Turkish example sentences with "çekiyor"

Learn how to use çekiyor in a Turkish sentence. Over 100 hand-picked examples.

Try Mate's Mac app

Translate in Safari and other macOS apps in one click.

try for free

Try Mate's iOS app

Translate in Safari, Mail, PDFs, and other apps in one click.

Try Mate's Chrome extension

Double-click translation for all websites and Netflix subtitles.

Get for free

Try Mate apps

Install it to Chrome (or any other browser) on your computer and read the internet as if there were no foreign languages at all.

Get for free

Baş ağrısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor.
Translate from Turkish to English

O, ağır bir hastalıktan acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom kararlar vermede zorluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom burnunu çekiyor.
Translate from Turkish to English

O, soğuk algınlığından çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom işitmekte zorluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Acı çekiyor gibi görünüyorsun.
Translate from Turkish to English

O, testte niçin kopya çekiyor?
Translate from Turkish to English

Onun oğlu hapis cezasını çekiyor.
Translate from Turkish to English

Babam gripten çekiyor.
Translate from Turkish to English

O, ciddi bir hastalıktan çekiyor.
Translate from Turkish to English

Her zaman nakit sıkıntısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Eşim zatürreden dolayı acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Yüksek kan basıncından rahatsızlık çekiyor.
Translate from Turkish to English

Bu hikayeler çok ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Renkli gömleğiniz gerçekten dikkat çekiyor.
Translate from Turkish to English

Ciddi bir hastalıktan ötürü acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Kız kardeşim kötü bir soğuk algınlığından çekiyor.
Translate from Turkish to English

Öğretmen öğrencinin kopya çekiyor olmasından şüphelendi.
Translate from Turkish to English

Tom bütün gün baş ağrısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Dedem duymakta biraz zorluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom vicdan azabı çekiyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Yalnızca kadınlar ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom kanserden dolayı acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Kadınların veya küçük çocukların size ne dediklerini anlamakta güçlük çekiyor musunuz?
Translate from Turkish to English

Tom şiddetli karın ağrısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom bahçede otları çekiyor.
Translate from Turkish to English

Dünya paralarındaki simgeler ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Atlar tırmığı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom kötü bir baş ağrısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom acı çekiyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Tom biraz acı çekiyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Dinozorların evrimi çok ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Bileğim ve ön kolum acıyor. Bence karpal tünel sendromunun acısını çekiyor olabilirim.
Translate from Turkish to English

Bir araştırmaya göre dünyada bir milyar insan yoksulluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Güzel kadınlar sizce ilgimi çekiyor mu?
Translate from Turkish to English

O besbelli acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom fotoğraflar çekiyor.
Translate from Turkish to English

Dolu bir yazar kasa soyguncuları çekiyor.
Translate from Turkish to English

Esperanto öğrenmeye karar verdim, çünkü o dil benim ilgimi çok çekiyor.
Translate from Turkish to English

Herkes kendine ziyafet çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom şınav çekiyor.
Translate from Turkish to English

Yunan kültürü senin de ilgini çekiyor mu?
Translate from Turkish to English

Tom bunu gerçekten iple çekiyor.
Translate from Turkish to English

Kocası öldüğünden beri Christina çok acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Küçük kız kardeşim dün geceden beri bir diş ağrısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom kopya çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom benim ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Onlar bir film çekiyor.
Translate from Turkish to English

Bir araştırmaya göre, dünyada bir milyar kişi yoksulluktan sıkıntı çekiyor.
Translate from Turkish to English

İşte yoğun geçen birkaç günden sonra, Tom bir değişikliği iple çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom şu anda üç yıllık hapis cezası çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom şimdi otoparka çekiyor.
Translate from Turkish to English

Bu şirket hem turistlerden hem de iş adamlarından müşteri çekiyor.
Translate from Turkish to English

Bu çıplak poster, görsel olarak gençlerin ilgisini çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom belli ki acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom kazara adam öldürme için on yıl hapis cezası çekiyor.
Translate from Turkish to English

Yabancı insanlar benim ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Hasta halüsinasyonlardan sıkıntı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Onun konuşma tarzı benim ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

On kişiden biri uykusuzluktan çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom sıla hasreti çekiyor.
Translate from Turkish to English

Fotoğraf çekiyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Hastalardan bazıları acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Herkes acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Ev özlemi çekiyor musun?
Translate from Turkish to English

Tom Mary'nin saçını çekiyor.
Translate from Turkish to English

Kız annesinin saçını çekiyor.
Translate from Turkish to English

O yıllardır sırt ağrısından sıkıntı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom başka herhangi birinden daha fazla acı çekiyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Mary kemik erimesinden acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom sevgilisi Mary'in yokluğundan dolayı acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Almanca öğrenmek ilgini çekiyor mu?
Translate from Turkish to English

Tom diş ağrısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom hafıza kaybı çekiyor.
Translate from Turkish to English

O, bacaklarındaki zayıf kan dolaşımından sıkıntı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Haberlerde sürekli yer alan trajik olaylar yüzünden birçok insan şefkat yorgunluğu çekiyor.
Translate from Turkish to English

"Tom ne yapıyor?" "Sanırım arkadaşlarına mesaj çekiyor."
Translate from Turkish to English

Tom doğum günü partisini iple çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom cezaevinde müebbet hapis cezasını çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom bir dizi cinayetten dolayı iki ömür boyu hapis cezası çekiyor.
Translate from Turkish to English

Sen uykusuzluk çekiyor musun?
Translate from Turkish to English

Bu hasta hipoksi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Sitemiz her gün binlerce internet kullanıcısını çekiyor.
Translate from Turkish to English

Yeni teknoloji kullanımı daha fazla müşteri çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom depresyondan çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom teklifini geri çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom çok acı çekiyor gibi görünüyor.
Translate from Turkish to English

Bu senin ilgini çekiyor mu?
Translate from Turkish to English

Elektronik sigaralar, tütüne karşı sağlıklı bir alternatif olarak teşvik ediliyor ama sağlık otoriteleri, kullanıcılar üzerindeki uzun vadeli etkilerine dikkat çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom uykusuzluk çekiyor.
Translate from Turkish to English

Erkek kardeşim osteoporoz sıkıntısı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom üç ömür boyu hapis cezası çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom sosyal anksiyeteden acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom devamlı acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom çok acı çekiyor.
Translate from Turkish to English

Japon tarihi ilgimi çekiyor.
Translate from Turkish to English

Tom, film çekiyor musun?
Translate from Turkish to English

Film çekiyor musun?
Translate from Turkish to English

Also check out the following words: fazla, yersen, şişmanlarsın, Golfün, hayranıyım, İnsanlar, savaştan, korkar, hissetmiyorum, Öğretmenimiz.