Turkish example sentences with "mary"

Learn how to use mary in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Londra'dayken Mary ve John'la karşılaştım.
Translate from Turkish to English

Mary zaten başladı.
Translate from Turkish to English

Mary artık onu asla görmemeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Mary bir kitap kurdudur.
Translate from Turkish to English

Onun Mary adında bir kızı var.
Translate from Turkish to English

Mary Çince'yi anlar.
Translate from Turkish to English

Diğer öğrenciler onunla konuşmadığından dolayı Mary yalnızdı.
Translate from Turkish to English

Mary, kız kardeşinin elbiselerini ödünç almasına izin vermez.
Translate from Turkish to English

Mary daha yeni eve geldi.
Translate from Turkish to English

Onun Mary adlı bir kızı var.
Translate from Turkish to English

Mary piyango kazandığına dair bir rüya gördü.
Translate from Turkish to English

Mary kuru gözleri için göz damlaları kullanır.
Translate from Turkish to English

Mary annesinin yemek pişirmesine yardımcı oldu.
Translate from Turkish to English

Tom artık Mary ile takılmıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary kadar erken kalkmaz.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile geçinemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un bu gece Mary ile konuşmayı canı istemiyor.
Translate from Turkish to English

Jim dışarı gitti, ama Mary evde kaldı
Translate from Turkish to English

Mary, tatili sırasında dinlenmeyi çok ümit ediyor.
Translate from Turkish to English

Mary, diyetinde et miktarını kısıtlıyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary hakkında rüya gördü.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile bir hafta sonu daha geçirmek zorunda kalmaktan ödü patladı.
Translate from Turkish to English

Mary gelmeden önce uzun süre beklememiştim.
Translate from Turkish to English

Mary Hat bu hafta New Orleans'ta idi.
Translate from Turkish to English

Mary son derece güzel bir kız.
Translate from Turkish to English

Sınıf arkadaşlarından ikisini davet etti - Jane ve Mary
Translate from Turkish to English

Mary zaten ayrıldı.
Translate from Turkish to English

Bizim için sürpriz oldu, Tom Mary ile bizim partiye geldi.
Translate from Turkish to English

Mary çoktan yola çıktı.
Translate from Turkish to English

Mary 36 haftalık hamile.
Translate from Turkish to English

Mary şiiri için çok sayıda ödül aldı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile konsere gidiyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile bu öğleden sonra dışarı çıkıyor.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile yarın pikniğe gidiyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile arkadaş.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile samimidir.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile nişanlıdır.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile yeniden buluşmak için istekli.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ile uzaktan akrabadır.
Translate from Turkish to English

Mary yemek pişirirken tuz kullanmaz.
Translate from Turkish to English

Dün Mary bütün gün evde kaldı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary tarafından öpüldü.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary tarafından aşağılandı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary hakkında yalanları yaymakla suçluydu.
Translate from Turkish to English

Tom, o zaman Mary ile birlikte öğle yemeği yiyordu
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile karşılamak için can atıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary tarafından tamamen aldatıldı​​.
Translate from Turkish to English

Mary bir pasta yapmak için malzemeleri karıştırdı.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'un kuzeni.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'un teyzesi.
Translate from Turkish to English

Mary hoşlandığım kadın türüdür.
Translate from Turkish to English

Mary gerçekten harika. O benim için harika bir yemek pişirdi ve bulaşıkları bile kendisi yıkadı.
Translate from Turkish to English

Mary Boston'daki en güzel kadınlardan biridir.
Translate from Turkish to English

Mary, şimdiye kadar karşılaştığım en güzel kadınlarından biridir.
Translate from Turkish to English

Mary, şimdiye kadar tanıştığım en güzel kadınlarından biridir.
Translate from Turkish to English

Mary güveç pişiriyor ve Tom bir salata yapıyor.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'a şantaj yapıyor.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'a yardımcı oldu.
Translate from Turkish to English

Mary Tom gibi bir adam aramaktadır.
Translate from Turkish to English

Mary bir gün bir prensle karşılaşacağını ve onların evleneceklerini hayal etti.
Translate from Turkish to English

Mary neredeyse her gün tırnak rengini değiştirir.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'un partisi için üç düzine kurabiye pişirdi.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'dan elbisesinin fermuarını kapamasını rica etti.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'dan valizini taşımasını istedi.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'a nişanını duyurdu.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'a her ay biraz para biriktirmesini tavsiye etti.
Translate from Turkish to English

Üç yıl önce yağışlı bir mevsim sırasında Tom ilk kez Mary ile karşılaştı.
Translate from Turkish to English

John Scotch ve Mary bourbon içecer.
Translate from Turkish to English

Mary şirin. Jane de.
Translate from Turkish to English

Mary hem Tom'u hem John'u sever.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John Partinin maliyetini paylaştılar.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John sahada kovalamaç oynuyorlardı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John Cumartesi gününü yetenek gösterisi için uygulama yaparak geçirdi.
Translate from Turkish to English

Tom John'un evliliğinden dolayı Mary ile konuşamadı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'un finansal durumlarını tartışmalarını dinlememeye çalıştı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ve John'un onu öldürmeye çalıştığını hatırladı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'un ayrıldığını duydu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'un niçin dövüştüklerini bilmiyor.
Translate from Turkish to English

John kapıyı çaldığında Tom ve Mary akşam yemeği için oturmak üzerelerdi.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary bebeklerine John ismini verdiler.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary John'u öldürme girişiminde bulundular.
Translate from Turkish to English

O zaman, Tom, Mary ve John arasında oturuyordu.
Translate from Turkish to English

John odaya girdiğinde Tom ve Mary ateşli bir tartışmanın ortasındaydı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'un çok iyi geçindiklerini gördüğüne memnun oldu.
Translate from Turkish to English

Polis John'un öldürüldüğünü düşündüğü zamanda, Tom bir barda Mary ile içiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'un belki de silah kaçakçısı olduklarını düşünüyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un Mary ve John'un birbirleriyle flört ettikleri konusunda hiçbir kuşkusu yok.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'un artık birlikte olmadıklarını biliyor.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary ve John'un bir resmini buldu.
Translate from Turkish to English

Tom, John ve Mary ile kampa gitmenin eğlenceli olacağına karar verdi.
Translate from Turkish to English

Mary John'la buluşmak için çıksa, Tom kesinlikle memnun olmaz.
Translate from Turkish to English

Mary ve John onu öldürmekle tehdit ettikten sonra, Tom polis koruması istedi.
Translate from Turkish to English

Görünüşe bakılırsa, Tom, Mary ve John'un düğününe gitmek istemiyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un bildiği kadarıyla, Mary John'la birlikte Boston'da olabilirdi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ve John'dan iş tavsiyesi alır.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary, hayat sigortası için Tom'un babasını öldürmek amacıyla kumpas kuruyorlardı.
Translate from Turkish to English

Tom, Mary'nin ne kadar para kazandığını bildiğini düşünüyor fakat Mary Tom'un onun kazandığını düşündüğünden çok daha fazla kazanıyor.
Translate from Turkish to English

Sürpriz oldu, Tom partimize Mary ile birlikte geldi.
Translate from Turkish to English

Mary Tom'u aşağılıyordu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile bir partide tanıştı, ve o ilk görüşte aşktı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary ile amacına ulaşamadı; ondan buluşma talep ettiğinde o onu reddetti.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: kurtulamayacağız, verirdik, benzerlikler, üniversitende, Empire, State, Building'in, çilekli, buradayken, Başladığımızda.