Lütfen bankaya git.
Translate from Turkish to English

Bankaya para yatırdığında, onu biriktirirsin.
Translate from Turkish to English

Bana bankaya giden yolu belirtebilir misiniz?
Translate from Turkish to English

Bana bankaya giden yolu gösterir misiniz?
Translate from Turkish to English

Parayı bankaya yatırın.
Translate from Turkish to English

Lütfen bana bankaya nasıl gideceğimi söyleyin.
Translate from Turkish to English

O bankaya büyük miktarda bir para yatırdı.
Translate from Turkish to English

Jane biraz para çekmek için bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

Tom kapanma saatinden önce bankaya üç bin dolar yatırdı.
Translate from Turkish to English

Tom parasını bankaya yatırdı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye 5:00 ten önce bankaya gitmesini hatırlattı.
Translate from Turkish to English

Bankaya giden yolu bana söyleyebilir misiniz?
Translate from Turkish to English

Tom bankaya bir miktar para yatırdı.
Translate from Turkish to English

Ben bankaya gidiyorum.
Translate from Turkish to English

O, bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

Bankaya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Onların bankaya girdiğini gördüm.
Translate from Turkish to English

Tom bankaya gitmek zorundadır.
Translate from Turkish to English

Paranı bankaya yatır.
Translate from Turkish to English

O, bankaya çok miktarda para yatırdı.
Translate from Turkish to English

O, güvenlik görevlisi kılığında bankaya girdi.
Translate from Turkish to English

Kayak maskeleri takan iki kişi bankaya girdi.
Translate from Turkish to English

O, onun bankaya gitmesini hatırlattı.
Translate from Turkish to English

O, parayı bankaya yatırdı.
Translate from Turkish to English

Paranı bankaya yatırır mısın?
Translate from Turkish to English

Lütfen parayı bir bankaya yatır.
Translate from Turkish to English

Her ay bankaya on bin yen koyarım.
Translate from Turkish to English

Parayı bankaya yatırdım.
Translate from Turkish to English

Bankaya 1,000 dolar yatırdım.
Translate from Turkish to English

Bankaya gidip parasını bozdurdu.
Translate from Turkish to English

Ödül parasını bankaya yatırdı.
Translate from Turkish to English

Yerinde olsam, parayı bir bankaya koyarım.
Translate from Turkish to English

Polis adamın bankaya girdiğini gördü.
Translate from Turkish to English

Paranı o bankaya gerçekten yatırmak istiyor musun?
Translate from Turkish to English

Bankaya her ay 10.000 yen yatırıyor.
Translate from Turkish to English

Bankaya kapanmadan önce varamayacağız.
Translate from Turkish to English

O büyük evi satın aldığı için bankaya borcu var.
Translate from Turkish to English

Buradan bankaya ulaşmak için biraz yürümemiz gerekli.
Translate from Turkish to English

Bankaya gitmeliyim.
Translate from Turkish to English

Bankaya gitmem gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Bankaya gitmemiz gerekiyor.
Translate from Turkish to English

Mary sabırla arabada beklerken Tom bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

Paramı bir bankaya yatırdım.
Translate from Turkish to English

Bankaya gitmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Bankaya giderken yol boyunca güldüler.
Translate from Turkish to English

Bankaya gittim.
Translate from Turkish to English

Babam maaşının bir bölümünü her ay bankaya yatırıyor.
Translate from Turkish to English

Hâlâ bankaya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Bankaya müdür olarak girdi.
Translate from Turkish to English

Tom o bankaya, üç milyon dolardan fazla para yatırdı.
Translate from Turkish to English

Paralarını bankaya koymayı sevmeyen insanlar var.
Translate from Turkish to English

Tom bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

Tom büyük olasılıkla bugün zaten bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bankaya gitmesini hatırlattı.
Translate from Turkish to English

Tom'un bankaya gideceğini ve biraz para alacağını düşündüm.
Translate from Turkish to English

Onlar bir bankaya gitselerdi daha iyi bir değişim oranı alırlardı.
Translate from Turkish to English

Onlar bir bankaya gitselerdi, daha iyi bir döviz kuru alırlardı.
Translate from Turkish to English

Lütfen bana bankaya nasıl gidebileceğimi göster.
Translate from Turkish to English

Tom bankaya giderken gördüğü adamların silahlarının olduğunu söyledi.
Translate from Turkish to English

Bu parayı bir bankaya yatırmalıyız.
Translate from Turkish to English

Bugün bankaya gittim.
Translate from Turkish to English

Bankaya gitmek istemiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom az önce bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

Tom bankaya girmemi engelledi.
Translate from Turkish to English

Bir kredi için bir bankaya başvurmamız gerekiyor.
Translate from Turkish to English

O, daha önce bankaya geldi mi?
Translate from Turkish to English

Bu sabah bankaya gitmem gerek.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin ona verdiği parayı bankaya koydu.
Translate from Turkish to English

Tom bankaya gidiyor.
Translate from Turkish to English

Kapanmadan önce bankaya gitmek istiyorum.
Translate from Turkish to English

Şimdi bankaya gitmem gerek.
Translate from Turkish to English

Pasaportunu bankaya getirmelisin.
Translate from Turkish to English

Neden bankaya gitmiyorsun?
Translate from Turkish to English

Ben her ay bankaya biraz para koymaya çalışıyorum.
Translate from Turkish to English

Tom parayı bankaya koydu.
Translate from Turkish to English

Benim para çekmek için bankaya gitmem gerekir.
Translate from Turkish to English

Pasaportunu bankaya götürmelisin.
Translate from Turkish to English

Hemen bankaya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

O, bankaya para yatırdı.
Translate from Turkish to English

Onu bankaya götürebilirsin.
Translate from Turkish to English

Annem her zaman bana her ay bankaya para koymam gerektiğini söyledi bu yüzden acil bir durumda yeterli para olurdu.
Translate from Turkish to English

Pasaportunu yanında bankaya getirmelisin.
Translate from Turkish to English

O bir bekçi kılığında bankaya girdi.
Translate from Turkish to English

Bir soyguncu dün gece bankaya girdi.
Translate from Turkish to English

Sen bankaya giderken arabada kalabilirim.
Translate from Turkish to English

Tom bankaya gitmedi.
Translate from Turkish to English

Daha fazla para almak için bankaya gitmeliyim.
Translate from Turkish to English

Biz biraz para bozdurmak için bankaya gitmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Zırhlı kamyon, parayı bankaya para teslim etti.
Translate from Turkish to English

Önce bankaya gideceğim ve sonra bilet alacağım.
Translate from Turkish to English

Çeki alır almaz bankaya gittim.
Translate from Turkish to English

Sadece bankaya kadar koşacaklar.
Translate from Turkish to English

Bugün bankaya gitmek zorundayım.
Translate from Turkish to English

Babam parası bittiği için bankaya gitti.
Translate from Turkish to English

Tom'un bankaya gittiğini gördüm.
Translate from Turkish to English

Bankaya 300 dolar yatıracağım.
Translate from Turkish to English

Para çekmek için bankaya gittim.
Translate from Turkish to English

Sabahleyin bankaya gitmem lazım.
Translate from Turkish to English

Bugün zaten bankaya gittim.
Translate from Turkish to English

Bankaya gittim ve neyse ki sıraya girmek zorunda kalmadım.
Translate from Turkish to English

Hırsızlar gece bankaya girdi.
Translate from Turkish to English