Bisikletini birkaç günlüğüne bana ödünç verebilir misin?
Translate from Turkish to English

Tom her zaman bisikletini kirli bırakır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye onun bisikletini ödünç alıp alamayacağını sordu.
Translate from Turkish to English

Tom elinden geldiğince hızlı bir şekilde bisikletini sürdü.
Translate from Turkish to English

Sizlerden biri 20 dakikalığına bisikletini ödünç verir mi?
Translate from Turkish to English

Polisler Tom'un bisikletini buldu.
Translate from Turkish to English

Mary bisikletini yağladı.
Translate from Turkish to English

Ken bisikletini beyaza boyadı.
Translate from Turkish to English

Bana bisikletini ödünç ver.
Translate from Turkish to English

Bisikletini bir kenara koy.
Translate from Turkish to English

Bisikletini ödünç alabilir miyim?
Translate from Turkish to English

Bana bisikletini ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English

Bisikletini kırmızıya boyadı.
Translate from Turkish to English

Tom geçen hafta bisikletini Mary'ye ödünç verdi.
Translate from Turkish to English

Bisikletini duvara yasladı.
Translate from Turkish to English

Kimin bisikletini ödünç almak istedin?
Translate from Turkish to English

İzin almadan onun bisikletini kullandı.
Translate from Turkish to English

Çocuk yeni bisikletini herkese gösterdi.
Translate from Turkish to English

Bana bisikletini bir saatliğine ödünç verir misin?
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini çalan kişinin ben olduğumu öğrendi.
Translate from Turkish to English

Bisikletini çalanın Tom olduğunu nasıl öğrendin?
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini sürüyor.
Translate from Turkish to English

Tom köyde bisikletini sürdü.
Translate from Turkish to English

Tom'un bisikletini izinsiz kullanmamayı bilmeliydim.
Translate from Turkish to English

Bisikletini bana ödünç verdi.
Translate from Turkish to English

Bisikletini sabit bir hızda sürdü.
Translate from Turkish to English

Tom senin bisikletini çaldı.
Translate from Turkish to English

Bisikletini çalanın Tom olduğundan o kadar emin olmanı sağlayan ne?
Translate from Turkish to English

Bisikletini kimin çalmış olabileceğine dair hiçbir fikrim yok.
Translate from Turkish to English

Bisikletini bana ödünç verebilir misin?
Translate from Turkish to English

Neden bisikletini ödünç almama izin vermedin?
Translate from Turkish to English

Eski bisikletini istemiyorsan, onu her zaman birine hediye edebilirsin.
Translate from Turkish to English

Bisikletini ne zaman boyadın?
Translate from Turkish to English

Tom eski bisikletini birinin satın alacağını umuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un eski bisikletini isteyeceğini sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un bisikletini nereden satın aldığını biliyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini duvara dayadı.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini Mary'ye ödünç verdi.
Translate from Turkish to English

Mary'nin bisikletini çalan kişinin Tom olduğuna inanamıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom'un bisikletini çalan kişinin sen olduğunu hem sen hem de ben biliyoruz.
Translate from Turkish to English

Belki de Tom senin bisikletini çalan kişiydi.
Translate from Turkish to English

Bisikletini nereye bıraktın?
Translate from Turkish to English

Tom'un bisikletini ödünç aldım.
Translate from Turkish to English

Tom senin onun bisikletini çaldığını iddia ediyor.
Translate from Turkish to English

Bisikletini her zaman kirli bırakıyorsun.
Translate from Turkish to English

Bisikletini ödünç almam gerekecek.
Translate from Turkish to English

Tom'un onun bisikletini kullanıp kullanmadığımı umursayacağını sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini kırmızıya boyadı.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini garajımda tutmak istedi.
Translate from Turkish to English

Biri Tom'un bisikletini çaldı.
Translate from Turkish to English

Dün Tom arabasını geri sürerken Mary'nin bisikletini ezdi.
Translate from Turkish to English

Bisikletini Tom'a satacak mısın?
Translate from Turkish to English

Tom bana bisikletini ödünç vermedi.
Translate from Turkish to English

Tom'un senin bisikletini ödünç almasına izin vermemi hâlâ istiyor musun?
Translate from Turkish to English

Sen bisikletini istasyonun çevresinde bir yerde bulacaksın.
Translate from Turkish to English

Neden Tom'a bisikletini ödünç alabilip alamayacağını sormuyorsun?
Translate from Turkish to English

O, yeni bisikletini arkadaşlarına göstermek için istekliydi.
Translate from Turkish to English

Sadece bisikletini kamyonun arkasına at ve ben seni arabayla eve götüreceğim.
Translate from Turkish to English

Dan, Linda'nın bisikletini bodrumda buldu.
Translate from Turkish to English

Tom'a bisikletini nereden aldığını sordum.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini Craigslist adlı internet sitesinde sattı.
Translate from Turkish to English

Tom bana bisikletini verdi.
Translate from Turkish to English

Tom'un bisikletini kim çaldı?
Translate from Turkish to English

O bisikletini mağazaya götürdü.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini maviye boyadı.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini çalanın Mary olduğunu düşünmüyor.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini sokak boyunca sürdü.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin bisikletini çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Fadıl arka bahçede bisikletini onarıyordu.
Translate from Turkish to English

Senin bisikletini çalan kişinin Tom olduğunu mu söylüyorsun?
Translate from Turkish to English

Leyla binanın arkasına bisikletini koydu.
Translate from Turkish to English

Sonunda Tom'u bisikletini bana ödünç vermesi için ikna ettim.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'yi bisikletini çalmakla suçladı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin bisikletini çaldığını itiraf etti.
Translate from Turkish to English

Mary'nin bisikletini nereden aldığını Tom'un bildiğini sanmıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini bir ağaca kilitledi.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini bisiklet park yerine kilitledi.
Translate from Turkish to English

Bisikletini satmadın, değil mi?
Translate from Turkish to English

Mary'nin bisikletini çaan kişi Tom'du.
Translate from Turkish to English

Tom her pazartesi onun bisikletini ödünç almama izin veriyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin bisikletini çaldı.
Translate from Turkish to English

Senin bisikletini deneyebilir miyim?
Translate from Turkish to English

Bisikletini Tom'a satacağını duydum.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini tamir ediyor.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini onarıyor.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini tamir etti.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini onardı.
Translate from Turkish to English

Yarın öğleden sonra bisikletini ödünç alabilir miyim?
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin bisikletini onun için tamir etti.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin bisikletini boyadı.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini bir ağaca zincirledi.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini bir ağaca yasladı.
Translate from Turkish to English

Tom'un bisikletini kime verdiğini bilmiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini Mary'nin evine doğru sürdü.
Translate from Turkish to English

Tom bisikletini kaldırımda sürüyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin bisikletini tamir edecek.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin bisikletini nereden aldığını bilmediğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin bisikletini çalan çocuk.
Translate from Turkish to English

Tom Mary’nin bisikletini kullanmasına izin veriyor.
Translate from Turkish to English

Bisikletini çalan kişi Tom.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin bisikletini çalan kişi olduğundan şüpheleniyor.
Translate from Turkish to English