcı.
Translate from Turkish to English

Su sıfır santigrat derecede donar, değil mi?
Translate from Turkish to English

Öğretmenimiz bize suyun 100 santigrat derecede kaynadığını söyledi.
Translate from Turkish to English

Eğer kitaplara ihtiyacın olursa, kütüphanedeki kitaplardan azami derecede yararlan.
Translate from Turkish to English

Bütün doğal diller eşit derecede -fakat farklı şekillerde- karmaşıktır. Malayca dil bilgisi basittir, fakat görünüşte birbirine eşdeğer birçok kelime arasında kişinin tercihi, kendisinin ve dinleyicinin sosyal statüsünden etkilenir.
Translate from Turkish to English

Aşırı derecede yağmur yağmaya başladı.
Translate from Turkish to English

Tom inanılmaz derecede iyi.
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede terliyor.
Translate from Turkish to English

Biz aşırı derecede şaşırmıştık.
Translate from Turkish to English

Aşırı derecede şaşırmıştım.
Translate from Turkish to English

Korkarım ki senin çevirin aşırı derecede kelimesi kelimesine.
Translate from Turkish to English

O inanılmaz derecede güzel.
Translate from Turkish to English

Sen akılalmaz derecede yeteneklisin.
Translate from Turkish to English

Bu hayati derecede önemli.
Translate from Turkish to English

Tom'un görünüşü gözle görülür derecede farklıydı.
Translate from Turkish to English

Onlar aşırı derecede silahlı.
Translate from Turkish to English

Bu örümcek inanılmaz derecede agresif.
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede heyecanlı görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu gıda maddelerini eksi on derecede saklamak daha iyi olur.
Translate from Turkish to English

Bu yiyecekleri eksi on derecede saklamanız daha iyi olur.
Translate from Turkish to English

Tom inanılmaz derecede şanslıydı.
Translate from Turkish to English

Yaşamaktan akılalmaz derecede bıktım.
Translate from Turkish to English

Tom inanılmaz derecede tembel.
Translate from Turkish to English

Akşamları orta derecede egzersiz uyumaya yardım eder.
Translate from Turkish to English

Bu önemli derecede farklı.
Translate from Turkish to English

Buradaki oteller aşırı derecede temiz tutulur.
Translate from Turkish to English

Bu araba oradaki ile eşit derecede sürebilir.
Translate from Turkish to English

Bu alışılmadık derecede uzun bir cümle.
Translate from Turkish to English

Öğretmenimiz, "su 100 derecede kaynar." dedi.
Translate from Turkish to English

Tom aşırı derecede içiyor.
Translate from Turkish to English

Tom akılalmaz derecede aptalca bir şey yaptı.
Translate from Turkish to English

Sanırım Tom aşırı derecede iyimser.
Translate from Turkish to English

Aşırı derecede soğuk bir kış yaşadığınızı duydum.
Translate from Turkish to English

Ben akılalmaz derecede şanslıydım.
Translate from Turkish to English

Bu yaz inanılmaz derecede sıcak.
Translate from Turkish to English

Tom resim çizmede inanılmaz derecede kötüydü.
Translate from Turkish to English