Learn how to use anahtarı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Tom anahtarı cebine koydu.
Translate from Turkish to English
Ben anahtarı almış olsaydım, kapının arkasında duruyor olmazdım.
Translate from Turkish to English
Anahtarı çantasına koydu.
Translate from Turkish to English
Ben aradığım anahtarı buldum.
Translate from Turkish to English
Anahtarı arabada bırakmak senin dikkatsizliğindi.
Translate from Turkish to English
Bavulu açamayasın diye anahtarı gizleyeceğim.
Translate from Turkish to English
Bir İngiliz anahtarı, yaygın olarak kullanılan bir araçtır.
Translate from Turkish to English
Tom, John'un onun kaybettiği anahtarı nerede bulduğunu Mary'nin bildiğini düşündüğünü söyledi.
Translate from Turkish to English
Tom onların onu kilitlemelerinden ve anahtarı atmalarından korkuyordu.
Translate from Turkish to English
Tom'un Mary'nin dairesi için bir anahtarı var mı?
Translate from Turkish to English
Tom kapıyı kilitleyemedi, çünkü yanlış anahtarı almıştı.
Translate from Turkish to English
Tom Mary'ye anahtarı nereye koyduğunu sordu.
Translate from Turkish to English
Sadece Tom'un bir anahtarı olmadığını söylemesinden dolayı, onun doğru olduğu anlamına gelmez.
Translate from Turkish to English
Tom koltuğu ayarladı, anahtarı taktı, ve sonra uzaklaştı.
Translate from Turkish to English
Jim kilitin içinde anahtarı çevirdi.
Translate from Turkish to English
Tom anahtarı saklamak için iyi bir yer bulamadı.
Translate from Turkish to English
Anahtarı bana getir.
Translate from Turkish to English
O anahtarı döndürdü.
Translate from Turkish to English
Bana anahtarı uzat.
Translate from Turkish to English
Anahtarı alabilir miyim?
Translate from Turkish to English
Anahtarı kaybettim.
Translate from Turkish to English
Ben anahtarı aradım.
Translate from Turkish to English
Anahtarı onarayım.
Translate from Turkish to English
O anahtarı aradı.
Translate from Turkish to English
O, ona anahtarı verdi.
Translate from Turkish to English
Biz sonunda anahtarı bulduk.
Translate from Turkish to English
Anahtarı sağa doğru dönder.
Translate from Turkish to English
Anahtarı nerede buldunuz?
Translate from Turkish to English
O, anahtarı kilide soktu.
Translate from Turkish to English
Kutunun anahtarı budur.
Translate from Turkish to English
Lütfen ana anahtarı getir.
Translate from Turkish to English
Anahtarı paspasın altında buldum.
Translate from Turkish to English
Anahtarı unuttum ve onun için geri gittim.
Translate from Turkish to English
Bana anahtarı nereye koyduğunu lütfen tekrar söyler misin?
Translate from Turkish to English
Bana anahtarı ver.
Translate from Turkish to English
Sen yanlış anahtarı aldın.
Translate from Turkish to English
Anahtarı ona verdiğimi hatırlıyorum.
Translate from Turkish to English
O, anahtarı cebine koydu.
Translate from Turkish to English
Tom dedi ki ona göre Mary, kaybettiği anahtarı John'un nerede bulduğunu biliyormuş.
Translate from Turkish to English
Çekmecede anahtarı aradı.
Translate from Turkish to English
Her zamanki gibi anahtarı masaya koydu.
Translate from Turkish to English
Arabasının anahtarı için çantasını aradı.
Translate from Turkish to English
Kapıyı kırdım çünkü anahtarı kaybettim.
Translate from Turkish to English
Aradığım anahtarı buldum.
Translate from Turkish to English
Anahtarı kaybetmek senin dikkatsizliğindi.
Translate from Turkish to English
Ondan yapılmış bir yedek anahtarı vardı.
Translate from Turkish to English
Anahtarı kaybettiğim için kapıyı kırdım.
Translate from Turkish to English
Evimin dışarıda gizli bir yedek anahtarı var.
Translate from Turkish to English
Anahtarı bu odada bir yere bırakmış olabilirim.
Translate from Turkish to English
Anahtarı getir.
Translate from Turkish to English
Tom anahtarı kapıdan çıkardı.
Translate from Turkish to English
Anahtarı Tom'un ceket cebinde buldum.
Translate from Turkish to English
Sanırım Tom'un anahtarı nereye sakladığını biliyorsun.
Translate from Turkish to English
Anahtarı buldum.
Translate from Turkish to English
Anahtarı bırakın.
Translate from Turkish to English
Tom anahtarı kontağa takmayı denedi.
Translate from Turkish to English
Ben başarının anahtarını bilmiyorum ancak başarısızlığın anahtarı herkesi hoşnut etmeye çabalamaktır.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary'ye anahtarı verdi.
Translate from Turkish to English
Anahtarı aradı.
Translate from Turkish to English
Şimdi anahtarı alabilir miyim, lütfen?
Translate from Turkish to English
Tom'un anahtarı nereye sakladığını biliyorum.
Translate from Turkish to English
Anahtarı bulmalıyım.
Translate from Turkish to English
Anahtarı bulmak zorundayım.
Translate from Turkish to English
Anahtarı bulmam gerekiyor.
Translate from Turkish to English
Bu anahtarı tanıyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom çekmeceyi kilitledi ve anahtarı cebine koydu.
Translate from Turkish to English
Bu anahtarı nereden aldın?
Translate from Turkish to English
Kimin anahtarı olduğunu biliyor musun?
Translate from Turkish to English
Tom eve girmek için Mary'nin verdiği anahtarı kullandı.
Translate from Turkish to English
Tom gizli saklama yerinden anahtarı aldı ve kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Oda anahtarı, lütfen.
Translate from Turkish to English
Tom'un anahtarı var.
Translate from Turkish to English
Sonunda anahtarı bulduk.
Translate from Turkish to English
Anahtarı arabanda bırakman senin dikkatsizliğin.
Translate from Turkish to English
Anahtarı kilide soktu.
Translate from Turkish to English
Tom kaybettiğini düşündüğü anahtarı buldu.
Translate from Turkish to English
O anahtarı nerede buldun?
Translate from Turkish to English
Tom anahtarı aradı.
Translate from Turkish to English
Oğlan kayıp anahtarı arıyordu.
Translate from Turkish to English
Senfoninin anahtarı Sol-minördür.
Translate from Turkish to English
Bütün sorunların anahtarı sevgidir.
Translate from Turkish to English
Tom cebinden anahtarı çıkardı ve Mary'ye uzattı.
Translate from Turkish to English
Tom ceket cebinden anahtarı çıkardı.
Translate from Turkish to English
Mary'nin anahtarı nereye koyduğunu Tom'un bilebileceğini düşündüm.
Translate from Turkish to English
Anahtarı resepsiyon masasında bıraktım.
Translate from Turkish to English
Hangi anahtarı kullanacağımı bilmiyorum.
Translate from Turkish to English
Anahtarı olan benim.
Translate from Turkish to English
İşte benim apartmanın anahtarı.
Translate from Turkish to English
Anahtarı kontağa koyun ve motoru çalıştırın.
Translate from Turkish to English
Bu kapı için anahtarı olan tek kişi sen misin?
Translate from Turkish to English
Bir cevap anahtarı yapmayı unutma.
Translate from Turkish to English
Tom, doğru ebatta alyan anahtarı olmadığı için karyolanın montajını yapamadı.
Translate from Turkish to English
Bu odanın anahtarı nerede?
Translate from Turkish to English
Senin kalbine girmek için anahtarı nerede bulabilirim?
Translate from Turkish to English
Tom anahtarı nereye sakladığını bilmek istiyor.
Translate from Turkish to English
Anahtarı istedim ve odama çıktım.
Translate from Turkish to English
Tom anahtarı Mary'ye uzattı.
Translate from Turkish to English
Tom anahtarı için etrafa baktı.
Translate from Turkish to English
Bundan sonra anahtarı unutma.
Translate from Turkish to English
Şu andan itibaren anahtarı unutma.
Translate from Turkish to English
Cennetin anahtarı bende.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: web, günlüğüdür, Matematik, fiziğin, mantığı, gibidir, Sevgi, arzuyu, karıştırmayın, gezileri.