Özel haber nedeniyle televizyon programı kesildi.
Translate from Turkish to English

Bir web sayfasında, Larry Ewing'in özel hayatı paylaşıldı.
Translate from Turkish to English

Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.
Translate from Turkish to English

Herkesin, fikir, vicdan ve din hürriyeti hakkı vardır; bu hak, din veya kanaat değiştirmek hürriyeti, dinini veya kanaatini tek başına veya topluca, açık olarak veya özel surette, öğretim, tatbikat, ibadet ve ayinlerle izhar etmek hürriyetini içerir.
Translate from Turkish to English

Özel bir şey değil.
Translate from Turkish to English

Restaurantın özel ürünü nedir?
Translate from Turkish to English

Basın onun özel hayatıyla ilgileniyor.
Translate from Turkish to English

Özel lezzet neye benziyor?
Translate from Turkish to English

Hackerlar, özel ya da kamuya açık ağlara gizlice girmek için yeni yollar arıyorlar.
Translate from Turkish to English

Başkalarının özel mektuplarını onların izni olmadan okumamalısın.
Translate from Turkish to English

Özel dedektifler tuhaf davaları araştırmak için kiralanırlar.
Translate from Turkish to English

Amerika'ya gitmek için özel bir nedenin var mı?
Translate from Turkish to English

Patronum ofis telefonundan özel görüşme yaptığım için beni azarladı.
Translate from Turkish to English

Jefferson James Monroe'yu özel bir müzakereci olarak Paris'e gönderdi.
Translate from Turkish to English

Kadınlar kendilerini özel hissettiren erkekler gibidir.
Translate from Turkish to English

Şu ana kadar yiyeceğin en iyi salata onların özel öğle yemeğiyle verdikleridir.
Translate from Turkish to English

O bilgiyi yayınlayamam. O özel.
Translate from Turkish to English

Ben sizinle özel olarak konuşmak istiyorum.
Translate from Turkish to English

Ayrıcalık özel olarak kadın için ayrılmıştır.
Translate from Turkish to English

Buraya giremezsin. Bu özel bir mülkiyet.
Translate from Turkish to English

Özel işlere karışmayın.
Translate from Turkish to English

Benim özel hayatıma burnunu sokma.
Translate from Turkish to English

Annem her zaman benim özel hayatıma burnunu sokuyor.
Translate from Turkish to English

Ben bu telefondan özel arama yapılmasına karşıyım.
Translate from Turkish to English

Amerika'daki kilise okullarının ve bazı özel okulların üniforması vardır, onlar yaygın değildir.
Translate from Turkish to English

Tom özel ortamlarda sadece takım elbise giyer.
Translate from Turkish to English

Birkaç parti lideri özel olarak görüştü.
Translate from Turkish to English

Tom özel bir dedektif tarafından gölge gibi izlendiğini düşünüyor.
Translate from Turkish to English

Bugünkü gazetede herhangi bir özel haber var mı?
Translate from Turkish to English

Saatim geri kaldığı için özel ekspresi kaçırdım.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin doğum gününden özel bir şey yapmak istiyor.
Translate from Turkish to English

Tom doğum günü için Mary'ye özel bir şey vermek istedi.
Translate from Turkish to English

Tom bir özel eğitim öğretmeni idi.
Translate from Turkish to English

Tom kalbimde özel bir yere sahiptir.
Translate from Turkish to English

Tom, özel hayatı hakkında konuşmak istemiyor.
Translate from Turkish to English

Tom'un onu yapmak için özel bir nedeni yoktu.
Translate from Turkish to English

Tom Mary'yi özel bir okula göndermeye karar verdi.
Translate from Turkish to English

Keşke daha özel olabilsem.
Translate from Turkish to English

Onun özel arkadaşım olduğunu düşündüm.
Translate from Turkish to English

Bu özel konuyu neden seçtiniz?
Translate from Turkish to English

Biz resmî ve özel işler arasına çizgi çizmeliyiz.
Translate from Turkish to English

Onu özel ulak yapabilir misiniz?
Translate from Turkish to English

Lütfen onu özel ulak ile gönderin.
Translate from Turkish to English

O, bana özel olarak resmini gösterdi.
Translate from Turkish to English

Laura elbiseleri hakkında çok özel.
Translate from Turkish to English

Chris onun en sevdiği kızı, Kate'i gördü, Beth ile özel görüşüyordu.
Translate from Turkish to English

Bu bir özel ulak mıdır?
Translate from Turkish to English

Benim özel bir biletim vardı.
Translate from Turkish to English

Özel konuşabilir miyiz?
Translate from Turkish to English

Bu özel bir durum.
Translate from Turkish to English

Noel özel bir tatildir.
Translate from Turkish to English

O, özel bir ödülle ödüllendirildi.
Translate from Turkish to English

O, konuyu bana özel olarak anlattı.
Translate from Turkish to English

O, özel bir trenle seyahat etti.
Translate from Turkish to English

O, özel piyano dersleri alır.
Translate from Turkish to English

Bize bu koyda özel balık tutma izni verildi.
Translate from Turkish to English

Köri özel bir şey değildi.
Translate from Turkish to English

Başkanın oğlu özel kuvvetlere başkanlık ediyor.
Translate from Turkish to English

O,onun için özel bir akşam yemeği pişirdi.
Translate from Turkish to English

Onun ekmeği özel bir şekilde yapma tarzı var.
Translate from Turkish to English

Onlar yaşlı insanların özel ihtiyaçlarını dikkate alamadılar.
Translate from Turkish to English

Söyleyecek özel bir şeyim yok.
Translate from Turkish to English

Bunu özel ulakla gönderin.
Translate from Turkish to English

İşin kötü tarafı, mesleğimin ve özel hayatımın bu derece birbirine karışıyor olması.
Translate from Turkish to English

Özel bir şey yapıyor musun?
Translate from Turkish to English

Özel bir sergin var mı?
Translate from Turkish to English

Söyleyeceğim özel bir şey yok.
Translate from Turkish to English

Özel konferans, kötü hava koşulları nedeniyle bir sonraki güne ertelendi.
Translate from Turkish to English

Onlar özel bir toplantıya çağırdılar.
Translate from Turkish to English

Bazı davalar için benim gibi özel yetenekleri olan avukatlar gerekir.
Translate from Turkish to English

Bize özel bir indirim yapabilir misiniz acaba?
Translate from Turkish to English

Patronun özel sekreteridir.
Translate from Turkish to English

Onun özel arkadaşım olduğunu sanmıştım.
Translate from Turkish to English

Onu yapmak için özel bir alete ihtiyacın olacak.
Translate from Turkish to English

Böyle yapmak için özel bir nedenim yok.
Translate from Turkish to English

Şimdi söyleyecek özel bir şeyim yok.
Translate from Turkish to English

Lütfen bunu özel ulakla gönderin.
Translate from Turkish to English

Özel bir yetenekle donatılmıştır.
Translate from Turkish to English

Sizin için özel bir şeyimiz var, efendim.
Translate from Turkish to English

Aklınızda özel bir şey var mı?
Translate from Turkish to English

Oraya gitmek için özel bir nedeni yoktu.
Translate from Turkish to English

Bu paket özel muamele gerektirir.
Translate from Turkish to English

Bu defa ilk kez özel bir villada kaldım, ve gerçekten olağan dışı bir şeydi.
Translate from Turkish to English

Bir özel lise öğrencisi misiniz?
Translate from Turkish to English

Özel bir görev için Avrupa'ya gönderildi.
Translate from Turkish to English

Teyzemle özel bir ilişkim var.
Translate from Turkish to English

Sadece özel günlerde ıstakoz yeriz.
Translate from Turkish to English

Amerikalılar Şükran gününde özel yemekler yer.
Translate from Turkish to English

Özel durumlar dışında asla içmez.
Translate from Turkish to English

Özel üniversitelerin sayısı arttı.
Translate from Turkish to English

Doğum günü için çok özel bir şey istiyor.
Translate from Turkish to English

Özel günlerde, bazı insanlar mücevher takar.
Translate from Turkish to English

Tom konu hakkında Mary ile özel görüştü.
Translate from Turkish to English

Bu biletle özel sergiyi görebilir miyim?
Translate from Turkish to English

Pazar günü yapacak özel bir şeyin var mı?
Translate from Turkish to English

Konu hakkında sizinle özel olarak konuşabilir miyim?
Translate from Turkish to English

Zengin komşularım özel bir golf kulübüne üyedir.
Translate from Turkish to English

Sizinle özel olarak konuşabilir miyim?
Translate from Turkish to English

Özel okula gidiyorum.
Translate from Turkish to English

Tom restoranın sunduğu en pahalı yemeklerden birini yerken özel bir masada tek başına oturuyordu.
Translate from Turkish to English

Tom'un özel bir jeti var.
Translate from Turkish to English