Turkish example sentences with "şemsiye"

Learn how to use şemsiye in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Ben dışarıya giderken yanımda bir şemsiye alırım.
Translate from Turkish to English

O, otobüste bulduğum şemsiye ile aynı.
Translate from Turkish to English

O, otobüste bulduğum aynı şemsiye.
Translate from Turkish to English

Her an aşırı yağmur başlayacak gibi görünüyor. Şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Turkish to English

O, kolunun altında bir şemsiye taşıyordu.
Translate from Turkish to English

Yanına bir şemsiye almadı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye pahalı bir şemsiye aldı.
Translate from Turkish to English

Tom bir şemsiye almalıdır, çünkü yağmur yağacak gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Yanımda bir şemsiye almama gerek yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom neredeyse yanına bir şemsiye almayı unutuyordu.
Translate from Turkish to English

Kate bir şemsiye ile okula gitti fakat Brian gitmedi.
Translate from Turkish to English

Tom şemsiyesini kapattı ve onu kapının yanındaki şemsiye rafına koydu.
Translate from Turkish to English

Arkada bir şemsiye bıraktım.
Translate from Turkish to English

O, bir şemsiye tutuyordu.
Translate from Turkish to English

Onun bir şemsiye getirmesi gerekli değildi.
Translate from Turkish to English

Bana bir şemsiye ödünç verdiğiniz için çok naziktiniz.
Translate from Turkish to English

Bu sabah yanına bir şemsiye almalısın.
Translate from Turkish to English

Yağmur yağmaya başlar diye yanına bir şemsiye al.
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye almalısın.
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Turkish to English

Yanında bir şemsiye getirdin mi?
Translate from Turkish to English

Şemsiye tutan adam Ken'dir.
Translate from Turkish to English

Yanımda bir şemsiye götürmeliyim.
Translate from Turkish to English

Yanıma bir şemsiye almalıyım.
Translate from Turkish to English

Mary oğlunun bir şemsiye alması için ısrar etti.
Translate from Turkish to English

Yanına bir şemsiye almayı unutma.
Translate from Turkish to English

Yağmur yağabilir. Bir şemsiye almalıyız.
Translate from Turkish to English

Eğer ihtiyacınız varsa bir şemsiye ödünç alabilirsiniz.
Translate from Turkish to English

Yağmur yağabilir. Bir şemsiye alsak iyi olur.
Translate from Turkish to English

Kırmızı şemsiye ona büyükannesini hatırlattı.
Translate from Turkish to English

Bu benim şemsiye değil; O başka birininki.
Translate from Turkish to English

Annem erkek kardeşime sarı bir şemsiye aldı.
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye aldım.
Translate from Turkish to English

Yeni bir şemsiye satıyorum.
Translate from Turkish to English

Kaldırımda bir şemsiye vardı.
Translate from Turkish to English

Çok yağmur yağdığında da şemsiye taşımayı sevmem, az yağmur yağdığında da.
Translate from Turkish to English

Her an yağmaya başlayacak gibi. En iyisi şemsiye almak.
Translate from Turkish to English

Bu şemsiye Tom'a ait.
Translate from Turkish to English

Bence yağmur yağarsa diye bir şemsiye alman daha iyi olur.
Translate from Turkish to English

Bankalar güneşli günde sana şemsiye vermeye çalışırlar ama yağmurlu günde sırtlarını dönerler.
Translate from Turkish to English

Tom yanına bir şemsiye almadı.
Translate from Turkish to English

Bugün yanına bir şemsiye almalısın.
Translate from Turkish to English

Yağmurun yağması ihtimaline karşı bir şemsiye almalısın.
Translate from Turkish to English

Yanıma bir şemsiye almalıydım.
Translate from Turkish to English

Birinden bir şemsiye ödünç alırım.
Translate from Turkish to English

Yanında bir şemsiye almamalısın.
Translate from Turkish to English

Yeni bir şemsiye satın alıyorum.
Translate from Turkish to English

Elinde küçük bir şemsiye tutuyordu.
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye satın almak istiyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu şemsiye onun olacak.
Translate from Turkish to English

Tom bir şemsiye daha kaybetti.
Translate from Turkish to English

Yağmur yağacaktı diye bir şemsiye aldım.
Translate from Turkish to English

Yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Turkish to English

Bugün yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Turkish to English

Keşke yanımda bir şemsiye getirseydim.
Translate from Turkish to English

Yanına bir şemsiye almana gerek yoktu.
Translate from Turkish to English

Hava açıyor. Bir şemsiye getirmeme gerek yoktu.
Translate from Turkish to English

Onlar şemsiye olsa bile, güzel şeyleri severim.
Translate from Turkish to English

Yağmur yağma ihtimaline karşı yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Turkish to English

Yağmur gibi görünüyor. Yanına bir şemsiye alsan iyi olur.
Translate from Turkish to English

Sadece güvenli tarafta olmak için neden yanına bir şemsiye almıyorsun?
Translate from Turkish to English

Bu şemsiye senin mi?
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye almayı unutma.
Translate from Turkish to English

Yağmur yağma ihtimaline karşı bir şemsiye almayı unutma.
Translate from Turkish to English

Dışarıda yağmur yağacak, bu yüzden bir şemsiye almayı unutma.
Translate from Turkish to English

Tom okula bir şemsiye götürdü ama Mary götürmedi.
Translate from Turkish to English

Bu şemsiye onlara ait.
Translate from Turkish to English

Bu şemsiye bana ait.
Translate from Turkish to English

Bu şemsiye ona ait.
Translate from Turkish to English

Yağmur yağma ihtimaline karşın yanına bir şemsiye al.
Translate from Turkish to English

Yeni bir şemsiye satın almayı planlıyorum.
Translate from Turkish to English

Yeni bir şemsiye satın alacağım.
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye getirmeliydim.
Translate from Turkish to English

Tom ve Mary her ikisi de şemsiye taşıyorlar.
Translate from Turkish to English

Hem Tom hem de Mary Şemsiye taşıyorlar.
Translate from Turkish to English

Unutmadan bir şemsiye getir.
Translate from Turkish to English

Neden şemsiye getirmedin?
Translate from Turkish to English

Tom bir şemsiye almak için eve geri gitti.
Translate from Turkish to English

Tom bir şemsiye getirmeyi unuttu.
Translate from Turkish to English

Tom yanlış şemsiye aldı.
Translate from Turkish to English

Yanına bir şemsiye almalısın.
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye al.
Translate from Turkish to English

Sen bana bugün yağmur yağmayacağını söyledin, bu yüzden bir şemsiye getirmedim.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir şemsiye almasını söyledi.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi bir şemsiye alması için zorladı.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'ye bir şemsiye alması gerektiğini söyledi.
Translate from Turkish to English

Mary'ye pahalı bir şemsiye aldık.
Translate from Turkish to English

Mavi gökyüzü beni yanılttı bu yüzden bir şemsiye getirmedim.
Translate from Turkish to English

Yeni bir şemsiye almaya karar verdim.
Translate from Turkish to English

Tom bir şemsiye getirdi.
Translate from Turkish to English

Kimsede şemsiye yoktu.
Translate from Turkish to English

Yanında bir şemsiye getirmek isteyebilirsin.
Translate from Turkish to English

Şemsiye satarım.
Translate from Turkish to English

Yanıma bir tane şemsiye aldım, ama arkadaşım şemsiye getirmemiş.
Translate from Turkish to English

Yanıma bir tane şemsiye aldım, ama arkadaşım şemsiye getirmemiş.
Translate from Turkish to English

O bir şemsiye aldı.
Translate from Turkish to English

Tom bir şemsiye taşıyor.
Translate from Turkish to English

Bana şemsiye ile vurmayın!
Translate from Turkish to English

Kendime yeni bir şemsiye alıyorum.
Translate from Turkish to English

O, otobüste bir şemsiye bıraktı.
Translate from Turkish to English

Bir şemsiye al. Muhtemelen yağmur yağacak.
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: adi, davranış, Yurtdışında, okuma, kararım, ebeveynlerimi, şaşırttı, Tüm, yılları, kaybettin.