Learn how to use açtı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Taze ıstakozun görünümü iştahımı açtı.
Translate from Turkish to English
Bir grup kentin içinden geçit açtı.
Translate from Turkish to English
Kapıyı iterek açtı ve içeri yürüdü.
Translate from Turkish to English
Askerlerin gelişi daha fazla şiddete yol açtı.
Translate from Turkish to English
O, bankada bir çek hesabı açtı.
Translate from Turkish to English
Kriz 1968 Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Antlaşmasına yol açtı.
Translate from Turkish to English
Karısı onun için kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Orta çağ Rönesansa yol açtı.
Translate from Turkish to English
Kalp çarpıntısıyla, o kapıyı açtı
Translate from Turkish to English
Trene giderken ite kalka yol açtı.
Translate from Turkish to English
O yaşlı bir bayana yer açtı.
Translate from Turkish to English
Kuşlar açtı.
Translate from Turkish to English
Onun yokluğu her türlü söylentiye yol açtı.
Translate from Turkish to English
Aslan kocaman ağzını açtı ve kükredi.
Translate from Turkish to English
Tom kapıyı açtı ve köpek dışarı koştu.
Translate from Turkish to English
Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.
Translate from Turkish to English
Pek çok alanda, az yiyecek vardı ve halk açtı.
Translate from Turkish to English
Tom radyonun fişini taktı ve onu açtı.
Translate from Turkish to English
Tom biraz taze hava almak için pencereyi açtı.
Translate from Turkish to English
Mary'nin çalma fırsatı olmadan Tom kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Tom kurşun kalemi açtı.
Translate from Turkish to English
Tom kilidi sivri bir şeyle açtı.
Translate from Turkish to English
Tom buzdolabını açtı.
Translate from Turkish to English
Tom perdeleri açtı.
Translate from Turkish to English
Tom bir pencere açtı.
Translate from Turkish to English
O, kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Tom gömleğin düğmelerini açtı.
Translate from Turkish to English
Tom silecekleri açtı.
Translate from Turkish to English
Tom su musluğunu açtı fakat bir şey gelmedi.
Translate from Turkish to English
Tom bir parça şeker aldı, açtı ve onu ağzına koydu.
Translate from Turkish to English
Tom zarfı keserek açtı.
Translate from Turkish to English
Dün onun evinde bir şişe viski açtı.
Translate from Turkish to English
Tom odayı havalandırmak için pencereleri açtı.
Translate from Turkish to English
Tom içeriye temiz hava girdirmek için pencereyi birazcık açtı.
Translate from Turkish to English
Tom yedek lastiği çıkarmak için bagajı açtı.
Translate from Turkish to English
Tom bagajı açtı ve onu boş buldu.
Translate from Turkish to English
Tom bir miktar aspirin bulmayı umarak ecza dolabını açtı.
Translate from Turkish to English
Tom yemek odası lambasını açtı.
Translate from Turkish to English
Tom kalabalığın arasından ite kalka yol açtı.
Translate from Turkish to English
Tom lamba anahtarını açtı.
Translate from Turkish to English
Elleri dolu olduğu için, Tom kapıyı diziyle iterek açtı.
Translate from Turkish to English
Gülleriniz açtı mı?
Translate from Turkish to English
Karga kanatlarını açtı.
Translate from Turkish to English
Lucy ışık anahtarını açtı.
Translate from Turkish to English
Bill televizyonu açtı.
Translate from Turkish to English
Tom'un sürücüsü limuzinin kapısını Mary için açtı.
Translate from Turkish to English
Ona dava açtı.
Translate from Turkish to English
O, kafesleri açtı.
Translate from Turkish to English
Tom gözlerini açtı.
Translate from Turkish to English
O, yalnız olduğu anda mektubu açtı.
Translate from Turkish to English
Tom TV'yi açtı.
Translate from Turkish to English
Tom kasayı açtı.
Translate from Turkish to English
O, radyoyu açtı.
Translate from Turkish to English
Başkan toplantıyı açtı.
Translate from Turkish to English
O, lambayı açtı.
Translate from Turkish to English
Kızılderililer açtı.
Translate from Turkish to English
Tom çekmecenin kilidini açtı.
Translate from Turkish to English
O, ona zararlar için dava açtı.
Translate from Turkish to English
Tom musluğu açtı.
Translate from Turkish to English
Tom ısıtıcıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Tom mektubu yırtarak açtı.
Translate from Turkish to English
Bebek ağzını açtı.
Translate from Turkish to English
Tom araba kapısını açtı.
Translate from Turkish to English
Bu sabah hava açtı.
Translate from Turkish to English
Tom ön kapının kilidini açtı.
Translate from Turkish to English
Tom araba radyosunu açtı.
Translate from Turkish to English
Tom, Mary için kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Bir fare kemirerek duvarda bir delik açtı.
Translate from Turkish to English
O, kutunun kapağını açtı.
Translate from Turkish to English
O, ona ceketini uzattı sonra kapıyı açtı ve onun gitmesini rica etti.
Translate from Turkish to English
Onlar açtı.
Translate from Turkish to English
Rüzgar kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
O, çantasının fermuarını açtı.
Translate from Turkish to English
O, kapıyı çekerek açtı.
Translate from Turkish to English
O, kapıyı iterek açtı.
Translate from Turkish to English
O, zarfı yırtarak açtı.
Translate from Turkish to English
O, çabucak mektubu açtı.
Translate from Turkish to English
O, buluzüne bir delik açtı.
Translate from Turkish to English
Bay Smith zararlar için onlara dava açtı.
Translate from Turkish to English
Hayatında beyaz bir sayfa açtı.
Translate from Turkish to English
Kavga iki ailenin arasını açtı.
Translate from Turkish to English
Kralın ölümü bir savaşa yol açtı.
Translate from Turkish to English
Kalabalığın arasında yolunu açtı.
Translate from Turkish to English
Anahtarını buldu ve kapıyı açtı.
Translate from Turkish to English
Cincinnati'de bir hukuk bürosu açtı.
Translate from Turkish to English
Bir şey yiyecek kadar açtı.
Translate from Turkish to English
Sıcak bir banyo yaptı ve TV'yi açtı.
Translate from Turkish to English
Biraz kurabiye yapmak için hamur açtı.
Translate from Turkish to English
Televizyonun sesini açtı.
Translate from Turkish to English
Aktris dergiye iftira davası açtı.
Translate from Turkish to English
Deprem geniş çaplı hasara yol açtı.
Translate from Turkish to English
Sigarası onun elbisesinde bir delik açtı.
Translate from Turkish to English
Ona karşı bir boşanma davası açtı.
Translate from Turkish to English
Kafesi açtı ve kuşları serbest bıraktı.
Translate from Turkish to English
İçeriye temiz hava girmesi için pencereyi açtı.
Translate from Turkish to English
Washington'da şimdi kiraz ağaçları çiçek açtı.
Translate from Turkish to English
Yalnız kalır kalmaz mektubu açtı.
Translate from Turkish to English
Tom sıcak su musluğunu açtı.
Translate from Turkish to English
Tom evrak çantasını açtı.
Translate from Turkish to English
Tom kafesi açtı.
Translate from Turkish to English
Kapıyı açtı, açmamasını söylememe rağmen.
Translate from Turkish to English
Also check out the following words: İtalya'nın, başkenti, Roma'dır, diğerine, etmeliyiz, duymakta, zorlanıyor, makas, kesmiyor, Tatilimiz.