Turkish example sentences with "değiller"

Learn how to use değiller in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Geceleyin denizde değiller miydi?
Translate from Turkish to English

Öncelikle,devlet tahvilleri bir bakkal dükkânı çalıştırmak için yeterli değiller.
Translate from Turkish to English

Bütün öğrenciler mevcut değiller.
Translate from Turkish to English

Onların okuyamaması veya hiç yazmaması anlamında onlar cahil değiller.
Translate from Turkish to English

Bu insanlar masum olmaktan başka bir şey değiller.
Translate from Turkish to English

Ebeveynler mantıklı değiller, çünkü aşk mantıklı değil.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary artık aynı fikirde değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary uzun bir süre mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary hiç uyumlu değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary artık arkadaşlar değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar Amerikalı değiller mi?
Translate from Turkish to English

Onlar benim ebeveynlerim değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar İngiliz değiller mi?
Translate from Turkish to English

Onların hepsi mevcut değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar küçük çocuklar değiller.
Translate from Turkish to English

Zenginler her zaman mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerimin her ikisi de hayatta değiller.
Translate from Turkish to English

Ebeveynlerim henüz yaşlı değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar sağlam ayakkabı değiller.
Translate from Turkish to English

Elmalar oldukça olgun değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar düşman değiller fakat dostlar.
Translate from Turkish to English

Onlar tüccar değiller, ancak çiftçiler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary aynı fikirde değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar ikiz değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar orada değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar aptal değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar zengin değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar burada değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar ölü değiller.
Translate from Turkish to English

Suçlu değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar yalnız değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary yalnız değiller.
Translate from Turkish to English

Aç değiller.
Translate from Turkish to English

Çok kötü değiller.
Translate from Turkish to English

Mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary John'un gerçek ebeveynleri değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary benim ebeveynlerim değiller.
Translate from Turkish to English

Mary ve Alice kardeş değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar kız kardeş değiller.
Translate from Turkish to English

Kadınlar seks objeleri değiller.
Translate from Turkish to English

Kadınlar objeler değiller.
Translate from Turkish to English

Birçok kişi antibiyotiklerin virüslere karşı yararsız olduklarının farkında değiller.
Translate from Turkish to English

Bunun için hazırlıklı değiller.
Translate from Turkish to English

Şu mumlar beyaz değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar hiç de kötü değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary'nin yaklaşık 20 tane çocukları var, yani onlar kesin sayısı konusunda tam olarak emin değiller.
Translate from Turkish to English

Cankurtaranlar kırmızı ışıklarda durmak zorunda değiller ama genellikle yavaşlarlar.
Translate from Turkish to English

Gerçeği söyle, onlar karı-koca değiller.
Translate from Turkish to English

Benim ebeveynim artık hiç genç değiller.
Translate from Turkish to English

Annem ve babam şu an evde değiller.
Translate from Turkish to English

İnsanlar bana layık değiller.
Translate from Turkish to English

Taleplerinin ne anlama geldiğinin farkında değiller.
Translate from Turkish to English

Denetlemeyi yapan kimi müfettişler, konunun uzmanı değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar o tartışmadan beri arkadaş değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar artık hayatta değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary neden burada değiller?
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary evli değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary aç değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary burada değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary meşgul değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar hazır değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary artık birbirleriyle evli değiller.
Translate from Turkish to English

Erkekler kadınlardan çok farklı değiller.
Translate from Turkish to English

Erkekler kadınlardan o kadar farklı değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar yaptıklarında çok iyi değiller.
Translate from Turkish to English

Bilmek zorunda değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar seni görmekten mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar onu görmekten mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary aynı soyada sahip ama akraba değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar şüpheli değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar hala güvende değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar bizim için hazır değiller.
Translate from Turkish to English

Metinler hiç objektif değiller.
Translate from Turkish to English

Tarih uzmanları hâlâ ne olduğundan emin değiller.
Translate from Turkish to English

Hazır değiller.
Translate from Turkish to English

O bir zamanlar onu tanıyordu ama onlar artık arkadaş değiller.
Translate from Turkish to English

Kıskanç değiller.
Translate from Turkish to English

Belli ki onlar burada olmaktan mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar Tom'u görmekten mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Bütün anneler bir kadındır ancak bütün kadınlar bir anne değiller.
Translate from Turkish to English

Bütün kuşlar hayvandır ancak bütün hayvanlar kuş değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar korkak değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary birbirlerini tanıyorlar ama aslında arkadaş değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary uzun süredir mutlu değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar bugün okula gitmek zorunda değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar hiç olgun değiller. Dişlerinizi kıracaksınız!
Translate from Turkish to English

Onlar prezervatif kullanmıyorlar çünkü artık hamilelik konusunda endişeli değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary henüz evde değiller.
Translate from Turkish to English

Neden erkekler hiç mutlu değiller? Çünkü onlar hep imkansızı istiyorlar.
Translate from Turkish to English

Henüz bende değiller.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her zaman doğru değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar neden burada değiller?
Translate from Turkish to English

Onlar uzun süre şehirde değiller miydi.
Translate from Turkish to English

Onlar evli değiller.
Translate from Turkish to English

Bu kalemler benzeyebilir ama aynı değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar eğer gelmek istemiyorlarsa gelmek zorunda değiller.
Translate from Turkish to English

Onlar sadece oda arkadaşı değiller. Onlar aşıklar.
Translate from Turkish to English

Onlar sadece oda arkadaşı değiller. Onlar aynı zamanda sevgililer.
Translate from Turkish to English

"Bunlar senin kitapların mı?" "Hayır, onlar benim değiller."
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: öğrencileri, dışında, pek, bilinmiyor, Mahjong, taşları, güzeller, genellikle, oynanan, oyun.