Turkish example sentences with "bırakıldı"

Learn how to use bırakıldı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Birçok kişi depremin sonucu olarak evsiz bırakıldı.
Translate from Turkish to English

O, oğlundan yoksun bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom geçen ay hastaneden bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom geçen ay cezaevinden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom hastaneden serbest bırakıldı, ama ateşli silah yarası hâlâ iyileşiyordu.
Translate from Turkish to English

O, sözleşmeyi imzalamak zorunda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sorun askıda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Kapı açık bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Mahkûm serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Mahkumlar serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

O, odada yalnız bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Birkaç öğrenci arkada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

O, sonunda istifa etmek zorunda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Kızlardan biri arkada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tutuklu serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Ormanda tek başına bırakıldı.
Translate from Turkish to English

İki adam hapishaneden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Yaşlı adamla evlenmek zorunda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Bir çift eldiven takside bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tüm rehineler zarar verilmeden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tüm rehineler sağ salim serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Şu çocuk güneşte çok uzun süre bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Şu tutuklular dün serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sahnenin ortasında tek başına bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom grup dışında bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Kızlar arkada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Onlar arkada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

O arkada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom yalnız bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Ne bırakıldı?
Translate from Turkish to English

Tom arkada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tutuklu dün serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Kokainle yakalandı,ama hiç yer olmadığı için serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom, tam bir vücut aramasına maruz bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Bu bisiklet bu ayın başından beri buraya bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Bu, sundurmada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Dan 2006 yılında serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Onlar suskun bırakıldı.
Translate from Turkish to English

İşte, şimdi cümlen gelecek kuşaklara bırakıldı!
Translate from Turkish to English

Toplantı yarıda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Proje yarım bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Mary berbat plastik cerrahi sonrası kötü bir şekilde yara iziyle bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom geride mi bırakıldı?
Translate from Turkish to English

Dün tüm suçlamalardan aklandı ve serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom serbest bırakıldı mı?
Translate from Turkish to English

Mahkûmlar serbest bırakıldı mı?
Translate from Turkish to English

Kapı aralık bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom daha sonra serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Rehinelerden üçü serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

İlk atom bombası Japonya'ya bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Bakın çocuklar, pencere ve hatta mutfak kapısı bile her ikisi de açık bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom geçen ay ceza evinden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom 2003 yılında cezaevinden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

O, dün gözaltından serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Plandan vazgeçmeye mecbur bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Yaralı askerler savaş alanında bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Gözaltına alınanların altısı İzmir Emniyet Müdürlüğü'nde ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Binlerce kadın, savaş tarafından dul bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Binlercesi evsiz bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Üç rehine serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom hemen serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Onun açtığı davalar çok ilgisiz ve o savunmasız bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom hapishaneden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom başka seçenek verilmeden bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom yakalandı ama serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Yoksul İrlandalı şimdi yapayalnız bırakıldı ve diğerlerinin nereye gittiğini bilmiyordu, bu yüzden, o sadece çok üzgün ve sefil bir şekilde olduğu yerde kaldı.
Translate from Turkish to English

Bu küçük mahalle kitabevi Amazon tarafından iş dışında kalmak zorunda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom ve diğer rehineler serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Bu saat bana dedem tarafından miras bırakıldı.
Translate from Turkish to English

İngiliz Yurtdışı Sefer Kuvveti, Dunkirk'te zor durumda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Çanta geride bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Bay Smith karısından yoksun bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Polisin tutukladığı adam şimdi serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

500'den fazla bebek deniz kaplumbağası denize bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Küçük kız büyükannesinin bakımına bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Bir şişe şarap bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Dan benzin istasyonunda geride bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom zor durumda bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Fadıl 1990 yılında serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Fadıl kefaletle serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Anahtar odada bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom ekim ayında hapishaneden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom geçen hafta hapishaneden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom kefaletle serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom tahvil karşılığında serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Pompa gözetimsiz bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom daha sonra zarar görmeden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom iyi hal nedeniyle serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom odada yalnız bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom az önce hapishaneden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Leyla 2007'de serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Tom 2013'te cezaevinden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami az önce serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami hapishaneden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami 2016'da hapishaneden serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami 1996'da serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami, Guantanamo'dan serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami 2006'da serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami hızla serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Sami çabucak serbest bırakıldı.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: para, harcıyor, Havuçları, tencereye, koy, olacağım, Haydi, Japonya'yı, yenelim, Siz.