Learn how to use çocuğu in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.
Translate in Safari and other macOS apps in one click.
Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.
Get for freeInstall it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.
Get for free
Çoğu erkek çocuğu bilgisayar oyunlarını sever.
Translate from Turkish to English
Uzaylı öğretmeniyle evlenen sıradan bir Japon okul çocuğu hakkındaki bir anime. Japonya'da böyle şeyler olur.
Translate from Turkish to English
Onun bir çocuğu olduğunu bilmiyordum.
Translate from Turkish to English
Onların on iki çocuğu var.
Translate from Turkish to English
İyi bir kız çocuğu, iyi bir eş yapacaktır.
Translate from Turkish to English
Bay Brown'ın dört çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Amcamın üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Dayımın üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Onların iki kız çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Halamın üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Teyzemin üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Kendi yaşamını riske atarak çocuğu kurtardı.
Translate from Turkish to English
Zengin tüccar çocuğu evlatlık aldı ve onu mirasçısı yaptı.
Translate from Turkish to English
Çocuğu yemesi için zorlama.
Translate from Turkish to English
Bay White sınavda kopye çektiği için çocuğu cezalandırdı.
Translate from Turkish to English
İki kez evlendi ve yirmiden fazla çocuğu oldu.
Translate from Turkish to English
Şimdi onların üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Senin tanımadığın bu çocuğu tanıyorum.
Translate from Turkish to English
Bill boğulan çocuğu kurtarmak için nehre daldı.
Translate from Turkish to English
Onun hiç çocuğu yok.
Translate from Turkish to English
Erkek çocuğu ağacın üzerine adını kazıdı.
Translate from Turkish to English
Biz kaybolan çocuğu ve köpeği arıyoruz.
Translate from Turkish to English
Onun üç çocuğu vardır.
Translate from Turkish to English
Kasadan parayı çaldığı için çocuğu bağışladım.
Translate from Turkish to English
O, üç çocuğu tek başına yetiştirdi.
Translate from Turkish to English
Sınıftaki hiçbir erkek çocuğu Bill kadar uzun değil.
Translate from Turkish to English
Tom yanan bir binadan bir çocuğu kurtarmaya çalışırken öldü.
Translate from Turkish to English
Herkes çocuğu gerçek bir deha olarak tanır.
Translate from Turkish to English
Utangaç erkek çocuğu adını mırıldandı.
Translate from Turkish to English
Utangaç erkek çocuğu onun varlığında tamamen sıkıldı.
Translate from Turkish to English
Senin öğle yemeğini yiyen o şişman çocuğu sevmiyorum.
Translate from Turkish to English
Küçük bir çocuğu odasına kilitlemek bir zulüm hareketidir.
Translate from Turkish to English
İster inanın ister inanmayın, onun üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Adam çocuğu elinden tuttu.
Translate from Turkish to English
Her iki çocuğu da tanımıyorum.
Translate from Turkish to English
Ben her iki çocuğu da sevmiyorum.
Translate from Turkish to English
Her iki çocuğu da görmedim.
Translate from Turkish to English
Çocuğu öldükten sonra, o üzüntüden neredeyse çıldırdı.
Translate from Turkish to English
Tom bana tanıdığım bir çocuğu hatırlatıyor.
Translate from Turkish to English
O, çocuğu Tom olarak çağırır.
Translate from Turkish to English
Tom evlidir ve üç çocuğu vardır.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary ana-babası bir intihar bombacısı tarafından öldürülmüş iki çocuğu evlat edindiler.
Translate from Turkish to English
Tom ve Mary üç çocuğu evlat edindiler.
Translate from Turkish to English
Roosevelt, 1858 yılında New York'ta varlıklı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi.
Translate from Turkish to English
Franklin Roosevelt, zengin ve önemli bir New York ailesinin çocuğu olarak dünyaya geldi.
Translate from Turkish to English
Geçindirecek dört çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Dr. Kim gelmeden önce bir hafta boyunca çocuğu ağır hasta olmuştu.
Translate from Turkish to English
Chris çocuğu matematik sınıfından tanıyordu ve çok kıskanıyordu.
Translate from Turkish to English
Kay ağlamayı kesen çocuğu alıncaya kadar değildi.
Translate from Turkish to English
Tom, üç çocuğu ile birlikte gemiye bindi.
Translate from Turkish to English
Tom'un hiç çocuğu yoktu.
Translate from Turkish to English
Çocuğu yatır.
Translate from Turkish to English
Tom Mary ile konuşan çocuğu bilmiyor.
Translate from Turkish to English
Çocuğu biliyorum.
Translate from Turkish to English
Biz bir çocuğu evlatlık aldık.
Translate from Turkish to English
Onun çocuğu yok.
Translate from Turkish to English
Onun iki kız çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Tom'un üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Onların sadece bir çocuğu vardı.
Translate from Turkish to English
Onlar kimsesiz çocuğu evlat edindi.
Translate from Turkish to English
Çocuğu nerede gördün?
Translate from Turkish to English
Onun hiç çocuğu var mı?
Translate from Turkish to English
Çocuğu uykuya dalmış buldum.
Translate from Turkish to English
Ben çocuğu yatıştırmaya çalıştım.
Translate from Turkish to English
Kahverengi ayakkabılı çocuğu gördüm.
Translate from Turkish to English
Biz çocuğu uykuya dalmış bulduk.
Translate from Turkish to English
O, çocuğu kolundan yakaladı.
Translate from Turkish to English
Çocuğu derin uykuda buldum.
Translate from Turkish to English
O, çocuğu için bir oyuncak aldı.
Translate from Turkish to English
O, çocuğu yumuşak bir biçimde yere yatırdı.
Translate from Turkish to English
O koşan çocuğu tanıyorum.
Translate from Turkish to English
Eşim bir çocuğu evlat edinmek istiyordu.
Translate from Turkish to English
Öğretmen çocuğu eve gönderdi.
Translate from Turkish to English
Erkek çocuğu yetişkin bir adammış gibi konuşuyor.
Translate from Turkish to English
Bir çocuğu onun saatini çalarken yakaladı.
Translate from Turkish to English
Caddeyi tek başına geçen küçük bir erkek çocuğu gördüm.
Translate from Turkish to English
Şu çocuğu sustur.
Translate from Turkish to English
Kamyon bir çocuğu ezdi.
Translate from Turkish to English
Onun iki güzel çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Şu kız bir erkek çocuğu gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English
Bay Brown'un dört çocuğu vardır.
Translate from Turkish to English
İki erkek çocuğu önümde durdu.
Translate from Turkish to English
Bu çocuğu şımartmamalısın çünkü onu bencil hâle getiriyor.
Translate from Turkish to English
Bir çocuğu boğulmaktan kurtardı.
Translate from Turkish to English
Çocuğu bir işe gönderdi.
Translate from Turkish to English
Eğer doğum sancıları insanların dediği kadar acı verseydi, herkesin sadece bir çocuğu olurdu.
Translate from Turkish to English
Birçok erkek ve kız çocuğu vardı.
Translate from Turkish to English
Yirmiden fazla erkek çocuğu oraya gitti.
Translate from Turkish to English
Çocuğu iyi bir insan olarak yetiştirdi.
Translate from Turkish to English
Erkek çocuğu fikrini değiştirmedi.
Translate from Turkish to English
Tom'un bakacak üç çocuğu var.
Translate from Turkish to English
Resimdeki çocuğu tanıyor musun?
Translate from Turkish to English
Çocuğu yangından kurtardı.
Translate from Turkish to English
Orada duran çocuğu tanıyorum.
Translate from Turkish to English
Onların hepsi kayıp çocuğu aradı.
Translate from Turkish to English
Çocuğu boğulmaktan kurtardılar.
Translate from Turkish to English
Küçük bir çocuğu boğulmaktan kurtardı.
Translate from Turkish to English
Çocuğu için güzel bir oyuncak aldı.
Translate from Turkish to English
En küçük çocuğu beş yaşında.
Translate from Turkish to English
Polis kayıp çocuğu aradı.
Translate from Turkish to English
Polis çocuğu kolundan yakaladı.
Translate from Turkish to English