Turkish example sentences with "şarkı"

Learn how to use şarkı in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Madonna şarkı söyleyebilir.

Her zaman şarkı söylüyorsun.

Bana bir şarkı söylemeni istiyorum.

Şarkı söylemeye devam ettim.

Birlikte şarkı söylemekten hoşlandık.

Şarkı söylemeyi sever misin?

O şarkı bana tanıdık geliyor.

Hepimiz halkın önünde bir şarkı söylemeye utandık.

Bu şarkı o kadar acıklı ki gözlerimi yaşarttı.

Kızlar kalabalığa doğru şarkı söyleyerek geldi.

Bir sürü takıyla şarkı söylüyor.

Jane şarkı söyleyecek mi?

Onlar şarkı söyleyebilirler.

Kapının önünde genç bir adam şarkı söylüyor.

Ben hariç herkes şarkı söylüyordu.

Ben şarkı söylemeyi sürdürdüm.

Benim Japon öğretmenim fiil çekimlerini hatırlamamıza yardımcı olan bir şarkı kullanırdı. Hiç kimse gerçekten birlikte söylemezdi.

Eğer şarkı söyleyebiliyorsan iyidir.

Keiko şarkı söylüyor.

Linda şarkı söylemek için ayağa kalktı.

Onlar sahnede sırayla şarkı söylediler.

O piyano çalıyordu ve o şarkı söylüyordu.

Aniden, annem şarkı söylemeye başladı.

O her zaman duşta şarkı söyler.

O her zaman duş alırken şarkı söyler.

Yürürken şarkı söyledik.

Biz akşam yemeğinden sonra şarkı söyledik, dansettik ve sohbet ettik.

Ben erkek çocukların şarkı söylediğini duydum.

Rika, partide şarkı söyleyerek iyi bir zaman geçirdi.

Eğer şarkı söyleyebilseydin harika olurdu.

Roger şarkı yazmayı seviyordu. Aynı zamanda kendi şarkılarını sahnede söylemeyi de seviyordu.

Onun konserde şarkı söylediğini duydum.

Eğer doğru hatırlıyorsam, o, Tom'un Mary'nin düğününde söylediği şarkı.

John gitar çaldı ve arkadaşları şarkı söyledi.

Bayan Lark piyano çaldı ve çocuklar şarkı söyledi.

Şarkı söylemek dürüst ve zevk veren bir eğlence, ama insan müstehcen şarkılar söylememeye veya dinlememeye dikkat etmeli.

Karaoke'ye gittiğimizde, Tom bütün gece şarkı söylemeye devam etti.

Tom kamp ateşinin etrafında oturan çocuklarla birlikte şarkı söylüyordu.

Tom şarkı söylemede iyidir.

Tom ne zaman isterse o kulübe Mary'nin şarkı söylemesini dinlemeye gidebilir.

Tom, Mary'nin şarkı söyleme yeteneğine hayran.

Tom'un Mary kadar iyi şarkı söyleyip söylemediğini merak ediyorum.

Tom gitar çalmayı gerçekten seviyor, ama o şarkı söylemeyi sevmiyor.

Tom uyuması için oğluna şarkı söyledi.

O bir şarkı söyledi, ki onun adını bilmiyordum.

Tom Mary'den piyanoda onun için bir şarkı çalmasını istedi.

Her sabah onun şarkı söyleyişini duyabilirsin.

Tom bir kilise korosunda şarkı söyler.

Onun piiyanosu eşliğinde şarkı söylemek istiyorum.

Tom halkın huzurunda asla şarkı söylemez.

Tom duşta şarkı söylemeyi seviyor.

Tom şarkı söylemede iyileşti.

Tom Mary'nin o kadar iyi şarkı söyleyebildiğini bilmiyordu.

Tom yıllarca şarkı söylemedi.

Tom şarkı akortlarını hatırlayabiliyor, fakat bütün sözleri hatırlayamıyor.

Tom Mary'nin şarkı söylediğini ilk defa duymuyordu.

Şarkı söyleme sırası senin.

Onlar şarkı söyleyen bir gruptalar.

Jeanne şarkı söyleyecek mi?

O çok iyi şarkı söyledi.

Keşke senin gibi şarkı söyleyebilsem.

Mike iyi şarkı söylüyor.

Senin bir şarkı söylemeni istiyorum.

Mary'nin söylediği kadar iyi şarkı söyleyemem.

Kızım, Kate, bir şarkı yarışmasını kazandı ve ben onunla gurur duyuyorum.

Eric şarkı söylemeye başladı.

Roy'un herkesin içinde bir şarkı söylediğini hiç duymadım.

Dick piyano çaldı ve Lucy şarkı söyledi.

Mike iyi şarkı söyler.

Tom ukulelesi ile hata yapmadan bir şarkı bile çalamıyor.

O bir çocukken, Tom oldukça iyi şarkı söyleyebiliyordu.

Tom Mary'nin barlarda şarkı söylemesini onaylamadı.

Ben şarkı söylemeyi seviyorum.

O bir şarkı söyledi.

O iyi şarkı söyler.

Biz onun için şarkı söyledik.

O şarkı söylemeyi sürdürdü.

O bana şarkı söyletti.

Bir şarkı söyleyelim.

Onlar ahenk içinde şarkı söyledi.

O şarkı söylemeye başladı.

Gel benimle şarkı söyle.

Tom şarkı söylemeyi seviyor.

Tom şarkı söyleyebileceğinden emin.

Lütfen bir şarkı söyle.

Onun şarkı söylemesini duydu.

Canım şarkı söylemek istiyor.

Ben şarkı söylemede iyiyim.

Onun şarkı söylediğini duydum.

Bu şarkı üzücü görünüyor.

Şarkı söylemekten hoşlanıyorum.

Ben bir şarkı söylemek istiyorum.

Bu benim en sevdiğim şarkı.

Şarkı söyleyecek misin?

O, çalışırken şarkı söyledi.

O şarkı söylemede iyidir.

O bize şarkı söylemeyi öğretti.

O uyumsuz şarkı söylüyor.

Biz yüksek sesle şarkı söyledik.

Bize bir şarkı söyle, lütfen.

Onun şarkı söylediğini asla duymadım.

Also check out the following words: şişesi, Kürkü, yırtık, kel, kör, kirpinin, kürkünü, dişi, kürküne, yapıştırmışlar.